Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

dürüstlük ilkesiyle bağdaşmayacağı ve bu nedenle kâr payı alacağından sorumlu tutulmaları gerektiği gerekçesiyle davalılar ... ve ... aleyhine açılan davanın kısmen kabulüne ve kar payı alacağının bu davalılardan tahsiline karar verilmiştir....

    ın sözleşmesel sorumluluğu olduğunu ve borcu ödedikten sonra dosyanın kapatılması gerekmesine rağmen davalının alacağı temlik aldığını ileri sürerek temlikin geçersiz olduğunun tespiti ve icra takibinin iptali ile bakiye hak ediş alacağı ve kar payı alacağının tahsilini talep etmiştir. II. CEVAP Davalılar vekili cevap dilekçesinde; iptali istenen sözleşme, bono, icra takibi ve temlik işleminin tarafının davalı ... olduğunu, bu hukuki işlemlerle ilgili taleplerin davalı şirkete yöneltilemeyeceğini, icra takibi yapılmasının ikrah olarak kabul edilemeyeceğini, sözleşmede açıkça hisse devir bedelinin tamamen ödendiği ve bu bedelden ayrı olarak davacının davalı ...'a 1.000.000,00 Amerikan doları borcu olduğu hususuna yer verildiğini, yıllık kardan %15, hasta başına net kardan %50 hakediş uygulamasının 07.11.2006 tarihli sözleşmenin imzalanması ile ortadan kalktığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. III....

      ın bu sözleşmelerde sözleşme miktarları ile sınırlı müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak yer aldıkları, takip tarihi itibariyle bankanın alacağının kurumsal finansmandan kaynaklanan 4.945.451,72 TL asıl alacak, 38.871,25 TL gecikme tazminatı- kar payı olduğu, davacının gecikme tazminatı- kar payı olarak 335,18 TL talep ettiği göz önüne alınarak davacının bu kredi sözleşmesinden toplam 4.945,786,90 TL alacağı bulunduğu, bu miktar için yapılan itirazın yerinde olmadığı ve iptalinin gerektiği, kurumsal finansmandan kaynaklanan 10.956,52 USD asıl alacağının bulunduğu, bu miktar için yapılan itirazın yerinde olmadığı ve iptalinin gerektiği, kurumsal finansmandan kaynaklanan 272.781,50 Euro asıl alacak, 661,97 Euro gecikme tazminatı- kar payı olduğu, davacının gecikme tazminatı -kar payı olarak 33,98 Euro talep ettiği göz önüne alınarak davacının bu kredi sözleşmesinden toplam 272.815,48 Euro alacağı bulunduğu, bu miktar için yapılan itirazın yerinde olmadığı ve iptalinin gerektiği,...

        Bölge Adliye Mahkemesince; dava dilekçesinde istek kalemlerini açıkça belirterek, 170.194,70 TL kar payı ve 562.991,43 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 733.186,00 TL talep edildiği, bilirkişi raporunda; 266.922,92 TL asıl alacak, 443.376,94 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 710.299,86 TL alacak olduğu belirtildiği, mahkemece 170.194,70 TL kar payı 443.376,94 TL faiz alacağı olmak üzere 613.571,64 TL’nin tahsiline karar verildiği, dava dilekçesinde asıl alacak ve faiz alacağı açıkça gösterildiğine göre, bu istek kalemleri aşılarak karar verilemeyeceği, Mahkemece toplam istenilen miktarın değil, istek kalemlerinin ayrı ayrı gözetilerek karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğu, taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinde ödeme günü açıkça belirlendiğine göre o günün geçmesi ile temerrüdün oluşacağı, davalı kiracının temerrüde düştüğü dosya kapsamından açıkça anlaşıldığından yapılan ödemelerin öncelikle faize sayılması doğru olduğu, kira sözleşmesinde aylık % 10 faiz oranı kararlaştırıldığı...

          Davalı şirket ana sözleşmesinin 27. maddesinde safı kar tanımlanmış, 28. maddede kanuni yedek akça ayrıldıktan, kurumlar vergisi ile diğer mali mükellefiyetler düşüldükten ve birinci temettü payı ödendikten sonra kalan karın %10’unun yedek akçeye, ihtiyari yedek akçeye esas olan safı kar miktarının %3’ünün idare meclisi üyelerine ve %5’inin memur ve müstahdemlere ayrılacağı düzenlenmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda, davacının Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından atanan yönetim kurulu tarafından görevlendirilmiş teftiş elemanı olduğu, görevinin şirketleri teftiş edip yönetim kuruluna/başkanına rapor sunmak olduğu, çalışmasının şirkette ekonomik değer yaratmak, kazanç sağlamak, ortaklara kar ve kar payı sağlamak amacına yönelik olamayacağı değerlendirmesinin yapıldığı ve talep ettiği fark temettü alacağı alma hakkının olmadığı tespitinin yapıldığı anlaşılmıştır....

            bulunması gerektiğini, böyle bir hüküm bulunmadığında ise kar payı dağıtımı ile ilgili genel kurulda bu yönde bir karar alınması gerektiğini, genel kurulda bu şekilde bir karar alınmadığını, öncelikle ilgili genel kurul kararının iptali talep edilmesi gerektiğini ve ardından böyle bir dava açılması gerektiğini, ardından böyle bir davanın açılması gerektiğini, ancak müvekkili şirketin yetkilisinin tarafın beyanına göre ana sözleşmede kar payı dağıtımı ile ilgili bir hükmün bulunmadığını, genel kurul kararında bu yönde bir karar alınmadığını, müvekkili şirketin kar payı dağıtacak kar elde etmediğini ve genel kurulda kar payı ile ilgili bir karar almadığını, bu nedenlerle öncelikle davanın zamanaşımı yönüyle reddini, mahkememiz aksi kanaatte ise usulden reddini, bununda mümkün olmaması halinde esastan reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

              Dava, Adi Ortaklıktan kaynaklanan kar payı, katılım payı, alacak ve manevi zarar taleplerine ilişkindir....

              Dava, Adi Ortaklıktan kaynaklanan kar payı, katılım payı, alacak ve manevi zarar taleplerine ilişkindir....

              Taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin “kar payı” başlıklı bölümünde; gayri nakdi krediler nakde dönüşmesi halinde nakde dönüşen borca bu tarihten itibaren bankanın ortalama 1 yıl vadeli kurumsal finansman desteği şeklinde kullandırılan kredilere uyguladığı kar payı oranı üzerinden kar tahakkuk ettirileceği düzenlenmiştir. Davacı banka tarafından alacağa uygulanan kar payı %19,68 olup, davacı bankanın teminat mektuplarının nakde dönüştüğü dönemde kredilere uyguladığı en yüksek faiz oranlarının listesi dava dosyasına sunulmuş olup, 0-12 ay vadeli krediye uygulanan en yüksek kar payı oranının %32,40 olduğu tespit edilmiş olup, taleple bağlılık ilkesi gereği alacağa uygulanması gereken kar payı oranının %19,68 olduğu benimsenmiştir. 05.02.2016 tarihli …3855 nolu 135.000,00 TL bedelli teminat mektubu 19.04.2019 tarihinde tazmin olmuştur....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı, değer artış ve katılma alacağı Davacı-karşı davalı ... ile davalı -karşı davacı ... aralarındaki katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ...Aile Mahkemesinden verilen 05.01.2011gün ve 431/3 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargtay'ca incelenmesi davalı-karşı davacı Hamik Ekerer vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 05.07.2011 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden ... vekili Avukat ... ve karşı taraftan ... vekili Avukat ... geldiler....

                  UYAP Entegrasyonu