Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve 6183 sayılı Yasa’nın 30.maddesine göre de kamu alacaklarının bir kısmını veya tamamının tahsiline olanak bırakmamak amacı ile borçlu tarafından bir taraflı tasarruflar ile borçlunun maksadını bilen veya bilmesi gereken kimseler ile yaptığı tasarruflar tarihleri ne olarsa olusun geçersiz olacağından ve kamu borç miktarı dikkate alındığında teminat olarak gösterilen aracın alacağı karşılamasının imkansız bulunmasına göre davalılar vekilinin tüm davacı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-HMK’nun 297/2 maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir....

    nin pasif husumet ehliyeti bulunmadığı anlaşılmakla, bu davalı hakkındaki davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili ve davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Bu tür davaların görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında borçlular hakkındaki takibin kesinleşmiş olması gerekir. Somut olayda, dosya kapsamına göre davalı kamu borçlusu olduğu iddia edilen ... hakkında sadece ihtiyati haciz kararı alındığı, hakkında takip yapılmadığı ve dolayısı ile kesinleşmiş bir takip olmadığı anlaşılmaktadır....

      nin pasif husumet ehliyeti bulunmadığı anlaşılmakla, bu davalı hakkındaki davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dava 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Bu tür davaların görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında borçlular hakkındaki takibin kesinleşmiş olması gerekir. Somut olayda, dosya kapsamına göre davalı kamu borçlusu olduğu iddia edilen ... hakkında sadece ihtiyati haciz kararı alındığı, hakkında takip yapılmadığı ve dolayısı ile kesinleşmiş bir takip olmadığı anlaşılmaktadır....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre uyuşmazlık, 6183 sayılı Amme Alacaklarını Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371.maddeleri. 2. 6183 sayılı Amme Alacaklarını Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un 24 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali hükümleri. 3. Değerlendirme 1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay(Kapatılan) 17.Hukuk Dairesi’nin 21/03/2019 tarih, 2016/15033 Esas ve 2019/3350 Karar sayılı bozma ilamında; "uzman bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davalı borçlunun tasarruf tarihine kadar olan vergi borçlarının ferileriyle birlikte belirlenerek bu miktar üzerinden davacının alacak ve ferileriyle sınırlı olarak tasarrufun iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere tasarruf tarihine kadar doğan vergi borcu tespit edilmeden tasarrufun iptaline karar verilmesinin doğru olmadığı" belirtilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı İdare vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, Anılan yasanın 26.maddesinde İİK 284. maddesine paralel biçimde kamu alacağından dolayı açılan tasarrufun iptali davasının tasarrufun yapıldığı tarihten itibaren beş yıl içinde açılması gerektiğinin öngörüldüğü, dava açma süresi hakdüşürücü süre niteliğinde olduğundan mahkemece davanın süresinde açılıp açılmadığının res'en incelenmesi gerektiği, somut olayda dava dışı borçlu ile davalı ... arasındaki tasarruf 7.5.1998 tarihinde,davalı ... ile dava dışı 4.kişi arasındaki tasarrufun ise 27.6.2000 tarihinde...

              a satıldığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiş 26.3.2007 tarihli oturumda ve 18.5.2007 tarihli dilekçesi ile dava konusu vergi borcunun 9.11.2006 tarihinde ödendiğini bu nedenle davanın konusuz kaldığını, ancak davanın açılmasına sebebiyet veren davalıların vekalet ücreti ve yargılama giderleriyle sorumlu tutulmasını istemiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin iyiniyetli olduğuna, ... ... tarafından dolandırıldıklarını, bu konuda hazırlık dosyasının da derdest olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... tebligata rağmen savunma yapmamıştır. Mahkemece toplanan delillere göre dava konusu alacak yargılama sırasında ödenmiş olduğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

                Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, dava 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, kamu alacağı veya kurum alacağı nedeniyle açılan tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için iptale tabi tasarruf tarihinden önce vergiyi doğuran olayın ortaya çıkması ile oluşan bir kamu alacağının varlığının gerekmesine, somut olayda kamu alacağını doğuran olayın dönemine ilişkin olarak davacı tarafından dosyaya sunulan ödeme emirlerinde en eski vergi döneminin 2006 yılı Haziran ayı olmasına, tasarruf tarihine göre vergi borcunu doğuran olayın döneminin önceki tarih olduğunun davacı tarafından ispat edilememiş olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 492 sayılı harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca davacıdan harç alınmamasına 11.4.2012 tarihinde...

                  Dava 6183 sayılı AATUHK’nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Somut olayda dosya kapsamından; davalı ...’ın dava konusu vergi borcunun 2005 yılı Mayıs ayından 2010 yılı Kasım ayına kadar olan döneme ilişkin olduğu iptali istenen tasarrufun ise 06.10.2009 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır....

                    Davalı 6183 sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Yerel mahkeme kararının davacı vekiline 10.8.2009 tarihinde tebliğ edildiği temyiz dilekçesinin 15 günlük yasal süre geçirilerek 3.9.2009 tarihinde temyiz defterine kaydedildiği anlaşıldığından davacı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddi gerekmiştir. 2-506 sayılı yasanın 1.12.1993 gün ve 3917 sayılı Kanunla değişik 80/6.maddesi uyarınca kurum alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı yasanın uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde alacaklı sigorta müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesi görevli ve yetkilidir. Bu durumda mahkemece göre hususu re'sen dikkate alınarak iş mahkemesinde bakılmak üzere görev noktasında dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken davanın esastan incelenip sonuçlandırılması doğru görülmemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu