Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tasarrufun iptali davalarında kural olarak, tasarrufun iptal edilebilmesi için borcun doğum tarihinin iptali istenilen tasarruf tarihinden önce olması gerekir. Yine İİK.nun 284. maddesine göre tasarrufun iptali davalarının tasarruf tarihinden itibaren 5 yıllık süre içinde açılması öngörülmüştür. Söz konusu süre hak düşürücü süre olup, mahkemece resen nazara alınması gerekir. Somut olayda dava ve tasarrufa konu edilen 34 HKL 66 plakalı araç 08.05.2001 tarihinde davalı ... adına,... plakalı araç 23.06.2006 tarihinde davalı ... adına,... plakalı araç ise 21.06.2005 tarihinde davalı ... adına tescil edilmiş, dava 01.08.2009 tarihinde açılmış, davacının alacağı boşanma kararı ile verilen nafaka alacağına ilişkin olup boşanma davası 10.10.2006 tarihinde açılmış, 13.02.2007 tarihinde ise karara bağlanmıştır....

    Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, dava 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, kamu alacağı veya kurum alacağı nedeniyle açılan tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için kamu alacağı borçlusuna tebliğ edilmiş olmasına karşın yasal süre içerisinde itiraz edilmemesi veya yaptığı itirazın vergi mahkemesince reddedilmesi üzerine kesinleşmiş ve ödenmemiş bir kurum veya kamu alacağının bulunmasının gerekmesine, somut olayda kamu alacağı borçlusu ...'...

      Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, dava İİK'nın 277. ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, alacağın tahsili amacı ile açılan tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için borçluya karşı cebri icra ../... -2- 2012/9269 2012/10465 takibi yapılmış olması ve yasal süre içerisinde itiraz edilmemesi veya yaptığı itirazın iptali üzerine kesinleşmiş ve ödenmemiş bir alacağın bulunmasının gerekmesine, somut olayda borçlu ...'...

        Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın dayanağı takipte alınmış bir aciz vesikasının ibraz edilmiş olmasına ve davalı ...’ın, kardeşi olan borçlu ...’ın alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması nedeniyle de tasarrufun iptali gerekeceğine (İİK. 280/II) ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı ...’ın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava önkoşulu olup mahkemece res'en araştırılmalıdır. Dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamaz. Somut olayda davacının alaca- ğının dayanağını teşkil eden bononun tanzim tarihi 20/08/2008 tarihi olup iptali istenen tasarruf 10/10/2007 tarihinde yapılmıştır....

          İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/32 esas sayılı dosyasında istihkak davası açıldığını, bu davaya verilen cevapta da işlemin muvazaalı olduğunun belirtilerek iptalinin istenildiğini, istihkak davasına karşı açılan tasarrufun iptali davasının süreye bağlı olmadığını ileri sürerek İİK'nin 97/17.maddesi uyarınca muvazaalı işlemin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı 3.kişi vekili, istihkak davasına karşı açılan tasarrufun iptali davasının cevap dilekçesi ile açılması gerektiğini, bağımsız açılan tasarrufun iptali davasının icra mahkemesinde görülemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece İİK'nin 97/17.maddesi uyarınca alacaklı tarafından açılan tasarrufun iptali davasının karşı dava olarak kabulünün mümkün olmadığı, müstakil bir dava olarak açılan tasarrufun iptali davalarında ise icra mahkemesinin görevli olmadığı, davaya genel mahkemede bakılması gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir....

            Müdürlüğü'nün 2007/8536 sayılı takip dosyasında hazırlanan bila tarihli sıra cetvelinde, müvekkilinin açtığı tasarrufun iptali davası nedeniyle davalıların ihtiyati haczinden daha önce ihtiyati hacizi işlendiği halde, şikayet olunanların açtığı tasarrufun iptali davasının ....04.2011 tarihinde kabul ile sonuçlandığından bahisle paylaştırmanın şikayet olunanların arasında garameten yapıldığı, müvekkiline pay ayrılmadığı, İİK'nın 100. maddesi gereği müvekkilinin de garameten paylaştırmaya dahil edilmesi gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan ... A.Ş. vekili, tasarrufun iptali davası sırasında verilen ihtiyati hacizlerin kendine özgü olup İİK'nın 100 ve 268. maddelerinde uygulanmaması gerektiğini sıra cetvelinin yasaya uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan ......

              Mahkemece, davalıların kardeş olduğu ve İİK'nun 278/3-1.maddesi gereğince yapılan tasarruf bağışlama niteliğinde olup iptali gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davasını elinde geçici veya kesin aciz belgesi bulunan alacaklı açabilir (İİK.m.277). Bu husus, dava şartı olup, hâkim görevi gereği doğrudan gözetmek zorundadır....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tasarrufun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul 7.Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul 11. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davalının davacıya olan borcunun ödenmemesi üzerine davacı tarafından başlatılan takipte haczi kabil mal bulunmaması ve borçlunun davaya konu taşınmazlarını diğer davalılara devrettiği iddiasına dayalı tasarrufun iptali davasıdır. Asliye Ticaret Mahkemesince, davanın İcra İflas Kanununa göre açılan tasarrufun iptali davası olduğu ve asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari ilişkiden kaynaklandığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Tasarrufun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi ile İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, davalının davacıya olan borcunun ödenmemesi üzerine davacı tarafından başlatılan takipte haczi kabil mal bulunmaması ve borçlunun davaya konu taşınmazlarını diğer davalılara devrettiği iddiasına dayalı tasarrufun iptali davasıdır. Asliye Ticaret Mahkemesince, davanın İcra İflas Kanununa göre açılan tasarrufun iptali davası olduğu ve asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari ilişkiden kaynaklandığını belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasında görülen tasarrufun iptali istemine ilişkin davada Gaziosmanpaşa 1.Asliye Hukuk Mahkemesi ve İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Uyuşmazlık, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Gaziosmanpaşa 1.Asliye Hukuk Mahkemesince,davacının şirket olduğu, takip konusu alacağın çeke dayalı olması nedeniyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi ise davanın İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali davası olduğu,ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda; uyuşmazlık İİK'nun 277.ve devamı maddesine göre tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu