Somut olayda, dava koşulları yönünden dosya incelendiğinde, davacının alacağının davalı borçlunun 2010- 2015 yılları arasında zimmetine geçirdiği paradan kaynaklandığı (haksız fiil 2010'da başlayıp 2015 yılına kadar devam etmiş), borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleştiği, alacağın ilama dayalı gerçek bir alacak olduğu, 28.02.2018 tarihli haciz tutanağının İİK'nun 105. maddesi kapsamında geçici aciz belgesi niteliğinde olduğu, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapıldığı, davanın süresinde açıldığı anlaşıldığından dava ön koşulları gerçekleşmiştir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, icra dosyası kapsamında (borçlunun iki taşınmazı ve iki aracı üzerine davacı tarafından haciz konulmuş ise de mevcut malvarlığının değeri ve üzerindeki davacının haczinden önceki haciz tutarları itibarıyla) 2.10.2012 ve 12.10.2012 tarihli haciz tutanaklarının İİK 105 anlamında geçici aciz belgesi niteliğinde bulunmasına, dava konusu tasarrufun İİK'nun 280/3-4 madde kapsamında ticari işletme devri niteliğinde olup, anılan maddedeki karine aksinin ispatlanamaması nedeniyle tasarrufun İİK 280/3-4 madde gereğince iptale tabi bulunmasına göre davalı ...Şti. vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalı ... Şti'den alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 1.260,58 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ......
Hukuk Dairesinin 03/05/2016 tarih, 2016/2431 E. ve 2016/5353 K. sayılı kararında da "... davacının davasını özellikle BK'nın 18.maddesine dayalı olarak açtığını bildirmesi ve dava açma hakkını muvazaa yönünde tercih etmiş olması karşısında mahkemece davanın BK.nun 18.maddesindeki (Yeni TBK'nın 19.maddesi) genel muvazaaya dayalı tapu iptal ve tescil istemi doğrultusunda değerlendirilmesi, iptal kararı verilmesi halinde İİK' nın 283/1 maddesinin kıyas yoluyla uygulanması, tarafların iddia, savunma ve delillerinin bu yönde incelenip sonuçlandırılması gerekir." şeklinde karar verilerek TBK'nın 19. maddesi uyarınca açılan muvazaa hukuksal olgusuna dayalı tasarrufun iptali davalarında İİK' nın 283/1 maddesinin kıyas yoluyla uygulanacağı kabul edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; davanın İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, İİK'nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amacın, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamak olduğu,davacının iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri ... yolu ile hakkını almak yetkisini elde edeceği, tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü...
Dava dilekçesindeki ileri sürülüşe göre dava BK 19 ve İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmıştır. Mahkemece de davanın hukuki nitelendirilmesi İİK 277 ve devamı olarak tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmiştir. İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davaların dinlenebilmesi için,davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalılar arasındaki tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3/2 maddesi delaltiyle 1086 sayılı HUMK'nun 427 nci ve devamı maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (İİK) 277 ve devamı maddeleri 3. Değerlendirme İİK 280/1 maddesi ile "malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği " hüküm altına alınmıştır. İlk Derece Mahkemesince davalı 3. kişilerin davalı borçlu ile davacı arasındaki anlaşmazlığı davanın dayanağı olan Düzce 2....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın kabulü ile Mersin ili, Erdemli ilçesi, Merkez mahallesi, 815 ada, 29 parseldeki 6.kat 11 no'lu bağımsız nolu taşınmazın davalı T5 tarafından diğer davalı T6 devrine ilişkin 10/07/2019 tarih 16121 yevmiye no'lu satış işlemine konu tasarrufun iptali ile davacıya Mersin 3. İcra Müdürlüğünün 2019/13183 sayılı dosyasına konu alacak ve ferilerinin tahsiline yönelik cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; dava dilekçesinde İİK 283/f.2 maddesine dayanılarak bedele yönelik olarak açılmış dava hakkında yerel mahkemece hükmün İİK 283/f.1'e dayanılarak kurulduğunu ve tasarruf konusu taşınmaz üzerinde taraflarına satış yetkisi verildiğinin görüldüğünü belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tasarrufun iptaline dayalı olarak açılan tazminat davasıdır....
Asliye Ticaret Mahkemesince ,talebin muvazaa temeline dayalı İİK 227 ve devamı maddelerine göre açılmış, İİK hükümlerine ve Türk Borçlar Kanunun 19.maddesi hükümlerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu,davanın ticari niteliği bulunmaması nedeniyle TTK'nun 5/3,HMK'nun 1,114 ve 20.maddeleri gereğince mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine, dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. İstanbul 19.Asliye Hukuk Mahkemesi ise ,davacı ve davalıların şirket olduğu,davacı ile davalı borçlu arasındaki alacağın ticari ilişkiden kaynaklandığı bu nedenle davaya Ticaret Mahkemesince bakılması gerektiğini belirtilerek karşı görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
de hukuki yararı bulunduğu, bu kararın esasen 2004 sayılı İİK madde 257 kapsamında ihtiyati haciz kararı olmayıp 2004 sayılı İİK 281/2 kapsamında tasarrufun iptali davalarına özgü ihtiyati haciz kararı olduğu ve infazının da sadece taşınmaz tescil kaydına devri önleyici kayıt konmak şeklinde yapıldığı, ihtiyati haciz kararı davalı tarafından kati hacze çevrilmek suretiyle davacının malvarlığının haczedilmesi gibi bir durumun da sözkonusu olmadığı, sadece tapu müdürlüğüne yazılan yazıyla tescil kaydına tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz uygulandığı ve bu nedenle de tedbir niteliğindeki ihtiyati haczin haksız olduğunun söylenemeyeceği kanaatine varılmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/85 ESAS (DERDEST DOSYA) DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali ile birlikte, İİK'nın 281.maddesi gereğince ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir....