Mahkemece davacının hak kazandığı kıdem tazminatı ve işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ve yıllık izin ücreti alacakları bilirkişi aracılığıyla veya res'en hesaplanıp ödeme savunması ile birlikte değerlendirilerek davacın hak kazandığı bakiye kıdem tazminatı, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının olup olmadığının belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 19.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İhbar tazminatı, iş sözleşmesini fesheden tarafın karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminat olması nedeniyle, iş sözleşmesini fesheden tarafın feshi haklı bir nedene dayansa dahi, ihbar tazminatına hak kazanması mümkün olmaz. İşçinin 1475 sayılı Yasanın 14 üncü maddesi hükümleri uyarınca emeklilik, muvazzaf askerlik, evlilik gibi nedenlerle iş sözleşmesini feshetmesi durumunda ihbar tazminatı talep hakkı bulunmamaktadır. Anılan fesihlerde işveren de ihbar tazminatı talep edemez. Somut uyuşmazlıkta iş sözleşmesini davacının emeklilik koşullarını tamamlaması nedeniyle feshettiği ve bu hususun Mahkemenin kabulünde olduğu anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklandığı üzere iş akdini emeklilik nedeni ile fesheden davacının ihbar tazminatını hak etmeyeceği anlaşıldığından ihbar tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/489 ESAS - 2022/492 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (İş Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : Davacı iddiası: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın işçisi davalı ile iş akdinin feshedilmesi ve işçilik alacaklarının ödenmesi hususunda ihtiyari arabuluculuk kurumuna başvurduğunu, tarafların işçilik alacaklarının (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, yıllık izin ücreti, prim, ikramiye, fazla mesai ücreti, UBGT, hafta tatili, AĞİ, yol parası, yemek parası, her türlü sosyal hak, ayrımcılık tazminatı, kötü niyet tazminatı, haksız fesih tazminatı, manevi tazminat, işe iade, işe iade olunmadığı takdirde boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatı, iş kazasından meslek hastalığından kaynaklı maddi-manevi ve diğer tazminat ödenmesi yönünden anlaştıklarını, anlaşma neticesinde davalı işçiye 39.787,08 TL net kıdem tazminatı 7.744,37 TL net ihbar tazminatı, 8.163,25 TL net ücret (fazla mesai/AGİ /yıllık izin ücreti dahil...
İşçinin önceki çalışmaları sebebiyle kıdem tazminatı ödenmişse, aynı dönem için iki defa kıdem tazminatı ödenemeyeceğinden tasfiye edilen dönemin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınması mümkün olmaz. Yine, istifa etmek suretiyle işyerinden ayrılan işçi kıdem tazminatına hak kazanmayacağından, istifa yoluyla sona eren önceki dönem çalışmaları kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmaz. Ancak aynı işverene ait bir ya da değişik işyerlerinde çalışılan süre için kıdem tazminatı ödenmemişse, bu süre aynı işverende geçen sonraki hizmet süresine eklenerek son ücret üzerinden kıdem tazminatı hesaplanmalıdır. Zamanaşımı definin ileri sürülmesi halinde önceki çalışma sonrasında ara verilen dönem on yılı aşmışsa önceki hizmet bakımından kıdem tazminatı hesaplanması mümkün olmaz. İşçinin iş sözleşmesi feshedilmediği halde çeşitli nedenlerle kıdem tazminatı adı altında yapılan ödemler avans niteliğinde sayılmalıdır....
Kıdem tazminatı tavanı ile ilgili bu düzenleme kamu düzeni ile ilgili olup resen gözetilmesi gerekmektedir.Somut olayda; karara esas alınan ek raporda, dosya kapsamına göre belirlenen kıdem tazimatına esas giydirilmiş ücretin kıdem tazminatı tavanını aştığından, fesih tarihinde geçerli olan 3.709,98 TL kıdem tazminatı tavanı üzerinden kıdem tazminatının hesaplanacağı isabetli olarak tespit edilmiş ise de, işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesi gereğince her yıl için 45 günlük ücret tutarında kıdem tazminatı ödenmesi gerektiğinden bahisle (3.709,98 TL/30 günx45 gün) formülü ile 1 yıl için hesaplanan 5.564,97 TL kıdem tazminatı tutarı kıdem tazminatı tavanını aşmıştır. 1475 sayılı Yasanın 14. maddesindeki emredici düzenleme karşısında, işçi lehine hesaplanacak yıllık kıdem tazminatı tutarı her halde kıdem tazminatı tavanını aşamayacağı halde fazlasını hesaplayan rapor esas alınarak verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....
Karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında ihbar tazminatı yönünden uyuşmazlık sözkonusudur. İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir sebebi olmaksızın ve usulüne uygun bildirim süreli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24. ve 25. madde yazılı olan sebeplere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve 4857 sayılı Kanun'un 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar süresi tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih sebebine rağmen işçi ya da işverenin 26. maddede öngörülen hak düşürücü süre içinde fesih yoluna gitmemeleri halinde sonraki fesihlerde karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar....
İhbar tazminatı, belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir sebep olmaksızın ve usulüne uygun bildirim öneli tanımadan fesheden tarafın, karşı tarafa ödemesi gereken bir tazminattır. Buna göre, öncelikle iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24 ve 25. maddelerinde yazılı olan sebeplere dayanmaksızın feshedilmiş olması ve 17. maddesinde belirtilen şekilde usulüne uygun olarak ihbar öneli tanınmamış olması halinde ihbar tazminatı ödenmelidir. Yine haklı fesih sebebi bulunmakla birlikte, işçi ya da işverenin 26. maddede öngörülen hak düşürücü süre geçtikten sonra fesih yoluna gitmeleri durumunda, karşı tarafa ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğar. Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının çalışması 2 dönem olarak kabul edilmiş, her iki dönem için de ayrı ayrı ihbar tazminatı hesaplanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve işlemiş faiz alacakları için yapılan icra takibine vaki haksız itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: A) Davacı isteminin özeti: Davacı vekili, davacının iş aktinin davalı tarafından haksız feshedildiğini, işçilik alacakları için yapılan icra takibine davalı tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve işlemiş faiz alacakları için yapılan icra takibine vaki haksız itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş ve davalı avukatınca da duruşma talep edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, işe başlatmama tazminatı, dört aylık boşta geçen süre ücreti, kıdem tazminatı farkı ve ihbar tazminatı farkı istemine ilişkindir....
Taraflar arasında işçiye ödenecek kıdem tazminatı miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut olayda, davacı, duruşmada alınan imzalı beyanında “2001 yılında emekli olurken işveren bana 6.600,00 TL nakit kıdem tazminatı ödedi. Ayrıca çalışmam devam ederken 2005 yılında tarafıma kıdem tazminatı olarak 6.000,00 TL ödendi. Ayrıca bundan dört yıl önce yani 2009 yılında yine çalışmam devam ederken 4.000,00 TL kıdem tazminatı ödendi. Yani işyerindeki çalışmalarım sırasında davalı işveren tarafından tarafıma toplam 16.600,00 TL kıdem tazminatı ödenmiştir.” demiş, davalı ise davacının, kendilerinde herhangi bir alacağının bulunmadığını savunmuştur. Davacının beyanları kendisini bağlayıcı niteliktedir. Dosyada da daha fazla ödeme yapıldığına dair belge bulunmamaktadır....