Buna göre fiilen el atılan kısımlar yönünden açılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında adli yargı görevli olup 5999 ve 6111 sayılı Yasa hükümleri de gözönüne alınarak tarafların tüm delilleri toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın idari yargının görev alanına girmesi nedeniyle görev yönünden usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2020 NUMARASI : 2019/465 2020/270 DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle KARAR : Mut 1....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/03/2020 NUMARASI : 2019/465 2020/270 DAVA KONUSU : Kamulaştırma (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle KARAR : Mut 1....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
2.262,55 TL, Davacı T2 hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 11.310,72 TL, Davacı T4 hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 2.262,55 TL, Davacı T5 hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 2.262,55 TL, Davacı T6 hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 28.278,84 TL, Davacı T7 (T.C: )'nın hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 10.604,06 TL, Davacı T7 (T.C: )'nın hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 3.535,36 TL, Davacı T7 (T.C: )'nın hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 3.535,36 TL, Davacı T7 (T.C: )'nın hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 10.604,06 TL, Davacı T9 ( )'nın hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 3.535,36 TL, Davacı T9 (T.C: )'nın hissesine düşen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli 10.604,06 TL, Davacı T10 hissesine...
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16/05/1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15/12/2010 gün ve 2010/5- 662/651 kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Verilmesi Hakkında Kanunun 1. maddesinin 6. fıkrasında hangi hallerde tazminat istenebileceğinin tahdidi şekilde sıralandığı ve anılan Kanunun 1. maddesi kapsamında haksız el koyma nedeniyle tazminat isteme konusunda düzenleme bulunmadığı, 466 sayılı Kanunun 1. maddesi hükmü nedeniyle haksız el koyma nedeniyle tazminat istenemeyeceği gerekçesi yerine, elkoyma işleminin yapıldığı tarihte yürürlükte olmayan 5271 sayılı CMK'nın 144/1-c maddesi gereğince değerlendirme yapılarak davanın reddine karar verilmiş olması gerekçesi itibariyle yanlış, sonucu itibariyle doğru kabul edildiğinden, bu husus bozma nedeni yapılmamış, ''466 sayılı Kanun gereğince tazminat'' olan dava türünün "Yakalama veya Tutuklama Sonrası KYO veya Beraat Kararı Verilmesi Halinde Tazminat" ve "18.03.2015" olan dava tarihinin "01.01.2003" olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir....
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; kamulaştırmasız el koymadan kaynaklanan tazminat istemiyle 05.02.2013 tarihinde açılan eldeki davada 3 aylık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği noktasında toplanmaktadır....
17.10.2001 tarihinde el konulduğu, el koyma işleminin 01.06.2005 tarihinden önce gerçekleşmiş olması nedeniyle 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 6. maddesine göre, davanın 466 sayılı Kanun hükümlerine tabi olduğu, haksız el koyma işleminin gerçekleştiği tarihte yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanun Dışı Yakalanan veya Tutuklanan Kimselere Tazminat Verilmesi Hakkında Kanunun 1. maddesinin 6. fıkrasında hangi hallerde tazminat istenebileceğinin tahdidi şekilde sıralandığı ve anılan Kanunun 1. maddesi kapsamında haksız el koyma nedeniyle tazminat isteme konusunda düzenleme bulunmadığı, 466 sayılı Kanunun 1. maddesi hükmü nedeniyle haksız el koyma nedeniyle tazminat istenemeyeceği, 01.06.2005 - 10.04.2008 tarihleri arasındaki el koyma işleminin ise 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa tabi olduğu ve her ne kadar 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 141/1-j maddesinde “Eşyasına veya diğer malvarlığı değerlerine, koşulları oluşmadığı halde elkonulan...
Hukuk Dairesinin 21.11.2011 tarihinde reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Ecrimisil, kötüniyetli şagilin ödemekle sorumlu olduğu tazminat olup, en azı kira geliri, en çoğu ise tam gelir yoksunluğudur.Somut olayda davalılar tarafından dava konusu taşımaz ile ilgili kamulaştırma kararı alınmamış, kamulaştırma davası da açılmamış, davacı tarafından da kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası da açılmamıştır....