Eğer dava ...277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış ise bu üç koşula ilaveten borçlu hakkında düzenlenmiş kat'i (İİK 143.madde)veya geçiçi aciz (İİK 105.madde)belgesinin bulunması da gereklidir. Aciz belgesinin varlığı sadece İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için önkoşul olup 6183 Sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için ibraz edilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Gerek 6183 Sayılı Yasanın 24 ve devamı, gerekse İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasının görülebilirlik koşullarından biri, mahkemece de belirlendiği gibi alacaklı tarafından borçlu aleyhine yapılan icra takibinin kesinleşmiş olmasıdır....
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri ve davalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için tasarrufun borcun doğum tarihinden sonra yapılmış olması gerekir. Somut olayda takibe konu bonoların tanzim tarihi 14.6.2002'dir. İptali istenen tasarruf ise 21.9.1998 tarihinde yapılmıştır. O halde borç tasarruftan sonra doğmuştur. Davacı vekili davalı borçlunun müvekkile vadesi gelmeyen 282.000. Dolar daha borcu olduğunu belirtmiş ise de 26.1.2004 tarihli delil listesinde tarafların ticari defterlerine delil olarak dayanmadığı gibi borcun senet tanzim tarihinden daha önce doğduğu yönünde de iddia ve delil bildirmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ...'nün alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı yedi taşınmazı 31.12.2012 tarihinde davalı ... 'na sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların İİK 277 ve BK'nin 19.maddesi gereğince iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı,davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, süresi içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup bu davalardaki amacın; borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı bazı tasarrufların geçersiz yada iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalması ve dolayısıyla o mal üzerinde cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaya yönelik olmasına, bu niteliği itibarıyla ticaret mahkemesinin görevi içinde sayılan ticari davalardan olmamasına göre, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 25,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna 22.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK m. 277 ve devamına mı yoksa TBK m.18 ve devamına mı dayandırıldığını açıklamak için 1 aylık kesin süre verdiğini, 08/05/2017 tarihli beyan dilekçesinde hukuki dayanağın TBK m.18 ve m.19 olduğunu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ifade ettiklerini, Yerel Mahkemenin de bunun üzerine 27/09/2017 tarihli celsesinde davalıların zamanaşımı itirazlarını reddettiğini ve davanın TBK m.19'a dayanılarak açıldığını kabul ettiğini, Muvazaa iddiasına dayalı istemlerde hak düşürücü süre aranmayacağını, TBK'nun 19. maddesine dayanılarak açılmış olan muvazaa nedenine dayalı davalarda aciz belgesi aranmayacağını, Esas yönelik olarak da, ilgili taşınmazların gerçek değerleri ile satış bedelleri arasında açık şekilde fark bulunduğunun 07.08.2018 tarihli bilirkişi incelemesi ile ortaya çıktığını, bir taşınmazın ipotekli olduğu bilinerek satın alınmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, muvazaayı açıkça ortaya koyduğunu, davalı T4'ın, 09/08/2016 tarihli cevap dilekçesinde taşınmazı ipotekli bir şekilde...
Davalılar vekili, tasarrufun iptali yönünden dava önşartlarının bulunmadığını, davanın tapu iptali ve tescil davası olarak değerlendirilmesi halinde Serik Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli ve yetkili olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, süresi içinde talep halinde dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, davacı talebinin İİK'nun 277 ve 278/2.maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, bu davaların TTK 4. ve 5.maddelerinde sayılan ticari davalardan olmadığı, eski BK'nun 18.maddesinde düzenlenen muvazaa temeline dayalı borçlunun 3.kişilerle danışıklı yaptığı işlemlerin İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince iptali işlemine ilişkin olup muvazaa temeline dayalı davaların ticaret mahkemesinin görev alanına girdiğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığından genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinin iş bu uyuşmazlığın çözümünde HMK'nun 1.ve 2.maddelerince görevli olduğu gerekçesiyle TTK 5/3 maddesi ile HMK'nin 1, 2, 20, 114/3, 115.maddeler gereğince dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar ..., Yatak ve Mobilya San. AŞ. ve ... San....
Mahkemece, davanın tacirler arasında mal satışından kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu gerekçesi ile davanın görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından ve yargılama giderlerine ilişkin olarak da .... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
Mahkemece, davanın tacirler arasında mal satışından kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu gerekçesi ile davanın görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından ve yargılama giderlerine ilişkin olarak da .... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....