Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, 309 ada 27 parsel sayılı taşınmazın maliki ... ve...nin diğer davacı yüklenici Kadir’le kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaparak tapuda pay devrini sağladıklarını, komşu 309 ada 4 parsel sayılı taşınmazın maliki olan davalının taşkın yapısı nedeniyle inşaata başlanamadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ile taşkın kısımların yıkılmasına karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, taşınmazını 1973 yılında satın alarak 1976 yılında o günün imar durumuna uygun iki katlı inşaat yaptığını, davacıların müdahale edildiğine ilişkin beyanları üzerine ölçüm yaptırdığını, yapılan ölçüm sonunda herhangi bir müdahale olmadığının bildirildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'...

    Dosya içeriği, toplanan deliller ve kadastral yöntemlere uygun biçimde yapılan ölçüm sonucu, davalılara ait 2279 ada 63 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan binanın 30.05.2012 tarihli fen raporuna göre davacıya ait 2279 ada 170 parsel sayılı taşınmaza taşkın olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, bu bölüme vaki elatmanın önlenmesi istemlerinin kabulüne, taşkın kısmın yıkımına ve davacının tazminat talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Davacının temyizine gelince; Bilindiği üzere; Taşkın yapılarda, sosyal ve ekonomik bir değeri yok etmemek ve yapının bütünlüğünü korumak amacıyla yasa koyucu Medeni Kanunun 722, 723, 724 ncü maddelerinde öngörülenlerden daha değişik ilkelere ihtiyaç duymuş bu nedenle 725. madde hükmünü getirmek zorunda kalmıştır....

      K A R A R Davacı vekili, 310 parselde daha önce 3/8 oranında hisseye sahipken 26/08/2011 tarihinde parselin tamamına malik olduğunu, bu taşınmaza davalının bina yaptığı, taşkın inşaat niteliğindeki binanın yapımında kullanılan malzemelerin davalıya ait olduğunu, hisseli malik olduğu dönemde yapılan inşaata muvafakatının söz konusu bulunmadığını, bu durumu kadastro tespiti yaptırırken öğrendiğini, davalının inşaat yaparken iyiniyetli bulunmadığını, binanın 1988 yılı başında yapıldığını, bu nedenlerle davalının müdahalesinin menine, taşkın binanın kal'ine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL haksız işgal tazminatının ait olduğu yıllar itibariyle faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

        Hukuk Dairesi'nin 2018/4912 Esas - 2020/3923 Karar) Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu, eşyaya bağlı bir borç olduğundan, inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de 4721 s. TMK'nun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur. (Yargıtay 7....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık harici satış ve TMK.nun 722 ve takip eden maddeleri uyarınca bina değerinin arsa değerinden fazla olması ve taşkın inşaat nedeniyle muhik tazminat karşılığı taşınmaz tesciline ilişkin bulunduğuna ve temyiz isteği de taşkın inşaat nedeniyle muhik tazminat karşılığı tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          (Objektif koşul) c) Üçüncü koşul ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesidir. d)Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir....

            Mahkemece; "Davacı tarafça, davalılar aleyhine ikame edilen davanın taşkın inşaat nedeniyle tazminat talebine ilişkin olarak açıldığı ve davacı vekili tarafından ibraz edilen 10/12/2020 tarihli tam ıslah dilekçesi ile taşkın inşaat nedeniyle oluşan müdahalenin meni ve taşkın yapı bölümünün yıkılması talebinde bulunulduğu, dosya kapsamında yapılan incelemede, davacının dava konusu Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Hasanbey mahallesi, 51 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, davalıların ise 1/2 şer paylar oranında Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Hasanbey mahallesi, 51 ada 4 parsel sayılı taşınmazın maliki oldukları, davalılara ait taşınmazın tapu kaydında, 51 ada 4 parselde bulunan binanın 21,80 m²'lik kısmının 51 ada 5 parsel sayılı taşınmaza tecavüzlü olduğunun beyanlar hanesine şerh düşürüldüğü, davacı tarafça da ilgili taşkın inşaattan kaynaklı olarak davalılar aleyhine davanın ikame edildiği ve kendisine ait yapının, yan parsele taşkın olmasından kaynaklı dava dışı parsel maliki ile 120.000,00....

            Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir. Eldeki davada davalı karşı davacı da temliken tescil isteğinde bulunmuştur. TMK’nın 725. maddesine dayanılarak tescil talebinde bulunulabilmesi bazı şartların gerçekleşmesine bağlıdır; a) Birinci şart, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır. TMK’nın 725. maddesi hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere, taşkın yapının bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyiniyettir. Öngörülen iyiniyetin TMK’nın 3. maddesinde hükme bağlanan sübjektif iyiniyet olduğunda da kuşku yoktur. Bu kural, taşkın inşaatı yapan kimsenin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da taşkın inşaat yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, paydaşı olduğu 1900 ada 1 parsel sayılı taşınmaza, davalıların taşkın yapılaşmak suretiyle müdahale ettiklerini, mülkiyet hakkından kaynaklanan tasarruf yetkisinin sınırlandırıldığını, davalı tarafın taşkın kullanımı nedeniyle taşınmaz üzerine inşaat yapılamadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar veerilmesini istemiştir.  Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.  Mahkemece; kayden davacıya ait çaplı taşımazın fen bilirkişinin krokili raporunda A harfi ile gösterilen 80 m²'lik bölümüne davalıların haklı ve geçerli bir nedenleri olmaksızın taşkın yapılaşmak suretiyle müdahalenin keşfen saptandığı gerekçeyle elatmasının önlenmesine, muhdesatın yıkımına, 3.096,00.-TL ecrimisilin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir....

              KARAR Dava, elatmanın önlenmesi ve kal; savunma yoluyla da TMK’nın 725. maddesine dayanan taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil, istemlerine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu 2220 parsel sayılı taşınmazına, komşu 2219 parsel sayılı taşınmazın maliki ve kullanıcısı olan davalıların, tuğla ve taş duvarla çeşitli ebatlarda kömürlük ve depo şeklinde binalar yapmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek davalıların taşınmaza elatmalarının önlenmesine ve tecavüzlü yapıların yıkımına karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, ... ve Mevlüt Uzun yönünden malik olmamaları nedeniyle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, komşu taşınmazın ve üzerindeki her türlü yapı ve müştemilatın davalı ...’a ait olduğunu, davalı ...'...

                UYAP Entegrasyonu