Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/05/2018 tarih 2017/919 E. 2018/664 K.sayılı ilamı ile ihya edilmiştir. 2- İhya edilen şirkete tasfiye memuru atanmadığı için Teb.K.35.md.’ye göre tebligat yapılmıştır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 547. maddesine göre “(1)Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden, bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar, şirketin yeniden tescilini isteyebilirler. (2)Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir.” Bu nedenle yeniden ihya ve tescil edilen şirkete tasfiye memuru atanması kanunun emredici hükmü gereğidir....
Asliye Ticaret Mahkemesinden talepte bulunduklarını, mahkemenin taleplerini yeni bir tasfiye memuru atanması için dava yolu ile karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle reddettiğini, ilk derece mahkemesi kararında her ne kadar ihya kararı veren mahkemenin ek karar ile farklı bir tasfiye memuru atanması gerektiğine karar vermiş ise de tasfiye memurunun atanmasının ihya kararını ve mahkemenin tasfiye memuru atanması şartı bulunmadığını, bu nedenle kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf isteminde bulunmuştur. HMK'nın 353.maddesine göre inceleme yapıldığından duruşma açılmamıştır. İstinaf incelemesi, 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi hükmü uyarınca, istinaf edenin sıfatı, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava, şirketin ihyasına karar verildiği halde ihya işlemlerini tamamlamayan tasfiye memurlarının değiştirilmesi istemine ilişkindir....
Ancak bu halde kooperatifin tasfiyesi gereken mal, hak ve alacağı var ise tasfiyenin sağlanması için tasfiye memuru atanması gerekeceğinden ... 86/2 maddesi uyarınca ilgili bakanlığın kooperatifleri denetim yetkisi de nazara alındığında davalı kooperatife tasfiye memuru atanmasına ilişkin davacı talebinin haklı nedene dayandığı mahkememizce kabul edilerek davalı kooperatifin yönetim kurulu üyelerine tasfiye memuru adayı olarak tebligat çıkarılmak suretiyle duruşmada beyanları alınmış neticede kooperatifin feshi talebinin reddi ile kendiliğinden dağılmış sayılan kooperatifin tasfiye işlemlerini yürütmek üzere duruşmada tasfiye memuru olarak görev yapmayı kabul eden 3 yönetim kurulu üyesinin tasfiye memuru olarak atanmasına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
nun tasfiye memurluğu görevinden el çektirilerek yeni bir tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini, yeni tasfiye memuru atanıncaya kadar tedbiren tasfiye işlemlerinin durdurulmasını, ve davalarının kabulünü talep etmiştir....
Davacı vekili 12.04.2022 tarihli dilekçesiyle; yasal mevzuat gereğini yapmayarak bu davanın açılmasına sebep olan davalıların tasfiye memuru olarak tayin edilmelerinin hukuka aykırı olduğunu, davalıların tasfiye memuru olarak görevlerini zamanında gereği gibi yapmadıkları için bu davanın açılmasına sebebiyet verdiklerini, 05.04.2022 tarihli ek karar ile davalıların ilgili kooperatife tasfiye memuru olarak atanmalarına itiraz ettiklerini, 05.04.2022 tarihli ek karardan dönülerek, resen seçilecek bir başka SMMM'nin tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekilinin ek karardan dönülmesi talebi üzerine Mahkemece 12.04.2022 tarihli ek karar ile davacı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir....
Davacı vekili tarafından tasfiye memuru olarak atanması talep edilen Av. ...'a usulüne uygun şekilde dava dilekçesi ve davanın kabulü halinde dava konusu şirkete tasfiye memuru atanmasını kabul edip etmediği hususunda meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş olup, ilgili 15.10.2020 tarihli dilekçesinde, dava konusu şirkete tasfiye memuru olarak atanmasını kabul ettiğini beyan etmiş ise de, şirket merkezinin Ankara'da bulunması nedeniyle bu talebe itibar edilmemiştir. Dava konusu şirket ortağı ve temsilcisi olan ...'in 2019 yılında vefat ettiği anlaşıldığından, mirasçıları olan ..., ... ve ...'e dava dilekçesi, duruşma günü ve davanın kabulü halinde dava konusu şirkete tasfiye memuru olarak atanacakları hususu meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş, mirasçılar vekili Av. ... tarafından UYAP üzerinden gönderilen 08.12.2020 tarihli dilekçe ile, ...'in İstanbul 18....
İnşaat Ltd.Şti'nin ihya davasını açmak ve söz konusu şirkete tasfiye memuru atanması için 2 haftalık kesin süre verildiğini, dava açıldıktan sonra söz konusu mahkeme bilgilerinin gelecek celseye kadar mahkememize bildirilmesinin istenmesine ve bir nolu ara karar gereği yerine getirildikten sonra da şirketin ihyası ile birlikte tasfiye memuru atanması durumunda söz konusu kişiye davaya ve yokluğunda yapılan usuli işlemler için süre verildiğini, davacı ...sigortalılığının tespitinin yapılabilmesi için ... Ltd.Şti 'nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalı ......
Terkin edilen şirketin yeniden tüzel kişilik kazanması için, yasal hasım konumundaki ticaret sicil memuru ile tasfiye memuru hasım gösterilerek işbu ihya davası doğru şekilde ikame edilmiştir. Yargılama devam ederken yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nın 643. maddesi yollamasıyla aynı Kanunun 547/2. maddesi uyarınca mahkemece, ihya (yeniden tescil) isteminin kabulüne karar verilmesi halinde, ek tasfiye işlemlerini yapması için son tasfiye memuru yahut memurlarının yahut da yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanıp, keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi hükme bağlanmıştır. Anılan hüküm, emredici nitelikte olup, kararın infazı için tasfiye memuru atanması, ihya kararın ticaret siciline tescil edilip, ilanı zorunludur. .../......
memuru atamasının mümkün olmasına rağmen genel kurulca atanan tasfiye memuru yerine Mahkemece tasfiye memuru atanamayacak olması karşısında tasfiye memuru görevlendirilmesi talebinin reddedilmesi gerektiği sonucuna varıldığından bu doğrultuda davanın kısmen kabulüne ilişkin olmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/235 Esas, 2019/961 Karar sayılı kararında “Geçici 7. maddeye göre ihya kararı verilen şirketin tasfiye haline gireceğine dair yasal bir düzenleme bulunmadığından tasfiye memuru atanmamıştır. Ancak ihyanın sonuç doğurabilmesi için kararın tescil ve ilanı uygun görülmüştür.” gerekçesi ile ihya kararı verilip tasfiye memuru atanmasa da ihya kararı veren mahkemeden her zaman tasfiye memuru atanması talep edilebileceğinden talep edene İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/235 Esas, 2019/961 Karar sayılı dosyasında tasfiye memuru atanması ve ihya kararının tescili için yetki verilmesi, tasfiye memuru atanıp ihya kararı tescil edildikten sonra tasfiye memuruna gerekçeli kararın tebliği ile temyiz ve cevap süreleri beklenildikten sonra karar temyiz edilir ise dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmesinden ibarettir....