Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DİYARBAKIR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : KARAR NO : BAŞKAN : ÜYE : ÜYE : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALILAR : DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Vekaletsiz İş Görmeden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 07/03/2023 KARAR TARİHİ : 27/09/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Vekaletsiz İş Görmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA :Davacı taraf dava dilekçesinde özetle: Davalı şirketin adam çalıştıranın sorumluluğu kapsamında özen yükümlülüğüne aykırı davranarak, müvekkilİ şirketi uğrattığı zarara ilişkin alacak davası ve kişilik hakkının zedelenmesine sebebiyet vermesi nedeniyle; fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak üzere; davalı tarafça ödenmesi gereken tutarın işletilecek avans faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıdan tahsilini, davalının taşınır, taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki ve bankalardaki hak ve alacakları üzerine cebri icra...

    Adam çalıştıranın bu en basit tedbirlere başvurmaması objektif özen görevini açıkça kötüye kullandığını kanıtlayan deliller olarak kabul edilmektedir. Adam çalıştıranın sorumluluktan kurtulabilmesi için, gerekli özeni göstermiş olması halinde de zararın gerçekleşeceğini ispat etmesi gerekecektir. Bilindiği üzere adam çalıştıranın sorumluluğu bir kusur sorumluluğu olmayıp, olağan sebep sorumluluğudur. Burada yasa ile adam çalıştırana genel nitelikte objektif bir özen yükümlülüğü, bir gözetim ödevi yüklenmiştir. Adam çalıştıranın sorumluluğu kendisinin veya emrinde çalışan yardımcı kişinin kusurlu olup olmamasına bakılmaksızın, kusurdan bağımsız olarak doğmaktadir. Bu halde yukarıda sözü edilen objektif özen yükümlülüğünün ihlaliyle meydana gelen zarar arasında, uygun illiyet bağının bulunması yeterli kabul edilmektedir (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi'nin 29/06/2020 gün ve 2020/3580 sayılı kararı). Yargıtay 3....

    Mahkemece; adam çalıştıranın sorumluluğu ilkesi gereğince, ziraat bilirkişi raporunda belirlenen tutar esas alınarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı, kamu kurumu niteliğinde olup; dava konusu zarar, kamusal görevin yerine getirilmesi sırasında meydana gelmiştir. İdarenin hizmet kusuru niteliğindeki eylemi sonucu meydana gelen zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2/1-b maddesi gereğince idareye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Görev sorunu, açıkça veya hiç ileri sürülmese de kendiliğinden (re’sen) dikkate alınır. Mahkemece, yargı yolu yönünden dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek incelenmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ihbar olunanlar ... İnşaat Elek. Ltd....

      HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava ,haksız fiil ve adam çalıştıranın sorumluluğu kapsamında tazminat talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacı tarafça ileri sürülen haksız eylemin, İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 05/11/2014 tarih ve 2011/262 Esas, 2014/541 Karar sayılı kararı ile hakkında mahkumiyet kararı verilen dava dışı Arif Bayrak'ın, davalı banka şubesi nezdinde dava konusu çeklerin keşidecisi adına sahte çek hesabı açmak ve çekleri imzalayarak çek hamili davacıya vermek suretiyle gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır....

      Ayrıca, 6098 Sayılı TBK'nun 66 maddesine göre; adam çalıştıran, çalışanın, kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. Adam çalıştıran, çalışanını seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken, zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat ederse sorumlu olmaz. Bir işletmede adam çalıştıran işletmenin çalışma düzeninin zararın doğmasını önlemeye elverişli olduğunu ispat etmedikçe o işletmenin faaliyetleri dolayısıyla sebep olunan zararı gidermekle yükümlüdür. Buna göre; adam çalıştıranın sorumlu tutulabilmesi için; zararın çalışanın hukuka aykırı eyleminden doğması ve zarar ile çalışanın eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterlidir. Adam çalıştıranın sorumluluktan kurtulabilmesi için, gerekli özeni göstermiş olması halinde de zararın gerçekleşeceğini ispat etmesi gerekecektir. Adam çalıştıranın sorumluluğu bir kusur sorumluluğu olmayıp, olağan sebep sorumluluğudur....

      Adam çalıştıranın sorumluluğu olay ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 66. Maddesinde; adam çalıştıranın sorumluluğuna ilişkin düzenlemeye yer verilmiştir. BK'nun 55/1.maddesine göre; ''Başkalarını istihdam eden kimse, mahiyetinde istihdam ettiği kimselerin ve amelesinin hizmetlerini ifa ettikleri esnada yaptıkları zarardan mesuldür. Şu kadar ki, böyle bir zararın vukubulmaması için hal ve maslahatın icabettiği bütün dikkat ve itinada bulunduğunu yahut dikkat ve itinada bulunmuş olsa bile zararın vukuuna mani olamıyacağını ispat ederse mesul olmaz.'' ( TBK m.66 ) Borçlar Kanununun 55.maddesi hükmü gereğince adam çalıştıranın sorumlu tutulabilmesi için; zararın çalışanın hukuka aykırı eyleminden doğması ve zarar ile çalışanın eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterlidir. Sorumluluk Hukukunun önemli ögelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır....

      Adam çalıştıranın sorumluluktan kurtulabilmesi için, gerekli özeni göstermiş olması halinde de zararın gerçekleşeceğini ispat etmesi gerekecektir. Adam çalıştıranın sorumluluğu bir kusur sorumluluğu olmayıp, olağan sebep sorumluluğudur. Burada yasa ile adam çalıştırana genel nitelikte objektif bir özen yükümlülüğü, bir gözetim ödevi yüklenmiştir. Adam çalıştıranın sorumluluğu kendisinin veya emrinde çalışan yardımcı kişinin kusurlu olup olmamasına bakılmaksızın, kusurdan bağımsız olarak doğmaktadir. Bu halde yukarıda sözü edilen objektif özen yükümlülüğünün ihlaliyle meydana gelen zarar arasında, uygun illiyet bağının bulunması yeterli kabul edilmektedir. Kural olarak Türk Borçlar Kanunu'nun 74. maddesi (818 sayılı yasa 53. madde) gereğince ceza mahkemesince verilen kararlar hukuk hakimi bakımından bağlayıcı değildir....

      H.G.K'nın 02.02.2011 tarih, 2010/7-672 E.-2011/1 sayılı kararında da belirtildiği üzere davalı ... özel hukuk hükümlerine göre yolun ihale ile yükleniciye vermesi ile "adam çalıştıranı olarak zarardan sorumluluğunu gerektirmektedir. Tazminatın ödenmesinden sonra davalı ile ihbar olunan arasındaki rücu davası " iç ilişki olacaktır. 17. H.D. ve 11. H.D. İçtihadları da bu yöndedir. Adam çalıştıranın çalışanı kusuru ile zarar vermişse zararı doğuran sebebten adam çalıştıran T.B.K. 66 md. Çalışan ise T.B.K 49. Md. hükmüne göre sorumlu olur. Kaldı ki Dairenin 2021/144 E- 3172 K. sayılı ilamında açıklandığı gibi adam çalıştıran ve çalışan için uygulaması da bu yöndedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle akdi ilişki edeniyle sorumluluğunu yerine getiren kasko sigortacısının açtığı eldeki davada zarar gören sigortalı olmakla, T.B.K. 167, K.T.K. 88. madde hükümlerinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Sayın çoğunluğun bozma ilamındaki görüşlerine katılmıyoruz....

        Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ: 27/5/2021 NUMARASI: 2014/1453 (E) - 2021/594 (K) DAVANIN KONUSU: Maddi Tazminat KARAR TARİHİ: 14/9/2023 Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davalıların hasardan dolayı sorumlu oldukları tutarın, dava dışı kasko şirketi tarafından ödendiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkil davacının sahip olduğu ... plakalı otomobil sürücüsü ... yönünden yapılan kusur tespitinin hatalı olduğunu, müvekkiline ait otomobilin adı geçen sürücüsünün kazanın oluşumunda kusurun bulunmadığını çünkü hızının yüksek olduğuna dair dosyada hiçbir belge bulunmayan dava dışı sürücü ...'...

          ye karşı açılan davanın reddine, manevi tazminat talebi yönünden 5.000,00.-TL tazminatın davalılardan ... ve ... yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat talebi yönünden diğer davalılar yönünden istemin reddine şeklinde karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu