Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davalarında davacı alacaklı tarafından kesin veya geçici aciz belgesinin ibraz edilmesi gerekir. Ancak 5411 sayılı Bankacılık Yasasının geçici 13-16.madde hükmüne göre davacı bankanın sermayesinin yarısından fazlasının kamu kurum ve kuruluşlarına ait olduğu ve açtığı tasarrufun iptali davasında aciz belgesi aranmayacağı belirgin olup biran için aciz belgesinin aranmasının düşünül- mesi halinde dahi icra dosyasında borçlunun haciz tatbik edilen taşınmaz hisseleri üzerinde bulunan ipotek miktarları, yapılan malvarlığı araştırmaları ve fiili haciz tutanağına göre davalı borçlunun aciz halinin mevcut olduğu kabul edilmelidir. Hal böyle olunca davalı borçlunun aciz halinin varlığı kabul edilerek davanın diğer şartlarının araştırılması gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi isabetli değildir....
Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı Hazine vekili, davalı borçlu ...... aleyhine ... takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı eşi .......’ya satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ... vekili ile davalı ... yetki itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın tapu iptali ve tescil olarak açıldığı ve bu nedenle taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı ....’nin ... vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen tasarrufun iptali istemine ilişkin davada İstanbul 40. Asliye Ticaret Mahkemesi ve İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Uyuşmazlık, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İstanbul 40. Asliye Ticaret mahkemesince; davanın 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4.maddesinde düzenlenen ticari işlerden olmayıp, İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 19....
Mahkemece, tasarrufun iptali davasının görülebilmesi için kesinleşmiş takibin olması gerektiği, borçlunun takibi itiraz ettiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı, vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında, kesinleşmiş bir takibin varlığı da gereklidir. Dosya içerisindeki bilgilerden, dava dayanığı takip dosyası ile ilgili olarak, borçlunun yaptığı itirazı nedeni ile takibin duruduğu ve . İcra Mahkemesinin 2012/244 Esas sayılı dosyasından itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, yapılacak iş, anılan davanın sonucunun bekletici mesele yapılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla) Tasarrufun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Gebze 3....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla) Tasarrufun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Gebze 3....
Somut olayda, davacı 3.kişi tarafından açılan istihkak davası üzerine, davalı alacaklı cevap dilekçesi ile karşılık dava açmış ise de mahkemece karşılık dava (tasarrufun iptali) yönünden görevsizlik kararı verilmiştir. İİK.nun 97/17.maddesinin açık hükmü karşısında, davalı alacaklı tarafından açılan karşılık tasarrufun iptali davasının esasına girilerek taraf delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, karşılık dava yönünden görevsizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak-tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istihkak davasının kabulüne, tasarrufun iptali davasının reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı karşı davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı (karşı davalı üçüncü kişi) vekili, İstanbul 2....
Mahkemece, 3. kişinin açtığı istihkak davasında istihkak iddiasının reddine karar verildiğinden bu durumda tasarrufun iptali davası konusuz kaldığından, davalı karşı davacı alacaklının söz konusu mahcuzlara ilişkin tasarrufun iptali davası açmasında artık hukuki yararı kalmadığı hususu gözden kaçırılarak yazılı şekilde tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı karşı davalı 3. kişi vekilinin temyiz itirazlarının reddine hükmün İİK'nun 96. maddesi gereği açılan istihkak davası yönünden ONANMASINA, yukarıda 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı karşı davalı 3. kişi vekilinin % 20 yerine % 40 tazminat verilmesi ve tasarrufun iptali davası yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün tazminat ve tasarrufun iptali davası yönünden BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
İstinafa konu kararın sıra cetvelindeki sıraya itiraza dair olup, mahkememizce yapılan incelemede, tasarrufun iptali davalarında verilen ihtiyati haciz kararının davanın kabul kararı ile birlikte kesinleştiği, kararın kesinleşmesine gerek olmadığı, kabul kararının 11/04/2017'de, davacının kabul kararının 29/06/2018 tarihinde karara çıkmış olduğu, açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesinin ihtiyati haczin kesin hacze dönüş tarihi olarak tasarrufun iptali davasında tam kabulle sonuçlanan karar tarihinin baz alındığı, verilen kararın kesinleşme tarihinin esas alınmadığı, şikayetçi tarafından açılmış tasarrufun iptali davasının 29/06/2018 tarihinde, şikayet olunanların açmış oldukları tasarrufun iptali davasının 11/04/2017 tarihinde karara çıkmış olması ve ihtiyati hacizlerinde bu tarihlerde kesin hacizlere dönmüş olması nedeniyle İcra Müdürlüğü'nce yapılan sıra cetvelinde hata bulunmadığı, açıklanan nedenlerle şikayetin reddine dair kararın doğru istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır...