HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava; İİK'nın 277 ve devamı maddeleri kapsamında nam-ı müstear iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında İİK 281/2. maddesine göre hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir.Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez. Tasarrufun iptali davalarında dava kabulle sonuçlandığı takdirde, alacaklı tarafından başlatılacak yeni bir icra takibi sözkonusu olmayıp İİK'nın 281/2. maddesi gereğince uygulanan ihtiyati haciz, tasarrufun iptali davasının kabulü ile kesin hacze dönüşür ve davacı alacaklı verilen ilamı icra dosyasına ibraz ederek cebri icra işlemine devam eder....
ya satılmış olup satış değeri ile raiç değeri arasında fahiş fark bulunduğundan bu tasarrufun İİK'nun 278/II.maddesi gereğince iptali gerekir. Keza, diğer davalı 3.kişiler ... ve ... ile borçlu arasında önceye dayalı ticari ilişki bulunduğu, bu ilişki nedeniyle davalı ...'ün ortağı bulunduğu şirket tarafından borçlu adına faturalar ve tahsilat makbuzları düzenlendiği, davalılardan ...'ün oğlu tarafından da borçlu aleyhin- de yapılan takipler bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu şekilde borçlu ile ticari ilişkisi bulunan davalı 3.kişilerin borçlunun alacaklılardan mal kaçırmak yada alacaklılarını ızrar kasdı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması nedeniyle de tasarrufların İİK'nun 280/1-2.maddeleri uyarınca iptali gerekir. Mahkemece bu yönler gözardı edilerek bu davalılar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir....
İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK'nın 277 md) bulunması gerekir.Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK'nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....
de gayrinakdi teminat mektupları ile yine gayrinakdi çek yaprakları garanti bedelleri depo talebi açısından davalı müteselsil kefil yönünden herhangi bir sorumluluk maddesine rastlanılamadığı ancak gayrinakdi teminat mektupları ve/veya çek yaprak garanti bedelleri takip sonrası tazmin ile nakde dönüşür ise tazmin tarihlerinden itibaren tazmin edilen (Bankaca nakden ödenen) tutarlar üzerinden işleyecek %48,00 faizi, %5 BSMV ile (banka talebi doğrultusunda) birlikte davalı asıl borçlu tarafından bankaya nakden ödenmesi, yukarıda bahsedilmiş olduğu gibi; TBK. 599....
Mahkemece, dava dayanağı takibin 18.05.2010 tarihinde başladığı, iptali istenilen tasarrufun ise bu tarihten önce 06.05.2009 tarihinde gerçekleştiğinden ve davalı ...'ın taşınmazı 26.05.2009 tarihinde dava dışı şahsa sattığından davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. ... ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı 3.kişi ...'ın, borçlu yeğeninin durumunu ve amacının bilebilecek kişilerden olması nedeniyle dava konusu tasarrufun İİK 280/1 maddeler gereğince iptale tabi bulunmasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-İİK.nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir....
Dava İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle gerektici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, 02.10.-05.10.2001 ve 04.02.2002 tarihli haciz tutanaklarının geçici aciz belgesi niteliğinde olup, 15.07.2004 tarihli kat'i aciz vesikasının iptal edilmemiş olmasına, taşınmazın tapudaki satış bedeli ile gerçek bedeli arasında fahiş fark bulunması nedeniyle İİK 278/2 maddesi, ticari işletmenin devri olması nedeniyle İİK 280/IV-son maddaleri gereğince tasarrufun iptal edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-İİK'nun 283/II maddesinde iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değer nispetinde üçüncü şahsın davacının alacağından fazla olmamak üzere nakden tazminatla sorumlu tutulacağı öngörülmüştür....
Maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık tasarrufun iptali koşullarının bulunup bulunmadığına ilişkindir. İİK'nın 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz veya iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da iyi niyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icra yolu ile hakkını alma yetkisi sağlar. (17. HD 14/06/2016, 2014/15719 E. 2016/7273 K.) İptal davası üçüncü kişinin elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere ilişkin olması halinde bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine mahkum edilir....
Dosya içerisinde yer alan nüfus kayıtlarına göre davalı ... ...’nun davalı borçlu ...’ın dayısı olduğu, davalı ...’in davalı borçlu ...’in durumunu bilen ve bilmesi gereken kişilerden olduğu, bu durumun Mahkemeninde bilgisi dahilinde olduğu, davalılar arasındaki tasarrufun iptale tabi olduğu anlaşılmaktadır. Dördüncü kişi konumunda olan davalı ... ve davalı ... yönünden ise tasarrufun iptali ancak kötü niyetli olduğunun kanıtlanmasına bağlıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R- Hükmüne uyulan bozma ilamında;” ... eldeki tasarrufun iptali davasında; dava dışı borçlu...ile dava dışı 3. kişi ... arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan mahkemece öncelikle dava dilekçesi ve duruşma gününün dava dışı borçlu...ve dava dışı 3. kişi ...’ya da tebliği ile bu şekilde taraf teşkilinin tamamlanması ve bu kişiler davaya dahil edildikten sonra davaya devam edilmesi haciz tutanakları ve borca itiraz davası da değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm isabetli görülmediği” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir....