DELİLLER: -İcra Dosyası -Ticari Defterler -Bilirkişi incelemesi DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan satım bedeli alacağının satım konusu malların davacıya teslim edilmediği iddiasına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. ... Müdürlüğü'nün ... sayılı icra dosyasının incelenmesinde, alacaklı davacının 9.322,00 TL asıl alacak, 1.979,07 TL işlemiş faiz toplamı 11.301,07 TL için icra takibi yaptığı, takibin faturaya dayalı olduğu takibe süresinde itiraz ettiği ve davanın İİK'nın 67. maddesine göre süresinde açıldığı anlaşılmıştır. Davalı her ne kadar görev itirazında bulunmuş ise de her iki tarafın tacir olması nedeniyle görev itirazının reddi gerekmiştir. Davalı tarafından düzenlenen 12/10/2015 tarihli faturada iki adet revz borusu toplam tutarının 9.322,00 TL olduğu görülmüştür....
DELİLLER -Fatura -Servis formları -Bilirkişi raporu DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan ayıp iddiasına dayalı uğranılan zararın tanzimi istemine ilişkindir. Davalı tarafça davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığı savunulmuş ise de davacının ayıp iddia edilen aracın ilk maliki olduğu ve satım nedeniyle zarara uğradığı iddiası ile dava açılmış olduğundan davalı savunması haklı bulunmamıştır. Davacı ile davalı arasında 13/04/2019 tarihinde sözleşme düzenlendiği ...kamyonetin 115.000,00 TL bedelle davacıya satıldığı anlaşılmaktadır....
İSTİNAF SEBEPLERİ İstinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından; davalının da kabulü olduğu üzere dava konusu ürün ayıplı olup, davalının sonradan gerçeğe aykırı olarak tanzim ettiği servis raporları ile bu raporları esas alarak herhangi bir fiziki inceleme yapılmadan tanzim edilen bilirkişi raporuna itibar edilmesinin mümkün olmadığı davanın kabulü gerektiği bildirilmiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Satıma konu ayıbın değerlendirilmesi uyuşmazlık konusudur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Dava, ayıplı mal iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkindir....
taşınmaz satışı iddiasına dayalı açılan aşınmazın misli ile değişimi, ayıptan kaynaklı zararın ödenmesi talepli davadır.Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasındaki taşınmaz satış devrinde davalının ifasının ayıplı olup olmadığı davaya konu bağımsız bölümün mimari projeye aykırı olup olmadığı bu kapsamda davacının talebinin yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.Davaya konu taşınmazın devir/satış işleminin ---- tarihinde yapıldığı ve taşınmazın bu tarihte davacıya teslim edildiği yapı kullanım izin belgesinin ise ---tarihinde verildiği tespit edilmiştir.Davacı tarafın -------- yevmiye numaralı ihtarname ile ayıp ihbarında bulunduğu anlaşılmıştır.Ticari satım sözleşmelerinde genel olarak TBK.’nın ilgili hükümleri uygulanırken satım konusunun ayıplı olması durumunda yeni TTK. m. 23/c hükmü uygulanacaktır....
Davalı vekili, davacının...Tüketici Mahkemesinin 2010/547 E.sayılı dosyası ile aynı iddialarla açtığı davada, somut olay Tüketicinin Korunması Kanunu’nun kapsamına girmediği için görevsizlik kararı verildiğini, müvekkilinin davalıya 15 aylık bir garanti taahhüdünün bulunmadığını, ticari satış hükümlerinin olaya uygulanması gerektiğini, süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin davacıya ayıplı mal satmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, görev itirazının yerinde olmadığı, garanti kapsamı içerisinde makinanın arızalanmasından sonra müracaatta bulunulduğundan davalının zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, satım konusu makinanın gizli ayıplı olduğu için davacının 23.735.70 TL.fatura bedelini davalıdan talep edebileceği, maddi ve manevi tazminat talebinin yerinde olmadığı gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Tüm bu tespitlerden sonra yükleniciden bağımsız bölüm satın alanların satım sözleşmesine dayalı olarak talepte bulunabilecekleri ve bu tür uyuşmazlıklar konusunda tüketici mahkemesinin görevli olup olmadığı hususunun usulünce tartışılması yerine yazılı şekilde bir kısım davacılar hakkında aktif dava ehliyeti yokluğundan davanın reddi doğru görülmemiştir. Davacılardan, arsa sahibinden daire satın alanların varlığı halinde bu kişiler arsa sahibinin haklarını temlik almış iseler bu kişilerin de yükleniciye arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince dava açabilecekleri, temlik yok ise yükleniciden herhangi bir talepte bulunamayacakları ve sadece bağımsız bölümü aldıkları kişiye karşı satım sözleşmesine dayalı dava açabilecekleri düşünülmelidir....
Davacı vekilinin bu yöndeki iddiası yerinde olmakla birlikte dava eksik işe dayalı değil, ayıplı iş iddiasına dayalıdır. Zira, davacı hiçbir beyanında hangi işlerin yapılmadığını belirtmediği gibi, ''kesin kabul eksiklikleri tutanağı'' başlıklı belgedeki iş kalemlerinin tamamı da ayıplı imalata dayalıdır. Bu belgedeki başlığının eksiklik tutanağı olarak gösterilmesi ve davacının bu işlerin yapılmadığı iddiasında bulunması davanın eksik iş iddiasına dayalı olduğununu göstermez. Davacı tarafın eksiklik olarak nitelediği hususların ayıbın giderilmemesine ilişkin olduğu açıktır. Yine, davacı tarafın talebi üzerine yapılan tespit neticesinde düzenlenen 10/10/2023 tarihli bilirkişi raporunda da eksik işe ilişkin herhangi bir tespit bulunmamakta olup, tespitlerin tamamı ayıplı imalata ilişkindir. Anılan nedenlerle davacının davanın eksik iş iddiasına dayalı olduğuna yönelik iddialarına itibar edilmemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, işlettiği internet kafesinde kullanılmak üzere davalıdan satın aldığı hard diskin ayıplı çıktığını ileri sürerek bedelinin iadesine ve maddi zararının tespiti ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece miktar itibariyle bedel iadesi talebinin tüketici hakem heyetinde görülmesi gerektiği, maddi tazminat istemi yönünden de iddia olunan zararın 4077 sayılı kanun çerçevesinde davalının sorumluluğunu gerektiren düzenleme kapsamında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, ayıp iddiasına dayalı bedel iadesi ve maddi tazminat istemine ilişkindir....
Yapılan yargılama, ------ göre ; Asıl dava satım sözleşmesinden kaynaklı olarak karşı taraf adına keşide edilen fatura bedelinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davası, karşı dava ise satım sözleşmesine konu emtianın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır. davacı emtia satan davalı ise emtia satın alan konumundadır. Asıl dava da, ----- kararında da değinildiği üzere açıklanan tarihler nazara alındığında zaten süresinde ayıp ihbarının bulanmadığı, ayıbın açık ayıp olduğu, açık ayıp olması nedeniyle ayıp nedeniyle bir indirime gidilmemiştir. Bu nedenle asıl davanın kabulüne karar verilmiştir. Karşı dava da, davacıya yüzde elli kusur verilmiştir. Bu nedenle ---- olduğu kusurlu işlerden dolayı ürün maliyeti ----yüzde elli kusurlu olarak bu maliyetin yarısı olan ----maliyetin yarısını isteyebilir. Bunu istemesi ayıp ihbarına bağlı değildir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 17/11/2014 NUMARASI : 2014/584-2014/379 Taraflar arasındaki dava, ayıplı satım sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 04.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....