Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar; kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişanın bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK 158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (TBK 56) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (TBK’nın 58 ). Bunlardan TMK’nın 24 ile TBK’nın 58. maddeleri daha kapsamlıdır. TMK’nın 24. maddesinin yollama yaptığı durumlarda, ilgili hükümler (örneğin, TMK 26, 174, 287 gibi), bunların dışında ise TBK’nın 58. maddesi uygulanır. TMK’nın 24. ve TBK’nın 58. maddelerinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir....
belirtilen filmin bir sahnesinden alınan karenin benzerliğine atıf yapılmasının davacının kişilik haklarına ağır ve haksız bir saldırı oluşturmayacağı, kamuya mal olmuş bir kişi olan davacının konumu itibari ile katlanma yükümlüğünün olduğu, manevi tazminat sorumluluğunun temel öğesi olan hukuka aykırılık unsurunun oluşmadığı “ gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Basın, görevini yerine getirirken kişilik hakkına en az zarar veren yolu seçmelidir....
A.Ş. aleyhine 28/06/2013 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 11/06/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı vekili, müvekkilinin basketbol antrenörü olduğunu, halen...kulübü erkek basketbol takımının antrenörlüğünü yaptığını, müvekkili hakkında ... gazetesi'nin 04/04/2013 tarihli nüshasında ve internet sitesinde '' ...'', ''......
Davacılar vekili, davalının müvekkili ...’ın dava dışı eşi ve diğer müvekkillerinin babası ile evli olduğunu bilmesine rağmen onunla birliktelik yaşayarak evliliğinin bitmesine neden olduğunu, müvekkilinin boşandığı eşinin intihar ettiğini, intihar etmesine davalının sebep olduğunu, diğer müvekkillerinin ise babalarının ölmesinden dolayı destekten yoksun kaldıklarını belirterek, maddi ve manevi tazminat ile dava dışı eşin davalıya sağlığındayken bağışladığı araç ve eşyaların aynen iadesini, mümkün değilse nakden tazminini, ayrıca maddi ve manevi tazminat ödetilmesini talep etmiştir. Davalı, ise davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davalının eylemlerinin davacıların kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Gazetecilik A.Ş. ve diğerleri aleyhine 07/06/2011 gününde verilen dilekçe ile basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/03/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, ... Gazetesi’nin 08/06/2010 tarihli nüshasında yayınlanan “Ergenekon’da Aşk Oyunu” başlıklı haber ile kişilik haklarının saldırıya uğradığını belirterek, uğradığı manevi zararın giderilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
nun hakaret niteliğindeki haksız eyleminin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu ileri sürerek, adı geçen davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemiştir. Yerel mahkemece, "...cezalandırılacakları korkusu ile paniğe kapıldıkları..." biçimindeki sözlerin bir avukat olan davacı...'nın kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle, manevi tazminat isteminin bir bölümünün kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; kişilik haklarına saldırı olarak söylendiği benimsenen "...cezalandırılacakları korkusu ile paniğe kapıldıkları..." biçimindeki sözleri davalılardan ...'nun, tabloyu sağlayan aracılarla yüzleştirmek için telefonla görüşme sağladığı ...'un randevu yerine gelmemesi üzerine söylediği anlaşılmaktadır. Davacı-karşı davalı ..., davalı-karşı davacı ile aralarında geçen telefon görüşmesini ve görüşme olgusunu kabul etmekte; ancak, buluşma yerine gitmek için yola çıkmasına rağmen trafik yoğunluğu nedeniyle gidemediğini ileri sürmektedir....
Davalılar ise davacının kişilik haklarına saldırı bulunmadığını belirterek, istemin reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, dava konusu sözlerin davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle, istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı tarafından internet ortamında kullanılan ve mahkemece tazminat verilmesine gerekçe sayılan ifadeler, davacının, ülke .. yabancı bir .. ile yapmış olduğu basın toplantısında sormuş olduğu soru ve devamında .. vermiş olduğu yanıtların canlı olarak yayınlanmasından sonra kullanılmıştır....
KARŞI OY YAZISI Dava; kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, taraf vekillerinin temyizi üzerine dairemiz çoğunluğu tarafından onanmıştır. Dosya kapsamı ve mahkeme kararının gerekçesinde belirtilen olayın gelişimi ile davalı tarafça sarfedilen sözlerin icapsız olduğu kabul edilebilir olmakla birlikte, bu ifadeler düşünce açıklaması niteliğinde olup kişilik haklarına saldırı oluşturmaz. Bu nedenle davanın reddi gerektiği düşüncesiyle dairemiz çoğunluğunun onama kararına katılmıyorum. 22/02/2013 KARŞI OY YAZISI Dava; kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair karar taraflarca temyiz edilmiştir. Dairemiz değerli çoğunluğunun onama kararına aşağıda göstereceğim sebeplerle iştirak edemiyorum....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 20/03/2014 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/09/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, halen .....
Ü.. ve diğeri aleyhine 15/11/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 20/11/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarının ihlali nedeni ile uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, davalıların kendisine hakaret ettiği gerekçesi ile kişilik haklarının zarar gördüğünü belirterek uğramış olduğu manevi zararın tazminini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur....