Somut olayda, zararın haksız eylemden kaynaklandığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Haksız eylemden kaynaklanan maddi tazminatın olayın gerçekleştiği tarihte, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olması anlamında muaccel hale geldiği kabul edilmektedir. Ancak trafik kazasından kaynaklanan ve talep konusu olan hasar, değer kaybı, kazanç kaybı tazminatı davası yönünden zararın miktarı, araçta oluşan hasarın niteliği, kusur oranı gibi bir çok ölçütün bir arada değerlendirilmesi sonucu saptanabilecektir....
Bu kuralın haksız eylemden kaynaklanan tazminat ve alacak isteklerinde de uygulanması gerektiği belirgindir. Çünkü bu isteklerde de para alacağına kavuşulması amaçlanmaktadır. Yargıtay'ın istikrar kazanmış ilke ve uygulamalarına göre, haksız eylemden kaynaklanan zarar haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki “muacceliyet” kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır(Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 24/05/2016 gün ve 2016/4517- 6851 E.K. sayılı ilamı).İhtiyati haciz talep edenin alacağının kaynağı haksız fiil hukuki nedenine dayalıdır. Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin uygulamasına göre haksız eylemden kaynaklanan tazminat talepleri bakımından da İİK'nun 257 ve devamı maddeleri uygulanabilecektir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/844 Esas KARAR NO : 2024/437 DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 23/12/2023 KARAR TARİHİ : 30/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; "Mahkemece 09/10/2023 tarihinde teminat karşılığında müvekkili aleyhine taraflarınca sahte olduğu iddia edilen ve bu konuda gerek CBS gerekse İcra Mahkemesi çerçevesinde sahte imza sebebi ile imza inkarında bulundukları 4.000.000,00-TL bedelli bonoya dayalı olarak 1.500.000-TL tutarındaki alacak için alacak tutarının %15'i oranında teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verildiği, bu kararın itirazlar doğrultusunda 16/11/2023 tarihinde 3.ATM tarafından kaldırıldığını, karşı tarafın işbu karara karşı istinaf konun yoluna başvurmaktan feragat ettiğini ve kararın kendisi bakımından şekli anlamda kesinleştiğini, taraflarına henüz kararın...
Diğer taraftan, ihtiyati tedbir talebinin kabul edilebilmesi bakımından HMK'nun 390/3. maddesinde ihtiyati tedbir isteyenin haklılığı konusunda tam kanaat değil, kuvvetle muhtemel yaklaşık bir kanaatin yeterli olacağı öngörülmüş olup, Yasanın hükümet gerekçesinde de belirtildiği üzere yaklaşık ispat durumunda "...hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte zayıf bir ihtimalde olsa aksinin mümkün olduğu ihtimalini göz ardı edemez... bu sebepledir ki haksız olma ihtimali de dikkate alınarak talepte bulunandan teminat alınması..." hükme bağlanmıştır. İhtiyati tedbirin uygulanması sonucu, karşı tarafın zarar görme tehlikesi bulunduğundan HMK’nın 392. maddesinde tedbire karar verilirken talepte bulunandan teminat alınması öngörülmüştür. İhtiyati tedbir kararı verilirken tedbir isteyen haksız çıktığı takdirde, ihtiyati tedbirden dolayı karşı tarafın uğrayacağı zarar için bir teminat alınmasına da karar verilir....
Diğer bir anlatımla, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasında alacağın güvence altına alınması amacıyla kural olarak ihtiyati haciz koruma tedbirine başvurulabilecek, ihtiyati tedbir konulması talep edilen davalıların malvarlığının davanın konusunu oluşturmaması nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilemeyecektir. Ne var ki uygulamada bu türden açılan davalarda ileri sürülen ihtiyati tedbir/ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz ve buna benzer taleplerin, mahkemece hukuki nitelendirilmesinin ihtiyati haciz olarak yapılması gerektiği kabul edilmektedir. Bu itibarla davacılar vekilinin ihtiyati tedbir olarak adlandırdığı talebinin, ihtiyati haciz niteliğinde olduğu kabul edilmiştir. Zarar haksız eylemden kaynaklandığından tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 12/10/2021 NUMARASI: 2021/105 Esas - 2021/743 Karar DAVANIN KONUSU: Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 18/10/2023 Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla 6100 Sayılı HMK' nın 353.maddesi gereğince dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı tarafından müvekkil şirket aleyhine yetkisiz mahkemenin ihtiyati haciz kararı ile yetkisiz icra müdürlüğünde haksız ve hukuki dayanaktan yoksun şekilde işletilen hacizler sebebiyle müvekkil şirketin maruz kaldığı maddi ve manevi zararlarının oluştuğunu, taraflar arası imzalanan sözleşmedeki yetki şartına aykırı şekilde ... tarafından Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/317 sayılı Değişik iş dosyasından 21.09.2020 tarihinde ... malvarlığına sözleşmeden kaynaklanan alacağa ilişkin olarak 114.932,15 TL tutarında ihtiyati haciz tesis edildiğini, yetkisiz Antalya Genel İcra Dairesi’nde ......
Eldeki dava ile ilgili somut değerlendirmelere yer vermeden önce haksız ihtiyati hacizden kaynaklı maddi ve manevi tazminat davaları ile ilgili kısa açıklamalara yer vermekte fayda vardır. 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 259. maddesinin 1. fıkrasında; ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Haksız ihtiyati hacizden dolayı alacaklının maddi tazminat ile sorumlu tutulabilmesi için; borçlunun malları için ihtiyati haciz kararı alınmış ve bu karar yerine getirilmiş olmalı, ihtiyati haciz koydurmuş olan alacaklı haksız çıkmış olmalı, borçlu veya üçüncü kişi, malları üzerine ihtiyati haciz konulmuş olmasından bir zarar görmüş olmalı ve zarar ile haksız ihtiyati haciz arasında uygun illiyet bağı bulunmalıdır....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Haksız ihtiyati hacizden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasına bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, haksız ihtiyati hacizden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine verilmiş, davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava şartı niteliğindeki görev sorunu, kendiliğinden ve öncelikle irdelenmelidir....
nın öldüğünün de sabit olduğunu, müteveffanın öldüğü tarih itibarıyla tazminat alacaklarının muaccel hale geldiğini belirterek ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355'inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Talep, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar tazminatı ve manevi tazminat istemiyle açılan davadada, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine ilişkin ara kararına karşı istinaf başvurusudur....
Asliye Ticaret Ticaret Mahkemesi'nin 2015/1369 Esas sayılı dosyasında görülen iflasın ertelenmesi davasında verilen 16.11.2015 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile; “...6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere açılmış ve açılacak tüm icra takiplerinin ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına, davacı hakkında yeni icra takibi başlatılmasının ihtiyati tedbir yoluyla önlenmesine...” karar verildiği, şikayete konu takibin ise, tedbirden sonra 01.04.2016 tarihinde açıldığı görülmektedir. O halde, mahkemece, ihtiyati tedbir kararından sonra başlatılan takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....