Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sebepsiz Zenginleşme DURUŞMALI K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelendirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, murise ait olduğu iddia edilen taşınmaz üzerindeki su deposu, ağaçlar ve kullanım sonucu elde edilen gelirden ve taşınmazın satılması sonrası elde edilen miktardan davacıya miras payı sebebiyle pay verilmediğine dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.)...

    Hukuk Dairesinin 13/3/2013 tarihli ve E.2013/1569, K.2013/4254 sayılı ilamının ilgili kısımları şöyledir: ''Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı Belediyenin dava dışı Hazineye ait parseli haricen davacıya satmasına ilişkin sözleşmeden kaynaklandığı sabittir. Yasanın aradığı şekil şartlarına uyularak resmi merciler önünde yapılmış bir satış sözleşmesi olmadığından yapılan taşınmaz satış işlemi TMK. nun 706, BK.nun 213, Tapu Kanununn 26. maddesi hükmüne göre geçersizdir. Bu nedenle, taraflar ancak verdiklerini isteyebilir. Bu durumda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme kurallarına uygun çözümlenmesi ve tasfiye edilmesi gerekir. Hukuken geçersiz sözleşmeden kaynaklanan bu nitelikteki bir uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme kurallarına göre çözümlenip tasfiye edilebilmesi için öncelikle sebepsiz zenginleşmenin kapsamını tespitteki ilke ve esasların açıklanmasında yarar görülmüştür....

    Maddesinde ön ödemeli devre tatil sözleşmelerinde teslim gerçekleşemeden tüketicinin sözleşmeden dönme hakkı olduğu hüküm altına alındığı, doktrinde yer alan yerleşik görüşe göre teslim gerçekleşmeden tüketici tarafından kullanılan bu hak cayma hakkı niteliğinde olup, bu durumda sözleşmeden dönüldüğü takdirde sözleşme bedelinin %2 sine kadar tazminat talep edileceği belirtildiği, bu sebepten dolayı davacı tarafa yükletilebilecek tazminat taleplerini saklı tuttuklarını, Davacı tarafa bu süreçte eksiksiz şekilde konaklama imkanı sunduklarını, bu konaklamanın konaklanılan yere müzekkere yazılması sonucunda kolayca tespit edilebileceğini, bu durumda da davacının bedel iadesi talebinin hakkaniyete aykırı nitelikte ise de, mahkemenin değerlendirmesi sonucunda, davacının konakladığı dönemler ve bu dönemlerde şirketin konaklama bedelleri tespit edilmeli ve sözleşme bedelinden indirilmeli, davacının sebepsiz zenginleşmesi hakkaniyete ve dürüstlük ilkesine aykırı bir niteliğe gireceği, Davacının...

    Bu durumda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme kurallarına uygun çözümlenmesi ve tasfiye edilmesi gerekir. Hukuken geçersiz sözleşmeden kaynaklanan bu nitelikteki bir uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme kurallarına göre çözümlenip tasfiye edilebilmesi için öncelikle sebepsiz zenginleşmenin kapsamını tespitteki ilke ve esasların açıklanmasında yarar görülmüştür. . Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğü bulunduğunu ifade eder. Bilindiği gibi ülkemizde yaşanan enflasyon uzun yıllar boyu ... oranlarda seyretmiş ve paramızın değeri (alım gücü) de bununla ters orantılı olarak devamlı düşmüştür....

      Hukuk Dairesi'nin iş bölümüne ilişkin listenin (20) nolu bendinde yazılı olan "Kararı veren mahkemenin sıfatına, nitelendirmesine ve sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, geçersiz sözleşmeden kaynaklanan (sebepsiz zenginleşmeden) (TBK m. 77 ila 82) davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar,," kısmındaki dava ve işlere ilişkin olduğu anlaşıldığından iş bölümü itibariyle işbu kararla ilgili istinaf kanun yoluna başvurusunu incelemek görevinin dairemize ait olmayıp 4. Hukuk Dairesi'ne ait olması nedeniyle, HMK'nın 352/1- a bendi gereğince dairemizin görevsizliğine, dosyanın görevli Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'ne (Aidiyetine) gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- HMK'nın 352/1- a maddesi gereğince KAYSERİ 8....

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Zamanaşımı itirazlarının haklı olduğunu, ibraz edilmemiş çek kambiyo senedi olma özelliğini kaybettiğini, hamilin kambiyo senetlerinden kaynaklanan haklarının sona erdiğini, bu durumda sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan haklar kullanılırken, yani sebepsiz zenginleşme davalarında zamanaşımı süresinin, çekten kaynaklanan 3 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 1 yıl olarak hesaplanmasının hukuka aykırı olduğunu, çek ibraz edilmemekle kambiyo senedi özelliğini kaybetmekle artık kambiyo senedi zamanaşımı süresinden faydalanılmasının mümkün olmadığını, dava konusu sebepsiz zenginleşme davasında zamanaşımı süresinin çekin ibraz süresinin dolduğu tarihten başlaması gerektiğini, TTK'nın 732....

      zenginleşmenin koşulları oluşmadığı anlaşılmıştır.Bu nedenle mahkemece sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.Buna yönelik davalı vekilinin istinaf istemi yerindedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat Tespiti ve Sebepsiz Zenginleşme Tazminatı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı vekili; davalı adına kayıtlı bulunan 317 parsel üzerindeki ağaçların vekil edeni tarafından dikilip yetiştirildiğinin, büyütüldüğünün ve bakım giderlerinin tespiti ile tespit edilecek ağaç değerlerinin ve bakım giderlerinin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği tazminini talep etmiştir....

        Şti.’ne 27.04.1999 tarihinde sözleşmeden kaynaklanan haklarını devrettiğini, bu sözleşmeler çerçevesinde yükleniciye isabet edecek olan 6 nolu bağımsız bölümü müvekkilinin satın aldığını, davalıların açtığı davalar sonunda sözleşmelerin geriye etkili feshi ile müvekkilinin adına tapuda tescilli bağımsız bölümün davalılar adına tesciline karar verildiğini, müvekkilinin dava dışı yükleniciler aleyhine bağımsız bölümün rayiç değerinin tahsili amacıyla başlattığı takibin kesinleştiğini, yüklenicilerin yaptığı kısmi imalat nedeniyle davalıların sebepsiz zenginleştiklerini, davalılara İİK’nın 89/1. maddesi anlamında haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davalıların bu ihbara haksız itiraz ettiklerini, icra müdürlüğünden İİK’nın 120. maddesi gereği dava açabilmek amacıyla yetki alındığını ileri sürerek, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre 237.250,00 TL’nin davalı arsa sahiplerinden temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için, borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Somut olayda; ipotek verdiği taşınmaz icra marifetiyle satıldığına göre; davacı taşınmazın ihale tarihi itibariyle gerçek değerini sebepsiz zenginleşme kurallarına göre davalı taraftan talep edebilecektir. Davacının gerçek zararı, ipotek verdiği taşınmazın ihale tarihi itibariyle gerçek değeridir. O halde Mahkemece; öncelikle dosyanın konusunda uzman bilirkişiye verilmesi, bilirkişiden ihale tarihi itibariyle gerçek zararın belirlenmesi konusunda taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

            UYAP Entegrasyonu