Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tespit edilmiş olup, 6102 sayılı TTK 547. maddesinde "...tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklıların şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinden bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilir", şeklinde düzenleme gereğince, davacının tasfiye esnasında derdest olan dava dosyası nedeniyle bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu, bu nedenle davanın kabulüyle ------- Müdürlüğü'nün -------- ticaret sicil numarasına kayıtlı dava dışı tasfiye halinde ------ Şti 'nin, ------- esas sayılı dosyasındaki işlemler ile sınırlı olmak üzere ihyasına, tasfiye işlemlerini yerine getirmesi için, TTK'nın 547/2. maddesine göre, şirketin son tasfiye memuru ------- tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiş, davalı ......

    Diğer yönden şirketin ihyasına ilişkin kararda tasfiye memuru atandığına göre esasen şirket müdürünün yetkilerinin tasfiye memuruna geçmesi gerektiği, takibin bundan sonra tasfiye memuru tarafından yürütülmesinin yasal zorunluluk olduğu ve yapılacak tahsilatında tasfiye memuru tarafından şirket tasfiyesinde kullanılacağı ve bu yönde şirketin ihya edildiği anlaşılmakla yeniden ihyasının gerekmediği, hukuki yararın bulunmadığı, ihya şartlarının oluştuğunun somut delillerle ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın reddi gerekmiştir....

      İş Mahkemesi'ne açtığı derdest davadan ötürü şirketin ihyasını istemekte hukuki yararı bulunmakta olup, şirketin ihyasının gerektiği, ayrıca açılan davanın limited şirketin ihyası davası olup tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğundan vekalet ücreti ve yargılama giderinden davalı şirket tasfiye memurunun sorumludur. Bu nedenle ilk derece mahkemesince şirketin ihyasına, en son tasfiye memuru olan davalı ...'un tasfiye memuru olarak atanmasına ve davada davalı tasfiye memuru ...'un yargılama giderinden ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmasına yönelik ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygundur (Yargıtay 11.Hukuk Dairesi'nin 03/06/2014 tarihli 2014/7827 esas 2014/10350 karar sayılı emsal içtihadı)....

        TTK 547. maddesine göre "(1)Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, ------ bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemleri yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir" İhyası istenen Tasfiye Halinde --- tarihinde tasfiyesine karar verildiği ve tasfiyenin tamamlanarak şirketin son tescilinin ---- tarihinde yaptırıldığı ve sicil kaydının terkin olunduğu, davacının ise tasfiye memuru olduğu anlaşılmaktadır....

          Şti. ünvanlı şirketin sicildeki terkin kaydının şirket adına kayıtlı ... tescil plakalı araçların tasfiyesi ile sınırlı olmak üzere iptali, TTK 547. maddesi gereğince aynı ünvanla ticaret siciline tescili sureti ile ihyasına ve ek tasfiye işlemlerini yürütmek üzere TTK 547/2 maddesi gereğince şirketin son tasfiye memuru olan ...'in tasfiye memuru olarak atanmasına, davacı tasfiye memurunca şirket adına kayıtlı aracın devir ve satışı yapılmadan şirketin tasfiyesini gerçekleştirmesi nedeniyle davacı tasfiye memuru kusurlu olup davanın açılmasına kendisi sebebiyet verdiğinden dolayı yargılama giderlerinin davacı tasfiye memuru üzerinde bırakılmasına ve davacının şirketin son tasfiye memuru olması nedeni ile tasfiye memuru için takdiren ücret tayinine yer olmadığına ve davalı ... yasal hasım olduğundan ve davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden davalı aleyhine harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti tayinine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

            Şti. unvanlı şirketin işlemler sonuçlandırılıncaya kadar yeniden tescil edilmek suretiyle ihyasına karar verilmesini, gerekli işlemleri yapmaları için son tasfiye memurunun yahut yeni bir tasfiye memurunun görevlendirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP:Davalı ... Sicil Müdürlüğü cevap dilekçesinde özetle; ilgili şirketin 10/02/2017 tarihli genel kurulunda tasfiyeye girme kararı aldığını ve şirketin tasfiye memurluğuna ...'...

              Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasını ifade eder. Tasfiye işlemleri, bütün ortaklarca elbirliği ile yapılır. Tasfiye memuru atanması hususunda ortakların anlaşamaması halinde her ortak mahkemeden tasfiye memuru atanmasını talep edebilir. Adi ortaklığın tasfiyesinde, tasfiye işlemleri mahkeme aracılığıyla yapılır. Tasfiye işlemlerinin usulüne dair Yargıtay 3. HD’nin 2014/10535 Esas ve 2014/15088 Karar sayılı ilamında “Tasfiye işlemleri; hâkim tarafından öngörülecek üçer aylık (uyuşmazlığın mahiyetine göre süreler uzatılıp kısaltılabilir) dönemlerde tasfiye memuru tarafından 3 aşamada gerçekleştirilmelidir....

                M.32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket "tasfiye memuru"nda olduğunu, tasfiye memurları tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olmasının memurların sorumluluğunu gerektirdiğini, tasfiye memurlarının alacaklıların haklarını korumakla görevli olduklarını, Olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, şirketin kurucusu ve tasfiye memuru olan; tasfiye sürecinde açılan davaya rağmen şirketin ticaret sicilinden silinmesini talep eden tasfiye memurunun kusurundan dolayı Ticaret Sicili Müdürlüğünün sorumluluğu bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, müvekkili yönünden açılan davanın reddine, müvekkili müdürlük aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir....

                  TTK'nın 547/2. maddesinde "Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir." hükmüne yer verilmiş olup, ek tasfiyeye ilişkin prosedür emredici ve kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemece şirket hakkındaki derdest dava ile sınırlı olarak ihya ve ek tasfiye işlemlerinin yapılması için tasfiye memuru atanmasına dair verilen karar yerindedir....

                    Ek tasfiye kararı geçici bir tedbir kararı olup, ek tasfiye ile yeni bir hukuki durum meydana getirilmemekte, yapılması ihmal edilmiş tasfiye işlemini takiben şirketin yine sona erdirilmesi amaçlanmıştır. Tüm dosya kapsamında ,... Poliklinik ve Sağlık Hizmetleri Ticaret Limited Şirketin' nin tasfiye kapanışı yapıp sicilden kaydının silindiğinin 02/06/2015 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, ancak tasfiye öncesi şirket çalışanın kazasında ve SGK ca karşılanan ödemeden dolayı borç ihtilafının bulunduğu anlaşılmakla, adı geçen şirketin ek tasfiye için ihyasına ve tasfiye memuru olarak silinmeden önceki tasfiye memurunun atanmalarına karar vermek gerekmiştir. Davalı Ticaret Sicil Memurluğu davanın niteliği gereği davada yasal hasım olup, davacı yargılama gideri ve davacı vekalet ücretinden sorumlu tutulmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu