Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, taraflar arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğu, T4 sağlık uygulama tebliğine (SUT) göre vakıanın iş kazası olması durumunda tek fatura düzenleneceği, Mehmet Şerif Keskin isimli hastanın davacı hastanede "Ortopedi ve Travmatoloji" bölümünde tedavisinin yapıldığı, yapılan işlemlerin hepsinin Adana Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından "iş kazası" denilerek kesinti yapıldığı, yapılan kesintinin örneklemeye vurulduğunda 19.000 TL olduğunun anlaşıldığı, dava konusu hasta Mehmet Şerif Keskin'in hastane Acil Polikliğinde 26/07/2015 tarihli başvurusunda acil servis dokturu tarafından "Adli Vaka Değildir" kaşesi vurularak normal hasta olarak işlem gördüğü, bu nedenle Medula'dan yatan hasta grubunda ve Ortopedi branşında faturalanmadığı, bilirkişi raporu ile de bu durumun tespit edildiği, raporun denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, davacıdan yapılan kesintinin haksız bulunduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne, 19.000,00...

Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında imzalanan hisse alım satım sözleşmesinin 1.03 satın alım fiyatı maddesi uyarınca; sözleşmede hasta sayısının ve hisse değerlerinin belirlenmesinde iki seçenek kararlaştırıldığı; iki seçenekte hasta sayısının herhangi birinde 650'nin altına düşmesi halinde davacı satıcıların davalı alıcıya hasta başı 6.770 EURO ceza ödemekle yükümlü olacağı belirtilmekle ve tutulan tutanakta da hasta sayısının 609 olarak tespit edildiği ve davalı tarafça ikinci seçenek olan hasta sayısının 2003 yılı 31 Aralık tarihi itibariyle 650'ye ulaşmadığı bu nedenle davalı tarafça sözleşme uyarınca yapılan 277.570 EURO'nun yerinde olduğu, hasta sayısının 650'yi geçmemesi nedeniyle davacının fazla hastaya ilişkin sözleşme uyarına hasta başı 3.000 EURO ek ödeme talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2020 NUMARASI : 2016/188 ESAS-2020/207 KARAR DAVA KONUSU : MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT KARAR : Antalya 3....

    Bilgiler hasta tarafından anlaşılabilecek biçimde verilmelidir. Hastanın dışında bilgilendirilecek kişileri, hasta kendisi belirler. Sağlıkla ilgili her türlü girişim, kişinin özgür ve aydınlatılmış onamı ile yapılabilir. Alınan onam, baskı, tehdit, eksik aydınlatma ya da kandırma yoluyla alındıysa geçersizdir. “ denilmiştir. Görüldüğü üzere, aydınlatma konusunda pek çok düzenleme mevcut olup, muvafakatın alınıp, hastanın aydınlatıldığı konusunda da ispat külfeti hastane ya da hekimdedir. Özel hastane/hekim ile hasta arasındaki sözleşmede vekâlet hükümlerinin uygulanması gerekir. Vekâlet sözleşmesinin niteliği gereği sonucun garanti edilmesi mümkün değildir. Ancak vekil yani hekim hasta için en emin yolu seçmek zorundadır. Davacı iş sahibi diş tedavisinin ayıplı yapıldığını iddia ettiğine göre uyuşmazlığın işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Türk Borçlar Kanunu'nun ayıba ilişkin hükümlerine göre değerlendirilip çözüme kavuşturulması zorunludur....

    Bu nedenlerle hastaneye kabul ile sağlayıcı konumunda hastane ile tüketici konumunda olan hasta arasında tüketici ilişkisi kapsamında sözleşme kurulmuş olacağından, hastane vekalet sözleşmesi hükümleri uyarınca ve 6098 sayılı TBK nın 116. Maddesi uyarınca personelinin sözleşmenin ifası sırasında verdikleri zararlardan sorumludur....

    Bilgiler hasta tarafından anlaşılabilecek biçimde verilmelidir. Hastanın dışında bilgilendirilecek kişileri, hasta kendisi belirler. Sağlıkla ilgili her türlü girişim, kişinin özgür ve aydınlatılmış onamı ile yapılabilir. Alınan onam, baskı, tehdit, eksik aydınlatma ya da kandırma yoluyla alındıysa geçersizdir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/05/2022 NUMARASI : 2020/332 ESAS - 2022/153 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat KARAR : Mersin 4....

      hasta müvekkil Dt....

      Cihan Bey hastayı görmüş, sol üst ekstremrte arteriyel doppler USG çekilmesini istemiş, hasta bu sebeple radyoloji birimine yönlendirildiğini, doppler çekimini ve sonucun çıkmasını müteakip öğlen tatili sonrası hasta ve yakını tekrar Dr. Cihan Bey'e gitmiştir....

      Somut olayda; davacı baktığı her hasta için hastadan alınan ücret ile SGK tarafından davalı şirkete ödenen payın % 50 üzerinden hesaplanarak her ayın 15’i ile 20’si arasında maaş hesabına yatırıldığını, müvekkiline çalıştığı son ayın ücretinin ödenmediğini, bir önceki ayın ücretinin 13.923 TL olduğunu, ücretin tespiti açısından banka kayıtları ile şirket kayıtlarının getirilmesi gerektiğini iddia etmiştir. Davalı taraf ise davacının 25.01.2012 tarihli iş sözleşmesi 13. Maddesi uyarınca 886.50 Tlücret ile çalıştığını, klinik dışında hasta muayene etmesine izin verildiği için bu bedel karşılığı çalışmayı kabul ettiğini savunmuştur. Dosya içerisinde mevcut iki adet iş sözleşmesi bulunmaktadır. 27.01.2011 tarihli iş sözleşmesinde davacının 1950,00 TL brüt ücret ile çalışacağı, ve 25.01.2012 tarihli iş sözleşmesinde ise 886.50 TL brüt ücret ile çalışacağı yazılı olup imzalıdır....

      UYAP Entegrasyonu