Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davasının yargılaması neticesinde davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 13.07.2020 gün, 2018/5702 E- 2020/4741 K sayılı ilamında; “ ..... vergi borçlusu ... Tic....

    Mahkemece dava konusu taşınmazın borcun doğum tarihinden sonra 175.000,00 TL bedelle davalı 3.kişi şirkete satıldığı, borçlu ve 3.kişi şirket yönetim kurulu üyesinin aynı kişi olduğu, satışın muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tasarrufun iptaline ve taşınmazın davalı 3.kişi adına olan kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı borçlu vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı borçlu ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, 6183 sayılı Yasanın 31.maddesine dayalı açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

      Muvazaaya dayanan davalar ile tasarrufun iptali davaları için gerek HMK, gerek TBK, gerekse İİK'da görevli mahkemeye ilişkin özel bir düzenlemeye yer verilmediğinden genel hükümlere göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerekecektir. Yargıtay HGK'nun 10.02.2016 gün, 2014/17-2389 Esas ve 2016/129 Karar sayılı kararında "...tasarrufun iptali davasında ya da somut olayda olduğu gibi TBK’nın 19. maddesi gereğince ve İİK’nın kıyasen uygulanması istemli olarak açılan davalarda alacaklı ile borçlu taraflar arasındaki ticari nitelikteki alım satım ya da banka alacağını oluşturan ticari ya da genel kredi sözleşmeleri görevin belirlenmesinde dikkate alınamayacaktır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen tasarrufun iptali istemine ilişkin davada İstanbul 40. Asliye Ticaret Mahkemesi ve İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Uyuşmazlık, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İstanbul 40. Asliye Ticaret mahkemesince; davanın 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4.maddesinde düzenlenen ticari işlerden olmayıp, İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. İstanbul 19....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, TBK 19.maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları 6098 sayılı TBK 19'a ve İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılabilir. Somut olayda; davacı vekilinin, davalılar arasında yapılan tasarrufun muvazaalı yapıldığı iddiasıyle iptalini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda; muvazaalı olduğu iddia edilen takibin kasım 2015 tarihinde başlatıldığı, davanın 5 yıl içinde açıldığı, ön koşulların oluştuğu, davalı tarafından iptali istenen tabibe dayanak kambiyo senedinin dayanağının ispatlandığı, banka havalesinin açıklamasında borç ve ödünç yazdığı anlaşıldığından davanın reddine karar verildiği, verilen kararın davacı vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. ** Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur....

          Maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dava İİK'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, iptal davaları için yasada özel bir düzenleme öngörülmediğinden davanın HMK'nın 6. maddesi gereğince davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerekir. Aynı Kanun’un 7/1. maddesi gereğince de davalı birden fazla ise dava bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. İptal davaları ayni hakka değil kişisel hakka dayanan davalardan olduğundan davanın konusu taşınmaz bile olsa HMK'nın 12. maddesinin uygulanma imkanı yoktur....

          Dava İİK 277 ve devamına dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali davasıdır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak-tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı istihkak davasının ve tasarrufun iptali davasının reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı-karşılık davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi vekili, ... 2. İcra Müdürlüğünün 2011/3404 sayılı takip dosyasından davacıya ait 6 adet büyükbaş hayvanın haczedildiğini belirterek, İİK'nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Yargıtay kararında özetle; tasarrufun iptali davalarında alınacak harç ve taraflar lehine hükmedilecek vekalet ücretinin hesabında; icra takibine konulan alacağın asıl ve fer'ilerinin toplamı ile dava konusu edilen taşınmazın dava tarihindeki değerinden hangisi az ise o miktarın esas alınarak belirleme yapılması gereğine değinilmiş ve davalıların temyiz istemleri esastan reddedilerek hüküm davacı yararına bozulmuştur. Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra davanın kabulüne ve tasarrufun iptaline karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı Mediha’nın, borçlular . kardeşlerinin karısı ve davalı .. de borçlular. ve. kardeşlerinin oğlu olmasından dolayı borçluların amme alacağının bir kısmının veya tamamının tahsiline imkan bırakmamak maksadıyle hareket ettiğini bilmesi lazımgelen kimselerden olmaları nedeniyle tasarrufun iptali gerekeceğine (6183 s.K m. 30) ve Davanın 6183 s.K’nın 24 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olmasından dolayı Kanun’un   75. maddesine göre yapılan takip sonunda, borçlunun haczi caiz malı olmadığı veya bulunan malların satış bedeli borcunu karşılamadığı takdirde borçlu aciz halinde sayılmasının gerekmesine kaldı ki davacı Maliye Hazinesi yönünden aciz belgesinin aranmayacağının da yerleşmiş Yargıtay uygulaması haline gelmiş olmasına davacı alacağının miktarına, borçluya...

                  UYAP Entegrasyonu