Somut olayda, önceki çalışma dönemlerinin davacının haklı sebeple feshi ile sona erdiği ve işverenin de bu çalışmalara karşılık kıdem tazminatı ödediği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davalı işverence iki farklı çek ile yapılan kıdem tazminatı ödemelerinin hak edilen dönem kıdem tazminatlarını tam olarak karşılayıp karşılamadığı tespit edilmeli, tam olarak karşılıyorsa önceki çalışma dönemlerinin tasfiye edildiği kabul edilmelidir. Yapılan ödemeler hak edilen kıdem tazminatı alacağını tam olarak karşılamıyorsa hizmet süreleri birleştirilmeli ve son ücrete göre kıdem tazminatı alacağı hesaplanmalı, yapılan önceki ödemeler yasal faizi ile birlikte mahsup edilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 01.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
E)Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Somut olayda, davacının 31/01/1994 tarihine kadar olan çalışması için “kıdem tazminatı makbuzu” başlıklı belge ile 34.311.065 eski Türk Lirası kıdem tazminatı aldığı tartışma dışıdır. Dosyada ayrıca, söz konusu bu miktarda kıdem tazminatına ek olarak 9.652.344 eski Türk Lirası ihbar tazminatı açısından da davacıya atfen imza içeren 31/01/1994 tarihli “ücret bordrosu” başlıklı belge mevcuttur....
İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir nedeni olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin Kanunun 24 ve 25. maddede yazılı olan nedenlere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve Kanunun 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih nedenine rağmen işçi ya da işverenin 26. maddede öngörülen hak düşürücü süre içinde fesih yoluna gitmemeleri halinde sonraki fesihlerde karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar. İhbar tazminatı iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olduğu için, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz....
Hükmün taraflarca temyizi üzerine Dairemizin 09.07.2009 tarih, 2008/6114 Esas, 2009/20325 Karar sayılı ilamı ile “tanıklar yeniden celp edilerek davacının devamsızlık yaptığı dönemde mazeret izni alıp almadığı araştırılarak feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığı belirlenip, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı isteklerinin değerlendirilmesi gerektiği” gerekçesi ile hüküm bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak deliller toplanmış ve feshin haksız olduğu sonucuna varılarak, “ kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne, fazla çalışma ücreti ve yıllık izin ücreti talepleri ile ilgili ilk hüküm kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı temyiz etmiştir....
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; başvurunun kabulü ile 99.759,82 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 6.693,62 TL geçici işgöremezlik tazminatı, 6.478,32 TL geçici bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 112.931,76 TL tazminatın 07/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, anılan karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince sigortalı araç sürücüsünün % 90 kusurlu olduğu gerekçesiyle davalının itirazının kısmen kabulüne, kararın kaldırılmasına, başvurunun kısmen kabulü ile 89.783,84 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 6.024,26 TL geçici işgöremezlik tazminatı olmak üzere toplam 95.808,10 TL tazminatın 07/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, geçici bakıcı gideri tazminatı ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
Kıdem tazminatı alacağına yürütülecek faizin başlangıç tarihi taraflar arasında çekişmelidir. İşçinin işe iade sonrasında başvurusuna rağmen işe başlatılmaması halinde, işe başlatılmayacağının sözlü ya da eylemli olarak açıklandığı tarihte veya bir aylık başlatma süresinin sonunda iş sözleşmesi işverence feshedilmiş sayılır. Bu fesih tarihine göre işverence ihbar ve kıdem tazminatı ödenmelidir. Hesaplamada dikkate alınacak ücret, işe başlatılmadığı tarihteki son ücret olup, kıdem tazminatı tavanı da aynı tarihe göre belirlenmelidir. Kıdem tazminatı için faiz başlangıcı, işçinin işe başlatmama yoluyla gerçekleşen fesih tarihi olmalıdır. Geçersiz sayılan fesih tarihinden faiz yürütülmesi doğru olmaz....
Mahkemece 12.08.2005 ve 10.06.2006 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmış, davacının ücret fark alacağının oluşmadığı kabul edilmiş, ancak ... 60. maddesinde düzenlenen cezai şart hükmünü kıdem tazminatı fark alacağına neden olduğu benimsenerek isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı 6.3.2007 günlü dilekçesi ile hizmet süresine uygun iş güvencesi tazminatı da dahil olmak üzere girdi-çıktılardan oluşan kıdem tazminatı fark alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Gerçekten işyerinde uygulanan ...’in 60 maddesinde düzenlenmiş olan iş güvencesi tazminatı dava dilekçesi ile talep edilmediği, bu konuda ek dava açılmadığı, ıslah yapılmadığı halde HUMK 74. maddesinde belirtilen istekle bağlılık kuralına aykırı şekilde kıdem tazminatı farkı olarak kabul edilmesi hatalıdır....
Mahkemece 12.08.2005 ve 10.06.2006 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmış, davacının ücret fark alacağının oluşmadığı kabul edilmiş, ancak ... 60. maddesinde düzenlenen cezai şart hükmünü kıdem tazminatı fark alacağına neden olduğu benimsenerek isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı 6.3.2007 günlü dilekçesi ile hizmet süresine uygun iş güvencesi tazminatı da dahil olmak üzere girdi-çıktılardan oluşan kıdem tazminatı fark alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Gerçekten işyerinde uygulanan ...’in 60 maddesinde düzenlenmiş olan iş güvencesi tazminatı dava dilekçesi ile talep edilmediği, bu konuda ek dava açılmadığı, ıslah yapılmadığı halde HUMK 74. maddesinde belirtilen istekle bağlılık kuralına aykırı şekilde kıdem tazminatı farkı olarak kabul edilmesi hatalıdır....
Mahkemece 12.08.2005 ve 10.06.2006 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmış, davacının ücret fark alacağının oluşmadığı kabul edilmiş, ancak ... 60. maddesinde düzenlenen cezai şart hükmünü kıdem tazminatı fark alacağına neden olduğu benimsenerek isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı 6.3.2007 günlü dilekçesi ile hizmet süresine uygun iş güvencesi tazminatı da dahil olmak üzere girdi-çıktılardan oluşan kıdem tazminatı fark alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Gerçekten işyerinde uygulanan ...’in 60 maddesinde düzenlenmiş olan iş güvencesi tazminatı dava dilekçesi ile talep edilmediği, bu konuda ek dava açılmadığı, ıslah yapılmadığı halde HUMK 74. maddesinde belirtilen istekle bağlılık kuralına aykırı şekilde kıdem tazminatı farkı olarak kabul edilmesi hatalıdır....
Mahkemece 12.08.2005 ve 10.06.2006 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmış, davacının ücret fark alacağının oluşmadığı kabul edilmiş, ancak ... 60. maddesinde düzenlenen cezai şart hükmünü kıdem tazminatı fark alacağına neden olduğu benimsenerek isteğin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı 6.3.2007 günlü dilekçesi ile hizmet süresine uygun iş güvencesi tazminatı da dahil olmak üzere girdi-çıktılardan oluşan kıdem tazminatı fark alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Gerçekten işyerinde uygulanan ...’in 60 maddesinde düzenlenmiş olan iş güvencesi tazminatı dava dilekçesi ile talep edilmediği, bu konuda ek dava açılmadığı, ıslah yapılmadığı halde HUMK 74. maddesinde belirtilen istekle bağlılık kuralına aykırı şekilde kıdem tazminatı farkı olarak kabul edilmesi hatalıdır....