WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili dava dilekçesinde, davalılardan ... İnş. Tic. ve San. Ltd. Şti.nin müvekkili idareye olan vergi borcu nedeniyle hakkında icra takibi yapıldığını, ancak borçlu şirketin kendisine ait taşınmazı amme alacağının tahsiline imkan bırakmamak amacıyla şirketin kurucusu ve ortağı Mehmet Güzel’in eşi olan diğer davalı ...’e sattığını öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılar, satış işleminde muvazaa bulunmadığını, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından, vekalet ücretine ilişkin olarak düzelterek onama istemiyle temyiz edilmiştir....

    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın tasarrufun iptali davası olması nedeniyle mahkemenin görevli olmasına, davalı ... ile ...'nin borçlunun amacını ve durumunu bilebilecek kişilerden olması, hisse devrinin ticari işletme devri niteliğinde olması nedeniyle dava konusu tasarrufların İİK 280.madde gereğince iptale tabi bulunmasına göre, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 4.556,19 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ...'den alınmasına 7.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına davanın İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davanın İİK'nun 284.maddesinde öngörülen 5 yıllık hakdüşürücü süre geçirildikten sonra açılmış olmasına, davacının TBK'nun 19.maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptal davası açma hakkı bulunmasına göre davacı ... vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 4,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 12/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Yapı Kooperatifi 890 ada 6 parselde bulunan kooperatif hissesinin davalı ...adına olan kaydının iptali ile yeniden davalı eş ... adına kaydına karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı... vekili ile davalı ... taraflarından temyiz edilmiştir Temyize konu dava, Borçlar Kanununun 18.maddesi uyarınca açılmış şahsi hakka dayalı muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Muvazaa, irade ile beyan arasında kasten yaratılan aykırılık olarak tanımlanabilir. Böyle bir iddia karşısında, aslolan tarafların akitteki gerçek ve müşterek amaçlarının saptanmasıdır. Davacı, şahsi hakkına dayanarak ileride açabileceği mal rejiminin tasfiyesi ile hak edebileceği alacağının tahsilini sağlamak amacıyla eldeki davayı açmış, tapu kaydının iptali ile davalı eş adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davacının böyle bir davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerekir....

          BK'nun 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında İİK'nın 277. vd. maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi şartı aranmaz. Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. BK'nın 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaa davasında, asıl amaç borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tesbit ettirmek ve bu suretle borçludan olan alacağın tahsilini sağlamaktır. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler....

          in takibine konu bonoların,....... sayılı dosyası ile tasarrufun iptali davasına konu edilmiş taşınmaz satışları nedeniyle verildikleri anlaşılmıştır. Asıl davada davacı ... ......'nin davalı ... ve dava dışı borçlu aleyhine açtığı bu davanın sonucu eldeki bonoların akıbetini etkileyeceğinden bahsi geçen tasarrufun iptali davasının sonucunun işbu davalar bakımından bekletici mesele yapılması gerekir. Her ne kadar asıl davada davalı ...'e sıra cetvelinde pay ayrılmamış ise de; davalı ...'e karşı açılmış tasarrufun iptali davasının kabulü halinde, bu davalıya bedelden pay düşeceği hususu dikkate alındığında alacaklı ...'e husumet yöneltilmesinde hukuki yarar bulunduğundan, asıl ve birleşen her iki dava yönünden de tasarrufun iptali davasının sonucu beklenerek, eldeki sıra cetveline itiraz davalarının bu davanın sonucuna göre değerlendirilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı ...'nın 1990 yılında evlendiklerini, 11.5.2009 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıklarını, davalının evlilik birliği içinde edinilen taşınmazı mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak 5.9.2005 tarihinde annesi .... adına tescil ettirdiğini, bu sebeple taşınmazın tasfiyede dikkate alınmasını, katılma alacağına hükmedilmesini, tapu kaydının muvazaa nedeniyle iptali ile tapunun eski hale getirilmesini talep etmiştir....

              Her iki icra dosyasındaki borcun doğum tarihlerinin farklı olduğu, davaya konu taşınmazların tasarruf tarihleri dikkate alındığında, Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin 2019/8431 esas sayılı icra takip dosyasında, tasarrufların borcun doğum tarihinden önce yapılması nedeniyle tasarrufun iptali davasının ön koşul yönünden gerçekleşmediği anlaşıldığından bu talebin ön koşul yokluğundan reddine, yine TBK 19. Maddeye göre açılan terdiden muvazaa davasının ise, davaya konu taşınmazların tüketici kredisinin sözleşme tarihi olan 15/03/2019 tarihinden önce devredilmesi nedeniyle davacının sözleşme tarihi itibariyle davalı borçlu T4'da bir alacağı bulunmadığı, TBK 19. maddeye dayalı muvazaa iddiasının ispatlanamadığı anlaşıldığından bu icra takibi bakımından muvazaaya dayalı iptal talebinin de esastan reddine karar verilmiştir....

              Somut olayda; davacı tarafça İİK'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptaline ilişkin şartların olayda gerçekleştiği hususunun ileri sürülerek taraflar arasında yapılan tasarrufun öncelikle İİK.'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince iptali ile cebri icra yetkisi verilmesine, bu talepleri yerinde görülmez ise tasarrufun TBK.'nın 19. Maddesine göre iptalini karar verilmesi talep edilmektedir. Davacı tarafça terditli olarak TBK.'nın 19. Maddesine göre tasarrufun iptali talebinde bulunulduğundan öncelikle ilk talep olan İİK.'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası ile ilgili değerlendirmenin yapılması gerekmektedir. İİK.'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile ilgili olarak dairemizin görevi yoktur. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Germencik Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/01/2013 NUMARASI : 2008/340-2013/59 Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı Banka vekili, davalı borçlu Musa aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı Ümit’e onun da davalı Ayser’e satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı Musa ve Ümit vekili ile davalı Ayser davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, aciz belgesi sunulmadığı ve akrabalığın muvazaayı göstermeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava BK 18. (TBK 19.) maddesine dayalı muvazaa nedeniyle iptal istemine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu