Şti’ne tasfiye memuru atanan Mali Müşavir ...'ın görevini kötüye kullandığını ve aynı zamanda şirket ortağı olan müvekkiline karşı hasmane bir tutum takındığını ileri sürerek tasfiye memuru Safiye Arkan'ın görevden azline ve yeni bir tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; tasfiye memurunun yasa gereği görevini yerine getirdiği, tasfiye halindeki şirketle ilgili olarak hukuk davalarının derdest bulunduğu, yine ortaklar arasında ceza davasının görüldüğü, tasfiye memurunun değiştirilmesini gerektirir bir durumun tespit edilemediği, tasfiye memurunun ücretinin ne şekilde ödeneceğinin yargı kararı ile belirlenmiş olduğu gerekçesiyle 10.07.2015 tarihli ek karar ile davanın reddine karar verilmiştir. Ek kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
Kararı, davalı tasfiye memuru temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı tasfiye memurunun tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı tasfiye memurunun bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 19/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İcra takibinin borçlusu, tasfiye halinde ...olup, tasfiye halindeki kooperatifi tasfiye memurları temsil edeceğinden icra takip dosyasından düzenlenen muhtıranın tasfiye memurlarına gönderilmesinde yasaya aykırılık yoktur. Öte yandan; tasfiye memurunun şahsi sorumluluğunu gerektirir bir durum olmadığından, tasfiye memurunun, borçlu kooperatif hakkında düzenlenen muhtıranın iptalini istemekte hukuki yararı da yoktur. Kaldı ki; şikayete konu muhtıra, tasfiye memurlarının sorumlu olmaları sonucunu da doğurmaz....
ın hükümlü olması nedeniyle şirketin yeniden ihyası talep edilmiş ise de, talebin esasen ihyasına karar verilen şirkete atanan tasfiye memurunun hükümlü (kısıtlı) olması sebebiyle tasfiye memurunun değiştirilmesine yönelik olduğu ve bu kararın ihya kararını veren mahkeme tarafından verilebileceği anlaşıldığından esasın bu şekilde kapatılmasına, dosyanın ....Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davaya bakma görevinin, davacı şirketin ihyasına karar veren ve tasfiye memurunun atandığı ....Asliye Ticaret Mahkemesine ait olduğuna, 2-Dava dosyasının ....Asliye Ticaret Mahkemesi'ne GÖNDERİLMESİNE, 3-Mahkememiz esasının gönderme kararı nedeniyle bu şekilde kapatılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/02/2023 Başkan ... E-İMZALI Üye ... E-İMZALI Üye ... E-İMZALI Katip ... E-İMZALI...
Somut olayda, öncelikle tasfiye memurunun Ticaret Sicil Memurluğu'na bildirdiği adresine davetiye tebliği, bu adreste tebligatın yapılamayarak iadesi halinde Tebligat Kanununun 35. maddesine göre davetiye tebliği gerekirken, doğrudan ve şirket adresine 35. maddeye göre tebligat yapılmak suretiyle işin esasına girilerek karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece usulüne uygun şekilde taraf teşkili oluşturulmaksızın davalı şirketi temsilen tasfiye memurunun yokluğunda karar verilmesi isabetsizdir. Bu nedenle tasfiye memurunun bu yöndeki temyiz itirazları yerinde görülerek kararın bozulması gerekmiştir. ...-Bozma neden ve şekline göre, davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı tasfiye memurunun sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı tasfiye memurunun temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 11/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DAVALI : HASIMSIZ DAVA : Tasfiye memurunun yetkilendirilmesi Talebi DAVA TARİHİ : 15/04/2023 KARAR TARİHİ : 18/04/2023 G. K.YAZILDIĞI TARİH : 18.04.2023 Mahkememizde görülmekte olan Tasfiye memurunun yetkilendirilmesi talepli açılan davanın dosya üzerinde yapılan incelemesi neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 1990 yılında kurulduğunu, 23/01/2023 tarihinde... Ticaret Sicil Müdürlüğünce davacı şirket hakkında resen silme işlemi yapıldığını, müvekkili şirketin faal olduğu, üzerine kayıtlı malvarlığı bulunduğu gerekçesiyle yapılan bu işleme karşı şirketin ihyası talebinde bulunulduğunu, ... 1....
Mahkemece, idda, savunma ve tüm dosya kapsamına göre,dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK'nın 547/2. maddesi ve Yargıtay 11.Hukuk Dairesi'nin 08/09/2014 tarih ve 2014/9842 - 2014/13350 E/K sayılı içtihatı gereğince, ticaret sicilinden terkin edilen şirketin tasfiye işlerinin tamamlanmadığı ve ek tasfiye işlemlerinin yapılması gerektiği hallerde ek tasfiye işlemlerinin yapılması için son tasfiye memurunun veya tasfiye memurlarından birinin yahut yeni bir tasfiye memurunun atanarak keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi gerektiği, sicilden terkin edilen şirketin davacı yönünden tasfiye işlemleri tamamlanmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı tasfiye memuru temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı tasfiye memuru vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Asliye Ticaret Mahkemesi kararının tescil ve ilan edilmediği, tasfiye memurunun göreve başlamadığı ve davacı tarafından dava dilekçesinde de belirtildiği üzere davacı şirketin resen terkin edilmek suretiyle tüzel kişiliğinin sona erdirildiğinden dava tarihinde davacı şirketin ve tasfiye memurunun aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı tasfiye memuru temyiz etmiştir. Dava, TTK geçici 7. maddesine göre terkin edilen şirketin ihyasına ilişkindir....
Şt'nin tasfiye memurluğundan istifa ettiğinin tespitine karar verildiği anlaşılmıştır. DAVACI TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf talebi ile; Ticaret Sicil Memurluğu'nun yetkili müdürününü söz konusu kararın Ticaret Sicili'nde tescilinin yapılabilmesi için tasfiye memurunun istifasını mersis sistemine giriş yaparak tescil edilebilmesi için Şirket Genel Kurulu'nca yeni tasfiye memurunun atanması gerektiğini, aksi takdirde Mersis sisteminde tasfiye memurluğunun son bulundurulamayacağını, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin dava ile ilgili olarak davalı taraf olan tasfiye halinde .......