Hukuk Dairesi'nin bu konudaki ilke kararının; anomaliyi tespit imkanları konusunda aydınlatma yapılmamasının hekimin sorumluluğunu gerektirdiği ve aydınlatma konusunda ispat yükünün davalı sigortacıya ait olduğu yönünde olduğunu belirterek, müvekkili küçük ... için 430.000-TL işgöremezlik (bakıcı ücreti dahil maddi) tazminatı, 40.000-TL manevi tazminat, müvekkili ... (anne) için 20.000-TL manevi tazminat, müvekkili ... (baba) için 20.000-TL manevi tazminat olmak üzere toplam 510.000-TL tazminatın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. ISLAH: Davacılar vekili 18.10.2022 tarihli dilekçesiyle, maddi tazminat istemini 1.090.000-TL artırarak 1.520.000-TL'ye çıkarmıştır....
Davalı T7 vekili Av.Elif Tığlı Özcihan 29/12/2020 tarihli ek istinaf dilekçesinde; müvekkili Dr.T7'in, müteveffanın davalı olan lokman Hekim Ankara hastanesinde yapılan teşhis, tedavi ve taburculuk işlemleri esnasında hiçbir tıbbi müdahalesinin olmadığını, bu nedenle bu davalı yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, hekim hatası (malpraktis) iddiasına dayalı maddi tazminat davasıdır. İlk derece mahkemesince maddi tazminat davasının reddine karar verilmiş, karar taraf vekilleri tarafından istinaf edilmiştir. Davacıların yaş küçüklüğü nedeniyle TMK'nun 404. Maddesi gereğince, vesayet altına alındıkları ve davanın vasi tarafından açıldığı anlaşılmaktadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalılar vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, davalıların eylemlerinin haksız rekabet yarattığı iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece haksız rekabet eyleminin gerçekleştiği, ancak davacının zararını ispat edemediği gerekçesiyle maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı, tanınmış bir hekim olduğunu ve davalılar tarafından bilgisi ve izni dışında adı kullanılmak suretiyle alan adı alınarak davalı şirketin işlettiği özel hastanenin sitesine yönlendirme yapıldığını, bu şekilde ünvanı ve iş potansiyelinden haksız yararlanıldığını iddia etmektedir....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, vekalet akdinden kaynaklı hekim hatası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemlidir. Davacı vekili ; davacıya davalı hekim tarafından davalı şirketlerce işletilen iki ayrı hastanede iki ayrı tarihte uygulanan mide ile ilgili operasyonların hatalı olduğunu, davacının bu sebeple maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek 300.000,00 TL manevi ve şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminat talebinde bulunmuş, yargılama sırasında davasını ıslah ederek maddi tazminat talebi yönünden dava değerini 19.000,00 TL olarak belirlemiştir. Davalı T5 A.Ş vekili; davacıdaki sağlık sorunlarının sonradan davalı hastane haricinde geçirdiği operasyonlardan kaynaklanmış olabileceğini, davalı hastanedeki operosyanla ilgili davalıya yöneltilebilecek kusur ve sorumluluğun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, hekim hatasından kaynaklandığı iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk Vekâlet sözleşmesi, dava tarihinde yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 386 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. 3. Değerlendirme 1....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklı hekimin hatası iddiasına dayalı maddi-manevi tazminat talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, 04/01/2018 tarihinde davalı Van Lokman Hekim Hastanesi'ne gebe olması nedeniyle tedavi için gittiği, kadın hastalıkları ve doğum polikliniğinde davalı hekim T3 tarafından muayene edildiği, alınan iki bilirkişi heyeti raporunun da birbirini doğruladığı üzere tedaviyi yapan T7 kuruluşuna tıbben ihmal ya da kusur atfedilemeyeceği, davalılara atfedilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığı gerekçesi ile hem maddi hem de manevi tazminat taleplerini içerir davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; zamanaşımı itirazları dikkate alınmadan hüküm kurulduğunu,bilirkişi raporunda çelişkili ifadeler bulunduğunu ve kusur oranının belirlenmediğini,raporlar arasındaki çelişkinin giderilmediğini ,davacı yadigar yönünden T7 kusuru nedeniyle davalıya kusur yöneltildiğini, bu hususun doğruluğunun araştırılmadığını, davacı T2 yönünden tedavide hizmet kusuru bulunmamasına rağmen bu davacının yol ve konaklama masraflarının davalıya yükletilmesinin de hukuka aykırı olduğunu,davacı T1 yönünden hükmedilen tazminatın ise dayanaksız ve sebepsiz zenginleşmeye neden olduğunu manevi tazminat koşullarının oluşmadığını kusur ve illiyet bağının bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Dava ,ayıplı diş tedavisi iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat davasına ilişkindir....
Buna göre ihbar olunan hekim ve davalının davacıyı rahatsızlığa ilişkin muhtemel komplikasyonlar konusunda detaylı aydınlatmadığı kanaatine varıldığı” yönünde tespitine rağmen ve aydınlatılmış onamın bulunmaması veya usule uygun olmaması kusurlu eylem niteliğinde olduğu ve manevi tazminat talebinin kabulü gerekçesinde olduğu gibi maddi tazminat hususunda da gözetilmesi gerektiği bu itibarla mahkemenin maddi tazminata ilişkin gerekçesinde davalı tarafın kusurlu olmadığından maddi tazminat talebinin reddine ilişkin kararının maddi ve manevi tazminat kararları yönünden çelişkili bir durum oluşturduğu kabul edilmiştir....
bulunması sebebiyle protez vb. sağlık giderlerine yönelik maddi tazminat talebinde bulunulmasına karşılık, küçüğün maluliyeti sebebiyle işgücü kaybından kaynaklanan maddi tazminat ve manevi tazminat taleplerine yönelik yargılamanın yapıldığı Samsun 4....