Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece; istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının kendisi ile evli olduğunu bildiği halde dava dışı eşi ile birlikte olduğunu, eyleminin kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunduğunu iddia ederek, uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı, davacının iddialarını kabul etmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

    Davalı kadından kaynaklanan bu eylemler davacı erkeğin kişilik haklarına saldırı niteliğindedir. Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4, TBK m. 50, 51, 52, 58) dikkate alınarak davacı yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vd aleyhine 26/03/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarının ihlali nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 16/10/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevî tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 5. maddesi "Mahkemelerin yetkisi, diğer kanunlarda yer alan yetkiye ilişkin hükümler saklı kalmak üzere, bu Kanundaki hükümlere tabidir." şeklindedir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tehdit sebebiyle açılan manevi tazminat talebinden ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup karar davalı vekili tarafından davanın tam kabulüne karar verilmesi gerektiği ileri sürülerek istinaf edilmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 24. maddesi ve Borçlar Kanunu'nun 49 ve TBK 58. maddesi gereğince kişisel değerlere saldırı halinde manevi tazminata hükmedilmesi için; Kişilik haklarına saldırının bulunması, saldırının hukuka aykırı olması, kişinin haksız olan eylemden dolayı manevi zarara uğramış olması gerekir. Bu üç şartın bir arada olması halinde kişinin kişilik haklarına haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat sorumluluğu doğabilecektir. Adana 33....

        Eleştiri yazısının genel havası dikkate alındığında bu benzetmenin saldırı nitelikli olduğu açıktır. Yerel mahkemece anılan yön gözetilmeksizin davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN : Davacı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, haberde kullanılan dil ve yapılan eleştirinin davacının kişilik haklarına saldırı anlamında görülmediği, yayının eleştiri sınırları içinde kaldığı, davacının kişilik haklarına saldırının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

          Mahkemece, davaya konu kitabın araştırmaya yönelik bir çalışma olduğu, davalı yazarın sert ifadelerinin siyasi bir kişiliğe sahip olan davacının siyasi kariyerine, özel yaşamına, kişilik haklarına etkide bulunmadığı, kitabın isminin çarpıcı olmasının olağan olduğu, kitabın eleştiri sınırları içerisinde ifade özgürlüğü kapsamında kaleme alındığı, bu nedenle kişilik haklarına saldırı teşkil etmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinde; davaya konu 20/02/2011 baskı tarihli kitapta yer alan iddiaların gerçek dışı olduğunu kanıtlar nitelikte davacı vekilinin delil olarak bildirdiği dava dosyalarının mahkemece incelenip değerlendirilmediği, davacının Almanya ziyaretine ilişkin olarak aynı yönde gerçek dışı haber yapan televizyon kanalları hakkında açılan tazminat davalarında davacı lehine manevi tazminata hükmedildiği, bu kararların denetimden geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 30/09/2011 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/06/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Gazetesi’nin 03-04-05-06/04/2015 tarihli nüshalarında davacının fotoğrafının da kullanılarak kişilik haklarına saldırı mahiyetinde haberler yapıldığını, dava konusu haberler ile davacının ihaleye fesat karıştıran, üçüncü kişilere menfaat sağlayan ve çıkarları için çalışan bir kimse olarak algılanmasının amaçlandığını, aynı gazetede, dört gün üst üste, aynı mahiyette haberler yapılmasının kamuoyunun bilgilendirilmesi amacından ziyade davacıyı küçük düşürme, onur, şeref ve saygınlığını zedeleme amacına yönelik olduğunu, dava konusu haberlerin davacının kişilik haklarına saldırı mahiyetinde olduğunu, bu haberler nedeniyle davacının ihtarname ve avukatlık ücreti ödemek zorunda kaldığını belirterek oluşan maddi ve manevi zararın tazminini talep etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

                CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ileri sürülen maddi vakıaların kişilik haklarına saldırı olarak nitelendirelemeyeceğini, müvekkili adına tescilli taşınmaz ile ilgili anlatımların bu davaya neden olmasının abesle iştigal olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edecek herhangi bir beyanın mevcut olmadığı, bu nedenle manevi tazminat talebi şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                Davacı ... vekili Avukat .... tarafından, davalılar .... ve ... aleyhine .... gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz olunmuştur. Davacı, ..... Gazetesi'nin 02/05/2011 ve 05/05/2011 tarihli sayısında yayınlanan ".....", "....." başlıklı yazılarında sarfedilen sözlerin kişilik haklarına saldırı oluşturduğunu iddia ederek, uğranılan zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen tazmini isteminde bulunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu