WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/01/2020 NUMARASI : 2017/552 ESAS - 2020/36 KARAR DAVA KONUSU : ALACAK - MANEVİ TAZMİNAT KARAR : Antalya 1....

Hukuk Dairesi’nce onanarak kesinleştiği, kesinleşen bu karara konu yargılama sırasında aldırılan bilirkişi raporu çerçevesinde müvekkilinin 18.108,30 TL bakiye tazminat alacağının ve 34.122,00 TL nakliyeden doğan tazminat alacağının ihtarname keşide edilmek suretiyle davalıdan tahsili talep edilmiş ise de, olumlu sonuç alınamadığını belirterek, toplam 52.230,30 TL tazminat tutarının 15/07/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ... Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ve kesinleşen kararın sadece 7.000,00 TL alacak yönünden kesin hüküm oluşturduğu gibi, yanlar arasında geçerli bir sözleşme de akdolunmadığını bildirerek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin onama ilamına konu olan taraflar arasıdaki alacak davasının yargılamasının yapıldığı ......

    Zira, bu iddia ve gerekçeler yasal dayanağı olmayan davayı kabul edilebilir hale getirmediği gibi, açılacak alacak ve tazminat davaları ile birlikte İİK nun 264/1 maddesine göre istenecek ve mahkemece kabul edilecek ihtiyati haciz kararı ile yukarda ileri sürülen muhtemel tehlikede ortadan kaldırılabilir. Her şeye rağmen İİK nun 277 ve devamı maddelerindeki koşullar aranmadan açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali ile ilgili davaların kabul edilmesinin bir sakıncası da; Alacak veya tazminat alacaklısı olduğu iddiasında olan davacının açmış olduğu asıl alacak veya tazminat davasını kaybetmesi, borçlu olduğu iddia edilen davalının aciz içinde olmaması, iptale konu mal ve hak haricinde alacağı karşılayacak alacak miktarından çok daha fazla mal veya hakkının bulunması halinde, iptale konu mal veya haklarla ilgili borçlu sayılan davalı ile 3. kişinin tasarruf haklarının kısıtlanması sonucu zarara uğrayacak olmalarıdır. Bu zararı kim karşılayacaktır?...

      Zira, bu iddia ve gerekçeler yasal dayanağı olmayan davayı kabul edilebilir hale getirmediği gibi, açılacak alacak ve tazminat davaları ile birlikte İİK’nun 264/1 maddesine göre istenecek ve mahkemece kabul edilecek ihtiyati haciz kararı ile yukarda ileri sürülen muhtemel tehlikede ortadan kaldırılabilir. Her şeye rağmen İİK’nun 277 ve devamı maddelerindeki koşullar aranmadan açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali ile ilgili davaların kabul edilmesinin bir sakıncası da; Alacak veya tazminat alacaklısı olduğu iddiasında olan davacının açmış olduğu asıl alacak veya tazminat davasını kaybetmesi, borçlu olduğu iddia edilen davalının aciz içinde olmaması, iptale konu mal ve hak haricinde alacağı karşılayacak alacak miktarından çok daha fazla mal veya hakkının bulunması halinde, iptale konu mal veya haklarla ilgili borçlu sayılan davalı ile 3. kişinin tasarruf haklarının kısıtlanması sonucu zarara uğrayacak olmalarıdır. Bu zararı kim karşılayacaktır?...

        Zira, bu iddia ve gerekçeler yasal dayanağı olmayan davayı kabul edilebilir hale getirmediği gibi, açılacak alacak ve tazminat davaları ile birlikte İİK’nun 264/1 maddesine göre istenecek ve mahkemece kabul edilecek ihtiyati haciz kararı ile yukarda ileri sürülen muhtemel tehlikede ortadan kaldırılabilir. Her şeye rağmen İİK’nun 277 ve devamı maddelerindeki koşullar aranmadan açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali ile ilgili davaların kabul edilmesinin bir sakıncası da; Alacak veya tazminat alacaklısı olduğu iddiasında olan davacının açmış olduğu asıl alacak veya tazminat davasını kaybetmesi, borçlu olduğu iddia edilen davalının aciz içinde olmaması, iptale konu mal ve hak haricinde alacağı karşılayacak alacak miktarından çok daha fazla mal veya hakkının bulunması halinde, iptale konu mal veya haklarla ilgili borçlu sayılan davalı ile 3. kişinin tasarruf haklarının kısıtlanması sonucu zarara uğrayacak olmalarıdır. Bu zararı kim karşılayacaktır?...

          A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle işgöremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı taraf, harca esas dava değerini 3.000,00 TL. göstermek suretiyle ve belirsiz alacak davası olarak açtığı davada, taleplerini ayrıştırmadan maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuş; sorumluluk ve maddi zararın kapsamının belirlenmesinden sonra, talep edilen manevi tazminat miktarlarını bildireceklerini dava dilekçesinde ifade etmiş; mahkeme tarafından verilen süre üzerine de 18.02.2016 tarihli "maddi tazminat yönünden bedel artırımı ve manevi tazminat talebinin bildirilmesi dilekçesinde" 14.473,68 TL. maddi tazminat ve toplam 15.000,00 TL. manevi tazminatın tahsilini istediklerini bildirmiş; daha sonra verdiği talep açıklama dilekçesiyle, ölen davacının mirasçısı olan herbir dahili davacı için 5.000,00 TL. manevi tazminat talep etmiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Alacak-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm menkul eşyalara ilişkin alacak ve haksız eyleme dayalı manevi tazminat istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 07.02.2011 (Pzt.)...

              İş Mahkemesinin 2005/759 Esasında kayıtlı dosyasında davacının davalı iş yerlerinde 10/10/1996 ile 05/08/2004 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığını, haksız olarak işten çıkarıldığını kendisine alacak ve tazminatlarının ödenmediğini bildirerek hizmet tespiti dosyası ile birleştirilerek yargılama yapılarak alacak ve tazminata karar verilmesini istemiştir. Dosya kapsamında ... 1. İş Mahkemesince ... 1. İş Mahkemesinin 2005/759 Esasında kayıtlı alacak ve tazminat dosyası bu hizmet tespiti dosyası ile birleştirilmiştir. Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 23/02/2012 tarih 2010/13231 E. - 2012/2270 K. sayılı kararında, Hizmet Tespiti ve Alacak - Tazminat davalarının ayrılmasına karar verildiği, ... 1. İş Mahkemesince yapılan yargılama sonunda alacak - tazminat davasının tefrikine karar verilerek ... 1. İş Mahkemesinin 2012/470 Esas numarasına kaydedilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur....

                Somut olayda, davacı vekilinin belirsiz alacak davasında maddi tazminat istemini 21/05/2014 tarihli talep artırım dilekçesiyle 165.000,00 TL olarak belirlediği, yargılamanın devamında 16/03/2016 tarihinde açılan ve süresi içerisinde zamanaşımı definin ileri sürüldüğü kısmi dava niteliğindeki davada ise 41.808,46 TL maddi tazminat isteminde bulunduğu, belirsiz alacak davasında talebin bir kez artırılabileceği; bu yönüyle birleşen davadaki talebin belirsiz alacak davasına dahil bir talep olarak değerlendirilemeyeceği, öte yandan davacının maluliyet durumunda değişen ve gelişen bir durumun da olmadığı gözetildiğinde 10 yıllık zamanaşımı süresinin iş kazası tarihinden işletilmesi gerektiği ve birleşen davanın açıldığı tarih itibariyle de bu sürenin dolduğu dikkate alınarak (Ankara 20.İş Mahkemesi‘nin 2016/188 Esas sayılı) birleşen dosyadaki talebin zamanaşımına uğraması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken bu davadaki talep yönünden yazılı şekilde kabule karar verilmesi hatalı olmuştur...

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 30/12/2021 NUMARASI : 2020/308 Esas-2021/745 Karar DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLLERİ : DAVANIN KONUSU : Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan Alacak-Manevi Tazminat KARAR TARİHİ : 05/04/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 05/04/2022 Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davacının alacak talebinin kısmen kabulüne, manevi tazminat talebinin reddine dair karar verilmiş, verilen bu karara süresi içinde taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize gönderilen dosyanın yapılan istinaf ön incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dosyanın; ilk derece mahkemesince yapılan yargılamasının sonunda davacının alacak davasının kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin reddine dair karar verilmiş, bu karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulmuş ancak davalı ......

                    UYAP Entegrasyonu