WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/09/2021 NUMARASI : 2018/97 2021/279 DAVA KONUSU : Alacak (TMK 1007 maddesinden kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasında görülmekte olan Alacak (TMK 1007 maddesinden kaynaklanan) istemine ilişkin açılan dava hakkında kurulan hükmün istinaf incelenmesi başvurucu davacılar vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların murisi Şahin Çavuldak'ın, Antalya İli, Merkez, Çamköy-Zeytinköy Köyü'nde bulunan 19.07.1991 tarih ve 1 sıra numaralı tapuya satın alma yoluyla malik olduğunu, bu taşınmazın öncesinin Çamköy Nisan 1320 ve 1325 tarihli tapular olduğunu, Antalya Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen izale-i şuyu davasında 11.01.1940 tarihli kararla taşınmazın büyüklüğü artırılarak 22.201,202 m2 şeklinde malikleri adına tescil edildiğini, daha sonra da Antalya Satış Memurluğu'nca da satışa çıkarıldığını, 1964 yılında yapılan orman tapulamasında orman sınırı içinde bırakıldığını,...

Dava, TMK 1007 maddesi gereği tazminat istemine ilişkindir....

Hukuk Dairesi         2012/1007 E.  ,  2012/1270 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık, İİK 89. maddesinden kaynaklanan menfi tespit davası olup, davacı tacir değildir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 02.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen 27.02.2003 gün 2002/208-2003/14 sayılı kararı ile kıyı kenar çizgisinde kaldığından bahisle iptali üzerine, davacılar tarafından tazminat istemli iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur. Ancak; 1-Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre; 4721 sayılı T.M.K.'nun 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davalarında değerlendirmenin dava tarihi itibariyle yapılması gerekir. Bu nedenle, dava tarihine göre değerlendirme yapan 22.02.2011 günlü rapora göre hüküm kurulması gerekirken, tapu kayıtlarının iptal edildiği tarihi değerlendirme tarihi kabul etmek suretiyle düşük bedele hükmedilmesi, 2- 4721 sayılı TMK.'nun 1007. maddesinde "Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur....

      Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davacıların, dayandığı eski tapu kaydı kapsamında kalan ve 1971 yılında yapılan genel kadastro çalışmaları sırasında revizyon görmediğinden bahisle mülkiyet hakları ihlal edildiği gerekçesiyle 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesinden kaynaklanan tazminat istemli eldeki bu davayı açtıkları anlaşılmaktadır. 3. 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesinden kaynaklanan tazminat davalarında, mülkiyet kaybının kesinleştiği tarihten itibaren 6098 sayılı Kanun'un 146 ncı maddesine göre 10 yıllık genel zamanaşımı süresi içinde dava açılması gerekmektedir. Anayasa Mahkemesinin 2014/6673 başvuru No.lu ve 25.07.2017 tarihli, 29.09.2017 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Yaşar Çoban kararı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2009 tarihli ve 2009/4-383 Esas, 2009/517 Karar sayılı kararı nazara alındığında; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı ile 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi ile düzenlenen tazminat için hukuk yolu etkili hale gelmiştir....

        TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davalarında, mülkiyet kaybının kesinleştiği tarihten itibaren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesine (818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 125. maddesine) göre 10 yıllık genel zamanaşımı süresi içinde dava açılması gerekmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin 29.09.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2014/6673 başvuru numaralı 25.07.2017 tarihli ... kararı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarihli 2009/4-383 Esas - 2009/517 Karar sayılı kararı nazara alındığında; Hukuk Genel Kurulu kararı ile TMK'nın 1007. maddesi ile düzenlenen tazminat için hukuk yolu etkili hale gelmiş olup, HGK karar tarihi olan 18.11.2009 tarihinden önce zamanaşımı süresi dolanlar açısından makul süre içinde TMK'nın 1007. maddesine dayanılarak dava açılması gerekir....

          TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davalarında, mülkiyet kaybının kesinleştiği tarihten itibaren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesine (818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 125.maddesine) göre 10 yıllık genel zamanaşımı süresi içinde dava açılması gerekmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin 29.09.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2014/6673 başvuru numaralı 25.07.2017 tarihli Yaşar Çoban kararı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarihli 2009/4-383 Esas - 2009/517 Karar sayılı kararı nazara alındığında; Hukuk Genel Kurulu kararı ile TMK'nın 1007. maddesi ile düzenlenen tazminat için hukuk yolu etkili hale gelmiş olup, HGK karar tarihi olan 18.11.2009 tarihinden önce zamanaşımı süresi dolanlar açısından makul süre içinde TMK'nın 1007. maddesine dayanılarak dava açılması gerekir....

            TMK'nın 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davalarında, mülkiyet kaybının kesinleştiği tarihten itibaren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesine (818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 125.maddesine) göre 10 yıllık genel zamanaşımı süresi içinde dava açılması gerekmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin 29.09.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2014/6673 başvuru numaralı 25.07.2017 tarihli ... kararı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarihli 2009/4-383 Esas - 2009/517 Karar sayılı kararı nazara alındığında; Hukuk Genel Kurulu kararı ile TMK'nın 1007. maddesi ile düzenlenen tazminat için hukuk yolu etkili hale gelmiş olup, HGK karar tarihi olan 18.11.2009 tarihinden önce zamanaşımı süresi dolanlar açısından makul süre içinde TMK'nın 1007. maddesine dayanılarak dava açılması gerekir....

              Bu durumda dosya içeriğine, temyiz kapsamına, uyuşmazlığın TMK 1007.maddesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'ne aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Daire belirlenmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 01/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki TMK.nun 1007. maddesinden kaynaklanan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – 1) Adana 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/425 esas sayılı dosyasının mahkemesinden getirtilmesinden, 2) Dava konusu edilen ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesinde bulunan 946 ada 28 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında davacıya ait hisse oranı ile ilgili her hangi bir düzenleme yapılıp yapılmadığının ilgili Tapu Sicil Müdürlüğünden sorularak, söz konusu taşınmaza ait tüm takyidatları içeren tedavüllü tapu kaydının istenilmesinden, 3)... İli, ... İlçesi, ......

                  UYAP Entegrasyonu