Somut olayda, davacıya 21.03.2007 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle geçici işgöremezlik ödeneği ödenip ödenmediği araştırılmadan %100 oranında sürekli iş göremez duruma geldiğini belirleyen rapor tarihini takip eden aybaşından itibaren sürekli işgöremezlik geliri bağlanması yönündeki Kurum işleminin yerinde olduğunun kabulü ile istemin reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur. Yapılacak iş; davacıya iş kazası nedeniyle geçici işgöremezlik ödeneği ödenip ödenmediğini Kurumdan sormak, ödenmediğinin tespit edilmesi halinde davacıya olay tarihinden itibaren sürekli işgöremezlik geliri bağlanması gerekir ise de taleple bağlı kalınarak 15.08.2007 tarihinden itibaren sürekli işgöremezlik geliri bağlanması gerektiğinin tespitine karar vermektir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
İş kazası sonucu sürekli işgöremezlik durumuna giren sigortalıya, Kurum tarafından bağlanan gelirler ile yapılan harcama ve ödemelerin rücuan tazminine yönelik davada İşverenin sorumluluğunun hukuksal dayanağı, 506 sayılı Yasanın 26/1. maddesi olup, "İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi veyahut suç sayılabilir bir hareketi sonucu olmuşsa,..." tazminle sorumluluğa olanak veren yasal düzenleme, kusura dayalı sorumluluk halini düzenlemektedir. Sigortalı veya hak sahiplerince işveren aleyhine açılan davalarda, iş kazasının gerçekleşmesinde işçi sağlığı ve iş güvenliği kurallarına aykırı kusurlu davranışı tespit edilmediği halde, tehlike sorumluluğu ilkesinden hareketle işverenin tazminle sorumlu kılınmış olmasının, 506 sayılı Yasanın 26. maddesine dayalı dava yönünden tazmin yükümlülüğü doğuran kesin hüküm olarak kabulüne olanak yoktur....
Davacı taraf, davaya konu kazadaki yaralanması nedeniyle maluliyete uğradığını iddia ederek tazminat isteminde bulunmuş; maluliyet (işgöremezlik) iddiasının, geçici mi yoksa kalıcı maluliyete mi ilişkin olduğu konusunda açık bir beyanda bulunmamıştır. Mahkeme ise, davacının geçici işgöremezlik zararı ile kalıcı işgöremezlik zararlarının her ikisinin de hesaba dahil edildiği, 17.04.2014 tarihli bilirkişi raporundaki miktarı hüküm altına almıştır. İhbar olunan ...'nın, SGK tarafından davacıya geçici işgöremezlik ödeneği ödendiği ve bu miktarın, kendisinden rücuen talep edildiği iddiası bulunmasına rağmen bu hususta herhangi bir araştırma yapılmamıştır....
Yargılama aşamasında davalı işveren vekilince, iş kazası sonucu sürekli iş göremez duruma giren sigortalının Kurumca belirlenen sürekli iş göremezlik derecesine itiraz edildiği, bunun üzerine yapılan araştırma sonucunda Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu’ndan sigortalının %26 oranında sürekli iş göremez olduğuna ilişkin rapor verildiği, bu rapora yapılan itiraz üzerine alınan Adlî Tıp Kurumu raporunda, sigortalının %10 oranında sürekli iş göremez olduğunun bildirildiği ve ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahi ABD. bilirkişi heyetince, sigortalının %19 oranında sürekli iş göremez olduğunun bildirildiği, Mahkemece, bu rapora itibar edilerek karar verildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi TÜRK MİLLETİ ADINA Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davacı ve davalı SGK vekillerince edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dava, iş kazası sonucu bedensel bütünlüğü zarara uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının davalı şirketten tahsili ile sürekli iş göremezlik derecesinin yeniden tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Bu yasal düzenleme gereğince düzenlenen Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 45. maddesinde sürekli iş göremezlik gelirinin iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya bağlanacağı bildirilmiştir. Sürekli işgöremezlik oranının tespitine ilişkin davanın asıl amacı, 506 ve 5510 sayılı Yasa gereğince sigortalıya sürekli işgöremezlik geliri bağlanmasının teminine yöneliktir. Diğer yandan sürekli işgöremezlik oranının tespiti işverenin dahi hak alanını ilgilendirir. Zira işveren kusurlu ve sigortalının sürekli işgöremezlik oranı en az %10 ise, kurum sigortalının sürekli işgöremezlik oranına göre bağladığı gelirin peşin değerini işverenden isteyebilecektir....
Bu durumda Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti'nce; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'na müzekkere yazılarak, davaya konu kazaya ilişkin olarak iş kazası yönünden araştırma yapılıp yapılmadığı ve olayın iş kazası olarak kabul edilip edilmediği; olayın iş kazası olarak kabulü suretiyle, davaya konu kaza sonucu davacıya gelir bağlanıp bağlanmadığı; gelir bağlanmış ise, rücuya tabi olup olmadığı; davacılara bağlanan rücuya tabi gelirin ilk peşin sermaye değerinin ne olduğu bu hususla ilgili rücu davası açılıp açılmadığının sorulması; alınacak cevapların değerlendirilerek 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesi hükmü gereği şartları var ise tazminattan düşülmesi suretiyle davacı tarafın talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, davalı vekilinin anılan yöne ilişkin itirazlarının reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni" Davacı, sürekli işgöremezlik oranının tespiti ile kaza tarihinden itibaren aylık bağlanmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dava, davacının sürekli işgöremezlik oranının tespiti ile iş kazası tarihinden itibaren sürekli işgöremezlik geliri bağlanmasına karar verilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacı sürekli iş göremezlik oranının %10,3 olduğunun ve davacıya iş kazası tarihi olan 05.03.2012 tarihinden itibaren sürekli iş göremezlik geliri bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/11/2019 NUMARASI : 2016/773 ESAS 2019/747 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat ( İş Kazası Sonucu İşgöremezlik Nedenli ) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olmakla, dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı nezdinde inşaat ustası olarak çalışırken 23/11/2007 tarihinde uğradığı iş kazası sonucunda %48,2 oranında maluliyet oluştuğunu, kaza nedeniyle maddi ve manevi olarak zarara uğradığını, kaza döneminde SGK kaydı olmaması nedeniyle iş göremezlik ödeneğinden faydalanamadığını, bu hususta hizmet tespiti davası açıldığını ve verilen kararın kesinleştiğini, kazadan işverenin sorumlu olduğunu ileri sürerek, maddi tazminat ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur....
ne ait işyerinde 12/09/2009 tarihinde geçirdiği kaza nedeniyle SS Yüksek Sağlık Kurulu'nun 10/05/2010 tarihli raporunda davacının iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik derecesinin %0 olduğu, Adli Tıp Kurumu 3. Adli İhtisas Kurulu'nun 19/06/2013 tarihli raporunda , davacının 12/09/2009 tarihinde maruz kaldığı iş kazası neticesi meydana geldiği bildirilen arızası maluliyete neden olacak düzeyde olmadığından maluliyet tayinine mahal olmadığının belirtildiği anlaşılmaktadır....