K A R A R Davacı vekili, 310 parselde daha önce 3/8 oranında hisseye sahipken 26/08/2011 tarihinde parselin tamamına malik olduğunu, bu taşınmaza davalının bina yaptığı, taşkın inşaat niteliğindeki binanın yapımında kullanılan malzemelerin davalıya ait olduğunu, hisseli malik olduğu dönemde yapılan inşaata muvafakatının söz konusu bulunmadığını, bu durumu kadastro tespiti yaptırırken öğrendiğini, davalının inşaat yaparken iyiniyetli bulunmadığını, binanın 1988 yılı başında yapıldığını, bu nedenlerle davalının müdahalesinin menine, taşkın binanın kal'ine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL haksız işgal tazminatının ait olduğu yıllar itibariyle faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece; "Davacı tarafça, davalılar aleyhine ikame edilen davanın taşkın inşaat nedeniyle tazminat talebine ilişkin olarak açıldığı ve davacı vekili tarafından ibraz edilen 10/12/2020 tarihli tam ıslah dilekçesi ile taşkın inşaat nedeniyle oluşan müdahalenin meni ve taşkın yapı bölümünün yıkılması talebinde bulunulduğu, dosya kapsamında yapılan incelemede, davacının dava konusu Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Hasanbey mahallesi, 51 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, davalıların ise 1/2 şer paylar oranında Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Hasanbey mahallesi, 51 ada 4 parsel sayılı taşınmazın maliki oldukları, davalılara ait taşınmazın tapu kaydında, 51 ada 4 parselde bulunan binanın 21,80 m²'lik kısmının 51 ada 5 parsel sayılı taşınmaza tecavüzlü olduğunun beyanlar hanesine şerh düşürüldüğü, davacı tarafça da ilgili taşkın inşaattan kaynaklı olarak davalılar aleyhine davanın ikame edildiği ve kendisine ait yapının, yan parsele taşkın olmasından kaynaklı dava dışı parsel maliki ile 120.000,00....
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; arsa vasıflı davaya konu 879 ada 40 nolu parselin davacı adına, kat mülkiyeti kurulu komşu 34 nolu parsel sayılı taşınmazdaki bağımsız bölümlerin ise davalı ve birleşen davanın davalıları adına kayıtlı olduğu, mahallinde yapılan uygulama neticesinde teknik bilirkişilerin; her iki taşınmaz üzerindeki yapıların bitişik nizam olduğunu, taşkın kısmın yıkımı halinde davacıların binasının taşıyıcı sisteminin zarar göreceğini bildirdikleri anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki; haksız inşaattan (TMK 724) kaynaklanan temliken tescil isteklerinin müstakil davaya konu olacağı sabit iken taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteklerinin (TMK 725) savunma yoluyla da ileri sürülebileceği gerek yargısal, uygulamada gerekse öğretide benimsenen kuraldır. Öte yandan bilindiği üzere; taşkın yapılarda, sosyal ve ekonomik bir değeri yok etmemek ve yapının bütünlüğünü korumak amacıyla yasa koyucu 4721 s....
Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir. Eldeki davada davalı karşı davacı da temliken tescil isteğinde bulunmuştur. TMK’nın 725. maddesine dayanılarak tescil talebinde bulunulabilmesi bazı şartların gerçekleşmesine bağlıdır; a) Birinci şart, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır. TMK’nın 725. maddesi hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere, taşkın yapının bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyiniyettir. Öngörülen iyiniyetin TMK’nın 3. maddesinde hükme bağlanan sübjektif iyiniyet olduğunda da kuşku yoktur. Bu kural, taşkın inşaatı yapan kimsenin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da taşkın inşaat yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder....
(Objektif koşul) c) Üçüncü koşul ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesidir. d)Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir....
Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan, inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1203 KARAR NO : 2023/537 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SARUHANLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/393 ESAS 2020/428 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Taşkın İnşaat Nedeniyle) KARAR : Saruhanlı Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 09/12/2020 tarih 2017/393 Esas 2020/428 Karar sayılı ilamına istinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin maliki olduğu Manisa ili Saruhanlı ilçesi 1308 parsel sayılı taşınmaza 1309 parsel sayılı taşınmazın bir kısmını kapsayacak şekilde taşkın yapının olduğunu, müvekkilinin bu taşkın nedeniyle 1308 parsel sayılı taşınmazını yıkıp yeni inşaat yapmasının engellendiğini,1308 parsel sayılı taşınmazdaki yapının riskli yapı raporunun bulunduğu ve yıkım izni verildiğini...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık harici satış ve TMK.nun 722 ve takip eden maddeleri uyarınca bina değerinin arsa değerinden fazla olması ve taşkın inşaat nedeniyle muhik tazminat karşılığı taşınmaz tesciline ilişkin bulunduğuna ve temyiz isteği de taşkın inşaat nedeniyle muhik tazminat karşılığı tescil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (14.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
KARAR Dava, elatmanın önlenmesi ve kal; savunma yoluyla da TMK’nın 725. maddesine dayanan taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil, istemlerine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu 2220 parsel sayılı taşınmazına, komşu 2219 parsel sayılı taşınmazın maliki ve kullanıcısı olan davalıların, tuğla ve taş duvarla çeşitli ebatlarda kömürlük ve depo şeklinde binalar yapmak suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek davalıların taşınmaza elatmalarının önlenmesine ve tecavüzlü yapıların yıkımına karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, ... ve Mevlüt Uzun yönünden malik olmamaları nedeniyle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, komşu taşınmazın ve üzerindeki her türlü yapı ve müştemilatın davalı ...’a ait olduğunu, davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, paydaşı olduğu 1900 ada 1 parsel sayılı taşınmaza, davalıların taşkın yapılaşmak suretiyle müdahale ettiklerini, mülkiyet hakkından kaynaklanan tasarruf yetkisinin sınırlandırıldığını, davalı tarafın taşkın kullanımı nedeniyle taşınmaz üzerine inşaat yapılamadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar veerilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece; kayden davacıya ait çaplı taşımazın fen bilirkişinin krokili raporunda A harfi ile gösterilen 80 m²'lik bölümüne davalıların haklı ve geçerli bir nedenleri olmaksızın taşkın yapılaşmak suretiyle müdahalenin keşfen saptandığı gerekçeyle elatmasının önlenmesine, muhdesatın yıkımına, 3.096,00.-TL ecrimisilin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir....