Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirketten çeşitli zamanlarda pamuk ipliği satın alarak çorap ürettiğini, üretilen çoraplarda abraj hatası görüldüğünü, hatanın davalıdan alınan iplikten kaynaklandığının İTÜ'den alınan rapor ile tespit edildiğini, müvekkilinin uğradığı zararın tahsili için başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle takibin devamına, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili., ayıp iddiasına dayalı davanın zamanaşımına uğradığını ayrıca ayıplı olduğu iddia edilen ipliklerin müvekkilinden satın alınan iplikler olduğunun ispatlanması gerektiğini bildirerek davanın reddini istemiştir....

    Yukarıda yapılan açıklamalara göre somut olayda uyuşmazlığın tıbbi uygulama hatası nedeni ile sigortacıya karşı açılan tazminat davası olduğu ve TTK 5/A maddesi uyarınca dava açılmadan arabulucu başvurusu yapılması gereken davalardan olduğu, dava açılmadan önce arabulucu başvurusu yapılmasının mahiyeti gereği sonradan tamamlanamayan özel dava şartlarından olduğu anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.( İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13....

      Davalılar; iddia edildiği gibi fazla doz ilaç verilmediğini, belirtilen ilacın ve tüm tedavinin davalı hekim gözetiminde uygulandığını, ilacın uygulanmasının özel bir uzmanlık gerektirmediğini, gerekli özenin gösterildiğini, hastadan onam alındığını, tazminatın fahiş talep edildiğini ileri sürerek davanın reddini dilemişlerdir. İlk derece mahkemesince; davalı ...'ın 1 cc fertanyl amp. tedavisinin uygulanmasını önerdiği, sağlık çalışanlarının ise davacıya 10 cc fertanyl amp. tedavisini uygulandıkları, gerekçesiyle davacının davalı ...'a karşı açmış olduğu manevi tazminat davasının reddine, davacının ...'ne açmış olduğu manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 30.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... Hizmetlerinden alınarak davacıya ödenmesine, davacının ispat edilemeyen maddi tazminat davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı ... tarafından istinaf edilmiştir....

        Dava, ayıplı sağlık hizmeti bulunduğu iddiasına dayalı olarak açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı Medipolitan Sağlık AŞ yönünden yargı yolu dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, Davalılar T7 ve T5 yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı tarafça istinaf edilmiştir. HMK 355.maddesi gereğince yapılan inceleme yapılmıştır. Davalı üniversite 2547 sayılı Yükseköğretim Yasası gereğince kurulmuş bir vakıf üniversitesi olup, vakıf üniversiteleri Anayasa 130 ve 2547 sayılı Yükseköğretim Yasasının Ek 2.m.gereği kamu tüzel kişisidir....

          hatası) olarak isimlendirilen bir kusurunun bulunmadığı ve buna göre 6502 sayılı yasanın 13....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlık, bayilik sözleşmesinin feshedilmesinden sonra davacıya ait tüplerin kullanılması suretiyle haksız rekabet yapıldığı iddiasına dayalı TTK’nun 56 ve 61. maddelerine istinaden açılan tazminat davasına ilişkindir. Yüksek 4. Hukuk Dairesi tarafından, uyuşmazlık sözleşmeye dayalı tazminat istemi şeklinde nitelendirilerek dosya Yüksek 13. Hukuk Dairesine, bu Daire tarafından da uyuşmazlığın bayilik sözleşmesinden kaynaklandığı belirtilerek Dairemize gönderilmiştir. Karar, haksız rekabete dayalı tazminat davası sonucunda verilmiş olduğundan dosyanın temyiz incelemesi Yüksek 11.Hukuk Dairesine görevini girmektedir. Ne var ki dosya işbölümü yönünden Dairemize gönderilmekle, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa gönderilmesine, 14.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            'un 05.05.2014 tarihinde down sendromlu olarak dünyaya geldiğini, müvekkili küçük Umut için 1.000 TL işgöremezlik-maddi tazminat (bakıcı ücreti dahil) 50.000 TL manevi tazminat, Anne Nesrin için 50.000 TL manevi tazminat, baba Orhan için 50.000 TL manevi tazminat olmak üzere, toplam 151,000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, mahkeme masrafları ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle zamanaşımı itirazları gereği davanın reddi gerektiğini, öte yandan, HMK md.64 vd. gereği müvekkil hekim yönünden feri müdahale taleplerinin kabulüne, dava konusu gebelik takibinin 2 yıllık haksız eyleme dayalı tazminat talebine ilişkin zamanaşımından önce gerçekleşmiş olduğundan ve her halükarda haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2013/7348 nolu dosyasında ifadesi alınan davacı ölen hayvanın gebe olduğunu belirtmediği gibi 17.04.2013 tarihli veteriner hekim raporunda hayvanın gebe olup olmadığına ilişkin bir hususa değinilmeden hayvanın piyasa değerinin 3.750 TL olduğu belirtilmiş, yargılama sırasında dinlenen tanıklar hayvanın 2-3 aylık gebe olduğunu beyan etmiş, duruşmada dinlenen veteriner hekim ise tanık anlatımlarına dayalı olarak hayvanın gebe olduğunu ve fiyatının 5.000 TL olduğunu belirtmiştir. 17.04.2013 tarihli veteriner hekim raporunda hayvanın gebe olduğuna dair bir tespit bulunmamaktadır. Bu şekilde raporlar arasında çelişki oluşmuştur. O halde; mahkemece, hayvanın gebe olup olmadığının tespit edilmesi, gerekirse 17.04.2013 tarihli raporu düzenleyen veteriner hekimlerin dinlenerek çelişkinin giderilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; davacının yüzündeki asimetri bozukluğunun giderilmesi için davalı hekim T3 10.01.2017 tarihinde çift çene ameliyatı olduğu, davalı hekim T5 22.02.2018 tarihinde ameliyat olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki hukuki ilişki eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.Eser sözleşmelerini, diğer iş görme sözleşmelerinden ayıran önemli hususlardan birisi de sonuç sorumluluğu, yani tarafların iradeleri doğrultusunda yüklenici tarafından bir sonucun meydana getirilmesi taahhüdüdür. Burada, vekâlet akdindeki gibi sonuç taahhüt edilmeksizin sadece bir işin görülmesi taahhüdü bulunmamakta, bir eserin-sonucun yaratılıp teslim edilmesi borcu altına girilmektedir....

                Dava; hekim hatası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK.'nun 502/2. maddesi hükmü gereğince, diğer iş görme sözleşmeleri hakkındaki yasal düzenlemelere tabi olmayan işlerde, vekalet hükümleri geçerlidir. Konuya ilişkin Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin 29/03/2018 gün ve 2016/16148 Esas-2018/3765 Karar sayılı kararında özetle, "...özel hastane ve onun tarafından istihdam edilen doktorlar ile hasta arasındaki uyuşmazlıkların vekalet sözleşmesine ilişkin hukuksal düzenlemelere göre çözülmesi gerektiği konusunda, öğreti ve Yargıtay’ın istikrar kazanmış uygulaması arasında paralellik bulunmaktadır.(Öğreti ve uygulamaya örnek olarak: Prof. Dr. Haluk Tandoğan, Borçlar Hukuku Özel Borç İlişkileri, Cilt:2, Sevinç Matbaası, Ankara 1977. sayfa:176 ve devamı; Dairemizin 4.3.1994 gün ve 1994/8557- 2138 sayılı kararı ve aynı doğrultudaki birçok başka karar.)..." denilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu