Ancak, TMK’ nun 122. maddesinde; “Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir. Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre nişan hediyelerinin iadesine karar verilebilmesi için; dava konusu şeylerin davalıya, davacı nişanlı tarafından verildiğinin usulüne uygun olarak kanıtlanması gerekir. Somut olayda ise; tanık olarak dinlenilen davacının babası Feti Geredeli, nişan hediyelerinin kendisi tarafından davalıya verildiğini beyan etmiştir. Şu durumda, sözkonusu hediyelerin iadesinde davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığının gözetilmemesi usul ve yasaya aykırıdır....
O halde, mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde ve taleple bağlılık kuralına aykırı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bozma sebep ve şekline göre, tarafların sair temyiz itirazları şimdilik incelenmemiştir..." gerekçesi ile bozulmuş ,mahkemece bozma kararına uyulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat KARAR Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/566 - bozulmakla 2011/329 esas sayılı kamulaştırmasız el atılan taşınmazların bedelinin tahsili istemli dosyasının istenilmesine eksiklik tamamlandıktan sonra yeniden temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın Yerel Mehkemeye GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar arasında, önceden bir evlilik birliği bulunduğu, taraflar boşanmış olsalar da, iadesi istenen ziynet eşyaları, para ve hediyelerin evlilik birliği içinde edinildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, 4721 sayılı TMK'nın aile ve mal rejimine ilişkin hükümlerinin uygulanması gerektiğinden uyuşmazlığın, aile mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; Bakırköy 2. Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 21/10/2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; "...nişanın bozulmasında müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, diğer tarafın 2 yıla kadar bir süre geçmesine rağmen evlenme günü belirlemediklerini, bu nedenle nişanın bozulduğunu, takı ve hediyelerin mutad hediye kapsamında olduklarını, manevi tazminat isteminin de yerinde olmadığını, davanın reddini" istemiştir. Mahkemece neticeten ve özetle; "...takılara yönelik davada davaya konu edilen takıların aynen iadesine, olmadığı takdirde 3.680 TL.'nın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline, davacı Ali lehine 2.550 TL. maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı Ali'ye verilmesine, davacı Kezban'ın çeyiz eşyalarına yönelik maddi tazminat talebinin reddine, 700 TL. manevi tazminatın dava tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine" karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki (asıl davada) nişan bozulması nedeniyle hediye edilen eşyaların istirdadı, (karşılık davada) maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı-karşı davalı vekili, dava dilekçesinde; tarafların nişanlandıktan sonra üç ay kadar sonra aralarında anlaşmazlık çıktığını, nişanın bozulduğunu, nişanın bozulması ile nişanda takılan hediyelerin davalı tarafından iade edilmediğini, hediyelerin müvekkilinin ekonomik ve sosyal konumu itibariyle alışılmış dışında hediyeler olduğunu, davalıya takılan 1 adet altın kaplama kol saati, her biri ayrı ayrı 35 gram ve 22 ayar olan 4 adet burma tabir edilen bilezik, bir adet 14 ayar ve tek taş altın...
İş Mahkemesi'nden verilen 01.10.2015 günlü ve 2011/217-2015/748 sayılı hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü; Rücuan tazminat istemli davada; Dosya içersinde davalı şirketler arasında yapılan sözleşmenin, iş kazasına uğrayan sigortalı tarafından açılan tazminat dosyasının, mevcut olmadığı anlaşılmakla; söz konusu sözleşmenin, tazminat dosyasının ve varsa ceza dosyasının celbi ile dosyaya eklendikten sonra dosyanın incelenmek üzere gönderilmesi için mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20.03.2018 günü oybirliği ile akrar verildi....
Mahkemece karar düzeltme incelemesi için gönderilen dava dosyasında verilen karar, Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği tarihten sonra verilmiş olup, karar tarihi itibariyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'da istinaf ve temyiz dışında başkaca bir olağan kanun yolu düzenlenmemiştir. 6100 sayılı HMK'da ve başka özel yasalarda düzenlenmeyen kanun yolu incelemesi yapılması mümkün bulunmadığından davacı ve davalı vekilinin karar düzeltme istemli dilekçesinin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı ve davalı vekilinin karar düzeltme istemli dilekçesinin REDDİNE ve davacı ile davalı ...'dan peşin alınan harcın istekleri halinde geri verilmesine 02/07/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/12/2021 NUMARASI : 2021/436- 2021/954 DAVA KONUSU : Tazminat (Nişanın Bozulması Nedeniyle Tazminat Ve Hediyelerin Geri Verilmesi) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil ile davalının, 01.09.2019 tarihinde nişanlandıklarını, nişanlılık dönemlerindeki ilişkileri gayet iyi olmasına karşılık, ailelerin karşılıklı uyum sorunu yaşamaları sebebiyle tartışmalar yaşandığını ve müvekkilin, davalı tarafından asılsız suçlamalarla emniyete şikayet edildiğini, şikayet olayı ile birlikte müvekkil hakkında tedbiren uzaklaştırma kararı alındığını ve kararın müvekkile bildirilmesi ile birlikte nişan ilişkisinin son bulduğunu, gerek nişan...
Somut olayla ilgili olarak, trafik kazasından kaynaklanan haksız eylem sebebine dayalı tazminat istemli eda davası açılacak yerde, tesbit davası açılmasında davacının bu aşamada hukuki yararı yoktur.Bu gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken,yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup,bozmayı gerektirmiştir. ../... -2- 2007/4733 2008/1045 SONUÇ;Yukarıda açıklanan nedenlerle,davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 6.3.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....