İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu aracın 1964 model olduğunu; aracın motor arızası çıkarmasının normal olduğunu; davalının, davacıya ayıplı mal satmadığını; davacının aracı ustaya götürüp, motoru söktürmesi için bir sebep olmamasına rağmen, neden söktürdüğü hususunda davalıya ulaşılmadığını; motor arızası olup olmadığı belli değilken aracın motorunun sökülmesinin kötü niyetli bir davranış olduğunu; bilirkişi raporunda "dava konusu araç ayıplı mal kapsamında tanımlanmamaktadır" ibaresine yer erilmesine rağmen yerel mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu; davacının aracı tamir ettirmek için aracın motorunu söktürerek seçimlik hakkını tamirden yana kullandığını belirterek; istinaf taleplerinin kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur. Davacı vekili tarafından istinaf başvurusuna karşı cevap dilekçesi verilmemiştir....
Mahkemece, davanın ... sözleşmesi niteliğine göre Tüketici mahkemesinin görevi dışında olduğu açıklanarak görevsizliğe, karar kesinleştiğinde sulh hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3.maddesinde, kanunun uygulanmasıyla ilgili tanımlar yapılıp, bu arada “Alışverişe konu olan taşınır eşyayı...” mal, “Bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi” tüketici, “Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere tüketiciye sunulmuş olan mal veya hizmetleri ya da bu mal veya hizmetlerin hammaddelerini yahut ara mallarını üretenler ile mal üzerine kendi ayırt edici işaretini, ticari markasını veya unvanını koyarak satışa sunanları,” imalatçı -üretici olarak, tanımlamıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın ayıplı araç satışından doğan alacağa ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 26/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE: Dava; taraflar arasında imzalanan 09/06/2020 tarihli alım - satım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen ilâmsız icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/... Esas sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasını talebi üzerine mahkememizce ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/... Esas sayılı dosyası celp ve tetkik edilmiştir. ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/... Esas sayılı dosyasının tetkikinden; davacı ... TİCARET ANONİM ŞİRKETİ, davalısının ... TİC. A.Ş. Olduğu, dava konusunun 09/06/2020 tarihli Satın Alma Sözleşmesi kapsamında teslim alınan makinenin eksik ve ayıplı olmasından kaynaklı tazminat talebine ilişkin olduğu, davanın 06/08/2021 tarihinde açılmış olduğu,.... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/... Esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyası taraflarının aynı olduğu, dava konusunun aynı sözleşmeden kaynaklandığı, davaya konu faturalardaki mal ile.......
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Tüketici Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı ifa nedeniyle ayıplı malın misli ile değiştirilmesi ve 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminat talebinden ibarettir. Davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir....
GEREKÇE: Taraflar arası uyuşmazlık, ayıplı mal satışından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine yöneliktir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen ilk derece mahkemesi kararı hakkında 6100 sayılı HMK nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince; istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesinde imalatçı-üretici: kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere tüketiciye sunulmuş olan mal veya hizmetleri ya da bu mal veya hizmetlerin hammaddelerini yahut ara mallarını üretenler ile mal üzerine kendi ayırt edici işaretini, ticari markasını veya unvanını koyarak satışa sunanlar olarak tanımlanmıştır. 4077 sayılı Kanunun 06/03/2003 -4822 S.K./4. md. ile değişik 4.maddesinde; ”Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda ya da reklam ve ilanlarında yer alan veya satıcı tarafından bildirilen veya standardında veya teknik düzenlemesinde tespit edilen nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar, ayıplı mal...
Mimar bilirkişiler yaptıkları incelemelerde masalarda bilgisayar deliği açılmaması ve eksik rafların bulunmamasını eksik iş, gardırop kapaklarındaki ve kapılardaki ses ve kapanmama durumlarını ise ayıplı iş olarak nitelendirmiş, eksik ve ayıplı işlerin giderimi için 700,00 TL bedel tespit edilmiştir. Yerel mahkemece bilirkişi raporu hükme esas alınmak sureti ile bedel iadesi bakımından davanın 700,00 TL üzerinden kısmen kabulüne, manevi tazminat bakımından ise 1.500,00 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Türk Borçlar Kanunu'nun 58. maddesi gereğince kişisel hakları (çıkarları) hâleldar olan kimse manevi tazminat isteyebilir....
Mahkememizce iddia, savunma, benimsenen 21/05/2019 tarihli bilirkişi raporu ve 27/08/2019 tarihli ek rapor ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir: Her ne kadar davacı tarafça, davalıya iki adet ve her biri 37.500 litre kapasiteli, 304 krom nikel paslanmaz çelik modüler su deposu ve depo altı plastik kaidelerinin teslim ve montajının yaptırıldığı, alınan mal ve hizmetin ayıplı olduğu ileri sürülerek tazminat talebinde bulunulmuş ise de; ayıplı bir mal veya hizmetten bahsedilebilmesi için su depolarının (tanklarının) teslimi anında taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması yada objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye veya teklifnameye aykırı olması, yahut gerçekleştirilen monte işleminde yanlışlık, hata veya eksiklik gibi bir durumun bulunması gerekir....
Giderek 4077 sayılı Kanun ile de bu koruma olgusunu yasal düzenleme altına alıp; üretim aşamasında bilgi sahibi olmadığı malları veya sunulan hizmetleri satın alan ve sözleşmede satıcıya karşı zayıf durumda olduğu kabul edilen tüketicinin, sonradan bu mal veya hizmetlerin ayıplı çıkması sonucu uğradığı zararın tazminini sağlama yoluna gitmiştir. Az yukarıda açıklandığı üzere 4077 sayılı Kanunun ....maddesinin ilk şeklinde “mal” kavramı “ticaret konusu taşınır eşya” olarak tanımlanmışken 4822 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle bu tanım genişletilmiş; diğer unsurlar yanında “ alış-verişe konu olan konut ve tatil amaçlı taşınmaz mallar” da mal kavramına dahil edilerek, bunlar da tüketici hukukunun kapsam ve koruması altına alınmıştır. 4077 sayılı yasanın .... maddesi kapsamında da sıklıkla satın alma tabiri kullanılmaktadır....