-TL kısmına dava tarihinden kalan kısmına 15/04/2016 ıslah tarihinden yasal faiz işletilmek kaydı ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır. Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi, tapu sicilinin aleniliği ve tapu siciline güven ilkelerinin yansımasının sonucu olarak, mülkiyet hakkı ya da başkaca bir aynî hak edinen kişinin, bu sicilin tutulması nedeniyle uğradığı zararın tazminine ilişkin olup, buna göre "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur”. Yargıtay ......
-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi uyarınca kabul edilen Devletin sorumluluğu, tapu sicilinin önemi ve kişilerin bu sicile olan güven duygularını sağlamak bakımından, ayın hakkının saptanması, herkese açık tutulmasında tekel hakkı sağlayan bir sicil olması esasına dayanmaktadır. Bu sorumluluk asıl ve nesnel (objektif) bir sorumluluk olduğundan zarara uğrayan, zararının ödetilmesini doğrudan Devletten isteyebilir....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır. Davacı adına tapu siciline kayıtlı taşınmazın, ... tarafından ... Noterliğinde 26 Mayıs 1981 gün 24371 yevmiye numaralı vekaletname düzenlettirilip, bu vekâletname kullanılarak tapu sicil memurluğu tarafından düzenlenen resmî senet uyarınca davacıya satılarak tapu sicilinin oluştuğu, satış için kullanılan vekâletnamenin sahte olduğu gerekçesiyle davacı adına bulunan tapu kaydının iptal edildiği Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.12.2008 tarih ve 2001/202 E. - 699 K. sayılı kararından anlaşılmaktadır. TMK'nın 1007. maddesine dayanılarak açılan davalar için ayrıca zamanaşımı öngörülmediğinden, 6098 sayılı Borçlar Kanunun 146....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPUNUN HAKSIZ ELE GEÇİRİLMESİ NEDENLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; tapu sicil kayıtlarının hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/11/2013 NUMARASI : 2007/455-2013/630 Uyuşmazlık ve temyiz, davalı Noterin sorumluluğu ile birlikte diğer davalı Tapu Sicil Müdürlüğünün TMK'nın 1007.maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan sorumluluğuna ilişkin tazminat istemidir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 20. Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 06.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu hak kişisel bir haktır. Bilindiği gibi kişisel haklar yalnızca sözleşmenin tarafına karşı ileri sürülebilir. Taşınmaz üzerinde doğan kişisel haklar da aynı niteliktedir. Borçlu bu taşınmazı üçüncü kişiye geçirirse kişisel hakkın üçüncü kişiye karşı ileri sürülebilme olanağı yoktur, ancak borçludan borca aykırılıktan dolayı Borçlar Kanununun 96.maddesine göre tazminat istenebilir. Taşınmazlarda mülkiyetin geçirilmesi değil yalnızca kullandırma, yararlandırma istemi veren adi kira ve ürün kirası hakkı gibi kişisel haklarda da durum böyledir. İşte taşınmazlardaki kişisel hakların tapu kütüğüne şerhi, hak sahiplerine, kendileri için doyurucu olmayan üstelik gerçekleşmesi borçlunun ödeme gücüne bağlı, bu nedenle de kuşkulu olan yalnız tazminat gideri istemiyle yetinmek zorunda kalmaktan kurtarmakta, bu hakların taşınmaza edinen üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilmesine olanak sağlamaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava 4721 sayılı Tük Medenî Kanununun 1007. maddesine göre açılan tazminat istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder." hükmü yer almakta olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk, kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu sicil müdürü ya da memurun kusuru olsun ya da olmasın, sicilin tutulması nedeniyle, kişilerin malvarlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir. Kusurun varlığı ya da yokluğu Devletin memuruna rücuu halinde, iç ilişkide etkili olmaktadır. Tapu sicilinin tutulması görevini üstlenen Devlet, bu sicile tanınan güvenden ötürü, hak durumuna aykırı kayıtlardan doğan tehlikeyi de üstlenmiş olmaktadır....
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK'nın 25. maddesi uyarınca, ticaret sicilinin tutulmasından kaynaklı zararın tahsili istemiyle açılmış bir tazminat davasıdır.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacılar vekili yasal süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır....
Mahkemece, orman niteliğindeki yerin davacı adına tespitinin yapıldığı ancak yapılan tespit kesinleşmeden itiraz etmekle yükümlü olanların süresi içinde görevlerini yerine getirdikleri, bu haliyle henüz davacı adına oluşan bir tapudan bahsedilemeyeceği gibi zilyetlik dışında taşınmazın davacı adına tespitini gerektirir herhangi bir tapu kaydı da bulunmadığına göre, oluşmamış bir tapunun iptali nedeniyle tazminat sorumluluğu doğmayacağı, dolayısıyla ihlal edilen bir mülkiyet hakkının da bulunmadığı, aksi halin kabulünün haksız zilyet olan davacının bu eyleminden yarar sağlayacağı sonucunu doğuracağı açıklanarak davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır....
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır. 1) Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden; Davacı vekili, Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davası açtığı, davacı adına tescilli bulunan ......