Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2023/637 KARAR NO :2023/645 DAVA:Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:20/03/2023 KARAR TARİHİ:10/10/2023 Mahkememiz yukarıda yazılı esas sırasına tevzi edilen Tazminat (Haksız İhtiyati Tedbirden Kaynaklanan) davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ....Asliye Ticaret Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasında 27/09/2023 tarihli duruşma tutanağı ile davanın ....Asliye Ticaret Mahkemesinin...esas sayılı dosyası kapsamında verilen ihtiyati tedbirden kaynaklı tazminat istemine ilişkin olduğu, haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davasının esas hakkındaki davanın karara bağlanığı mahkemede açılacağı yönündeki HMK 399/2.maddesi uyarınca dosyanın ....Asliye Ticaret Mahkemesine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna iadesine karar verildiği, İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu tarafından mahkeme seçimi mümkün olmadığından dosyanın mahkememiz esasını aldığı, büro aracı kılınmadan...

    Ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan olumlu zarar ile kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....

      İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma imkanlarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir....

        Esas Sayılı Dosyada DAVA TÜRÜ : Tazminat-Alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat ve alacak davasına dair karar, davacı-karşı davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, rödevans sözleşmesinden doğan bakiye kira alacağı ve cezai şartın tahsili, birleşen dava ise sözleşmenin haksız feshi iddiasıyla maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile 861.463,47 TL'nin (=839.915,97 TL kâr mahrumiyeti+ 21.547,50 TL teminat mektubunu irat kaydedilmesi) davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine hüküm, davacı –birleşen dava davalısı ... Maden İşl. Genel Müd. vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davacı-birleşen dava davalısı ......

          Dava, markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, men'i ile istemli maddi ve manevi tazminat davasıdır. Gerek taraflarca dosyaya sunulan deliller, gerek soruşturma dosyasının içeriği ve gerekse denetime elverişli bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasında daha önce bayilik sözleşmesi bulunduğu, bu sözleşme kapsamında, davalıya davacıyı temsilen ''...'' marka hava perdesi satış yetkisi verildiği, daha sonra sözleşmenin fesih yoluyla sona erdiği anlaşılmış olup, davalının, fesihten sonra elinde kalan bir adet ürünü internette % 35 indirimle satışa sunmaktan ibaret eyleminin markaya tecavüz ve haksız rekabet oluşturmadığı yönündeki Mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığı, diğer yandan Mahkemece davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin A.A.Ü.T'ne aykırı olduğu yönündeki istinaf sebeplerinin de yerinde olmadığı kanaatine varılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir....

            Mahekemece Dairemiz bozma ilamına uyulduktan sonra yapılan yargılamada, davalının henüz davacıya ödemesi gereken taksitleri mevcut iken, davacı tarafından sözleşmeye konu işyeri elektrik borcunun ödenmemesi ve buna bağlı olarak işyeri elektriğinin kesilmesi üzerine sözleşmeyi haksız olarak feshettiği, davacının talebinin haksız fesihten kaynaklanan zarar ziyan davası olarak değerlendirimesi gerektiği, davacının devrettiği demirbaş eşyaların vasfı, sayısı ve niteliği sözleşme içeriğinden ve taraf beyanlarından anlaşılamadığı, demirbaşların usulüne uygun delillerle ispatlanamadığı, sözleşme içeriğine göre 1.500,00 TL'nin davalı tarafından nakden ve peşin olarak ödendiğinden bu meblanın ticari kâr kaybı olarak belirlenen zarardan düşülmesi gerektiği, buna göre davacının 3.900,00 TL zararının bulunduğu gerekçesiyle takibin 3.900,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir....

              Ayrıca mahkemece fesihten önce herhangi bir başka tedbire başvurulmadan ve davacıya iş değişikliği önerisinde bulunulmadan doğrudan fesih yoluna gidildiği, feshin son çare olması gerektiği kuralına uyulmadığı gerekçesi ile feshin geçerli sebebe dayanmadığı sonucuna varılmışsa da, davalı işverenlikte, fesihten önce ve fesihten sonra davacının konumuna uygun işçi alınıp alınmadığı, davacının değerlendirilebileceği pozisyon bulunup bulunmadığı somut olarak ortaya konulmamıştır. Mahkemenin oluşturduğu gerekçe soyut kalmaktadır. Davalı işverenlikte, fesihten önce ve fesihten sonra davacının konumuna uygun işçi alınıp alınmadığı araştırılmalı, davacının fesih tarihinde değerlendirilebileceği başka bir görev bulunup bulunmadığı varsa bu görevinin ne olduğu açık ve seçik bir şekilde belirlenmeli, feshin son çare ilkesine uygun davranılıp davranılmadığı konusunda, tüm tereddütler giderildikten sonra karar verilmelidir....

                Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davalı işyerinde satış danışmanı olarak çalıştığını, davacının 15/02/2019 tarihinde ofis müdürü ile yaşadığı kavga, küfür ve şiddet olayı nedeni ile İş Kanunu’nun 25/2- d Maddesi gereğince iş akdine haklı nedenle son verildiğini, fesihten önce davacının, müdürün ve tanıkların beyanlarının alındığını, feshin kaçınılmaz olduğunu, davacının eyleminin İşyeri Personel Disiplin Yönetmeliğine aykırı olduğunu, kavgaya karışan müdürün iş akdine de son verildiğini, tazminat hak edişi olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, haksız fiilden kaynaklanan hasar nedeniyle maddi manevi tazminat talebine ilişkin olup, 2797 sayılı yasanın 14. ve anılan yasada değişiklik yapılmasına ilişkin 6110 sayılı yasa sebeiyle mahkemenin nitelendirmesinin haksız fiilden kaynaklanan tazminat talebi olmasına göre inceleme görevi Yargıtay 4.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 07.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Acentelik sözleşmesinin "Tazminat Ve Denkleştirme İstemi" başlığı altındaki 26. Maddesine göre; Her ne sebeple olursa olsun, bu sözleşme feshedilir veya sona ererse acente, şirketten herhangi bir hak veya tazminat, maddi-manevi zarar karşılığı veya kar kaybı istemeyeceğini ve herhangi bir iddiada bulunmaya hakkı olmayacağını beyan, kabul ve taahhüt eder. Ancak, sadece şirket tarafından sözleşmenin haksız sebeple feshedilmesi veya şirketin sözleşmeye haksız olarak feshetmesi halinde, acentenin portföyü sayesinde önemli menfaatler etmesi ve hakkaniyetin denkleştirme tazminatı ödemesi gerektirmesi şart ile denkleştirme isteminde bulunulabilir....

                    UYAP Entegrasyonu