Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu çerçevede asıl işveren ile alt işveren arasında imzalanan hizmet alımı sözleşmesi çerçevesinde temizlik personeli olarak alt işveren nezdinde çalışan davacının, temizlik işleri dışında hayvanların muayenesi esnasında hekimlere yardımcı olma, hayvanı muayene pozisyonunda tutma, hasta hayvanların bakımı gibi asıl işe ait faaliyetleri yaptığı ve davacının yapmış olduğu bu işlerin asıl işveren ile alt işveren arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi ve sözleşme eki teknik şartnamelerde de belirtilmediği açıktır. Bu nedenle davacı yönünden asıl işveren ile alt işveren arasındaki sözleşme ilişkisi muvazaalı olup, davacının baştan beri davalı Üniversitenin işçisi olarak kabul edilmesi ve buna bağlı olarak da davacının ilave tediye ücretine hak kazandığı açıktır. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin davanın kabulü yerine reddine karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir....

    Diş hekimliği uygulamalarında eser sözleşmesi ve vekalet sözleşmeleri birbiri ile iç içe geçmiş olup bu vaka için; yapılan implantlar cerrahi işlem olup vekalet sözleşmesinin kapsamında olup üstyapı olarak yapılan protezler eser sözleşmesi kapsamındadır. Dolayısıyla 2 implantın kaybını vekalet sözleşmesi kapsamında ve 2013 yılında yapılmış olup ,2018 ve 2019 yıllarında düştüğü aradan geçen 5 sene boyunca hasta ile hekimin arasındaki bağın kopmasından dolayı ( kontrollere düzenli gelmemesi ve hekimin tavsiyelerine uymaması (gece plağı kullanımı) davalı hekimin kusurlu olmadığı '' şeklinde kanaat belirtilmiştir. Taraflar arasındaki akdi ilişki, eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Eser sözleşmesinde, işin uzmanı sayılan yüklenici, yapımını yüklendiği işi, özen borcu gereği olarak fen ve sanat kurallarına, sözleşme hükümlerine, kendisine duyulan güvene ve beklenen amaca uygun şekilde yapmakla ödevlidir....

    T3 Sağlık Uygulama Tebliğinin 1.9..2 maddesinin c fıkrası gereğince 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık alanlardan ilave ücret alınamayacağının düzenlendiği, 2012 yılı Sağlık Hizmeti Satın alma Sözleşmesinin 11.1.8 nolu maddesinde "SHS'lerce hastadan/hasta yakınından kurum mevzuatına aykırı şekilde ilave ücretin alındığının tespit edilmesi halinde her bir hasta için fazla alınan ilave ücret bedelinin 10 katı, ancak kurum mevzuatına aykırı olarak alınan ilave ücret bedelinin ilgili kişiye iadesi durumunda uygulanacak olan cezanın yarısı alınır." düzenlemesinin bulunduğu, davalı kurum tarafından 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamında olması ve SUT 1.9.2 maddesinin ç fıkrası gereğince ilave ücret alınmayacak kişilerden olmasına rağmen hasta Mehmet Armut'tan 12.630,80 TL ilave ücret alındığı, ilave ücret alınmasının taraflar arasındaki sözleşmenin 11.1.8. maddesi gereğince davacının aldığı ilave ücreti hastaya iade ettiği dikkate alınarak, hastadan alınan ilave ücretin...

    Adli Tıp İhtisas Kurulunda 26/05/2021 tarihinde yapılan muayenesinde; "septum sola deviye, sol nazal pasaj dar, sağ tarafta kallumellar subluksasyon mevcut, radiks bölgesinde düzensizlik mevcut, burun deliklerinde asimetri tespit edilmiştir." denilerek yapılan ameliyatların başarısız geçtiğini, müvekkilinin şikayetlerinin düzelmediğinin tespit edildiğini, yapılan estetik içerikli müdahalelerde sonucun taahhüt edildiğini ve bu nedenle estetik müdahale yapılan hastanın hakkını korumak gerektiğinden yola çıkılarak bu gibi müdahalelerde hekim ve hasta arasındaki sözleşmeye yerel mahkemenin yargılama aşamasında kabul ettiği ve gerekçeli kararında da belirttiği üzere eser sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiğini, hekimlik sözleşmesinin eser sözleşmesi olarak kurulduğunun kabul edildiği durumlarda da hekimin, tıpkı diğer müdahalelerde olduğu gibi, gerekli dikkat ve özeni göstermekle yükümlü olduğunu, eser sözleşmesi kapsamında hekimin sonuçtan tamamen sorumlu olduğunu, malpraktis davalarında...

    için 1.000 TL işgöremezlik-maddi tazminat (bakıcı ücreti dahil) 50.000 TL manevi tazminat, anne ... için 50.000 TL manevi tazminat, Baba ... için 50.000 TL manevi tazminat olmak üzere, toplam 151,000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, mahkeme masrafları ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili, davalı ... sigorta A.Ş sigortalısı Dr....'ün davacı ... Karakolun takibinde herhangi bir özen eksikliğinin olmadığı, tarama testi yüksek çıkmasına rağmen ...'un tanı testi olan amniyosentez-su alma işlemini kabul etmemesinden kaynaklı olarak gebelik döneminde anne karnındaki bebeğin Down sendromlu olduğunun tespit edilemediğini iddia etmektedir. MAHKEMENİN GEREKÇESİ Dava, Tıbbı Kötü Uygulama ZMMS poliçe kapsamında iş göremezlik, maddi tazminat talebi ve manevi tazminat talebine ilişkindir....

      Maddeleri gereği uygun bir manevi tazminata hükmetmek gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçeleriyle 1- Davanın kısmen kabulune, 2- Davacının maddi tazminat talebinin reddine, 3- 20.000.00.TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 4- Fazlaya yönelik manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacı ve davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

      yakınlarının tıbbi zorunluluk dışında isteğe bağlı refakatçi talebinde bulunduklarını, ayrıca bu işlemler üzerinden alınan ilave ücretini gösterir belgelerin hastanın taburcu edildiği tarihte sağlık hizmeti verilen hasta ve hastanın taburcu edildiği tarihte sağlık hizmeti verilen hasta ve hastanın birinci derece yakınına fatura ekinde verildiğini, hasta ve şikayetçi hasta ve hastanın birinci derece yakınına fatura ekinde verildiğini, hasta ve şikayetçi hasta yakının fatura bedelini herhangi bir ihtirazi kayıt sürmeden ödediğini, hastalardan alınan ücretin SGK tarafından karşılanmayan malzeme ve hizmetler olduğunu, hastalara ait kişisel harcamalar olduğunu, SGK tarafından bu durumun dikkate alınmadan işlem yapıldığını ve toplamda 34.294,03 TL kesinti yapıldığını belirterek haksız kesintinin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı kurum tarafından yapılan incelemelere göre hasta Adem Ustabaş'ın 27.08.2011 tarihinde davacı diyaliz merkezinde tedavi görmediği halde davalı kuruma faturalandırma yapıldığını, bu kapsamda davalı kurum tarafından davacı tarafa aralarındaki Özel Sağlık Hizmeti Sunucularından Sağlık Hizmeti Satın Alım Sözleşmesi uyarınca uygulanan 19.186,68- TL kurum zararı ile 20.000,00- TL sözleşmesel cezai şart usul ve yasaya uygun olup sözleşme hükümlerine de aykırılık içermediğini, nitekim dava dosyasında alınan muhtelif tarihli bilirkişi raporlarında da diyaliz tedavisi almadığı halde Adem Ustabaşı adlı hasta adına davalı kuruma fatura edilen diyaliz bedeli için davalı kurum tarafından yapılan kesintinin yerinde olduğunun tespit edildiğini belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur....

      İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilin davalıya uygulanan teşhis ve tedavide kusuru yok iken, davalının müvekkil hastane hakkında Google üzerinden haksız, itibarı zedeleyici ve dayanaksız olarak yorum yapması dolayısıyla taraflarınca dava açma mecburiyeti doğduğunu, müvekkil ile davalı hasta arasında hasta - hekim ilişkisi olduğunu, bilindiği üzere, hasta ile hekim arasında temeli güvene dayanan, açık veya zımni bir sözleşme bulunduğu, bu sözleşmeye genel itibariyle vekalet akdi denildiğini, olayda da davalı, davacı hastaneye hasta olarak başvurduğu, müvekkil tarafından muayene, teşhis ve tedavi işlemleri yapıldığı, dolayısıyla davalı ile müvekkil arasında hasta - hekim ilişkisi olduğu hususu sabit olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığı doğuran hukuki ilişki bir tüketici işlemidir.davalı hasta ile müvekkil arasındaki tüketici ilişkisi dolayısıyla tazminat istemli dava taraflarınca Tüketici Mahkemesinde açıldığını, davanın yerinde...

      Davacı, davalıların doktor olduklarını, dava dışı hasta hakkında uygulanan hatalı operasyon nedeniyle dava dışı hasta tarafından hizmet kusuru nedeniyle açılan tazminat davası neticesinde dava dışı hastaya tazminat ödendiğini, ameliyatı yapan doktorların tam kusurlu olduğunu, yapılan ödemenin davalılardan tahsil edilmesi gerektiğini belirterek rücuen tazminat isteminde bulunmuştur. Davacı idarenin dava dışı hastaya ödediği tazminat miktarını ancak kusuru oranında davalılara rücu edebilecektir. Mahkemece İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Prof. Dr. Samet Topuz ve Doç. Dr. İbrahim Kalelioğlu'ndan oluşan bilirkişiler tarafından düzenlenen 22/05/2017 tarihli rapora göre, dava konusu olayda davalılara atfedilecek kusur olmadığını belirtmişlerdir....

      UYAP Entegrasyonu