Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

e satışının 6183 sayılı Yasanın 27. maddesine göre bağışlama hükmünde olmasına ve iptale tabi bulunmasına göre davanın kabulüne, ... Mahallesi ... Caddesi Merkez ... " adresinde 367 ada 177 parsel 10/70 arsa paylı 2. Kat 3 nolu bağımsız bölümün 27.03.2014 tarih, 3127 yevmiye numaralı senet ile davalı ... ile davalı ... arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... ... vekilinin aşağıdaki bent haricindeki temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2-Dava 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali davası istemine ilişkindir....

    Mahkemece, taşınmazın satışı sırasında borçlu Şirket’in vergi borcunun bulunmadığı ve davalılar açısından davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Kanun’un mükerrer 35. maddesinde tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacakları, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu Kanun hükümlerine göre tahsil edileceği hükmü getirilmiştir. Davada tasarrufta bulunan Filiz aleyhine alınan ihtiyati haciz kararları dosyada mevcut ise de hakkında yapılan takip olup olmadığı ve kesinleşip kesinleşmediği üzerinde durulmamıştır....

      Tasarrufun iptaline ilişkin ön şartların mevcut olduğu kabul edildiğinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerinde yazılı, taşınmazların satış bedelleri ile mahkemece oluşturulacak bilirkişilerin verdiği rapora göre tasarruf tarihindeki gerçek değerleri arasında fark olup olmadığı, tasarrufun tarafları arasında akrabalık, arkadaşlık, ticari ilişki gibi borçlunun mal kaçırma kastını 3. kişinin bildiği ya da psamında iptal nedenleri irdelenerek bir karar verilmesi yerine eksik inceleme ile hüküm tesisi de isabetli değildir....

        Davacı vekilinin açıklamalarına göre icra takibinin sonuçsuz kalması nedeniyle borçlunun yaptığı tasarrufun iptali ile neticesinde alacağın tahsili istenilmektedir. Dava niteliği itibariyle 6183 S.K’nın 24 vd. maddelerine dayalı ve borçludan taşınmazı satın alan 3. kişinin malı elinden çıkarması sebebiyle bedele dönüştürülen tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davaları, borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötüniyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir....

          Dava, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 6183 Sayılı Kanunun 27. maddesinde, amme alacağını ödememiş borçlulardan müddetinde veya hapsen tazyikine rağmen mal beyanında bulunmayanlarla malı bulunmadığını bildiren veyahut beyan ettiği malların borcuna kifayetsizliği anlaşılanların; ödeme müddetinin başladığı tarihten geriye doğru iki yıl içinde veya ödeme müddetinin başlamasından sonra yaptıkları bağışlamalar ve ivazsız tasarrufların hükümsüz olduğunun, 28/I-2 maddesinde ise edimler arasındaki aşırı farkın bağışlama hükmünde sayılıp yapılan tasarrufun iptale tabi olduğunun öngörülmesine, 3....

            Dava,6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddesinden kaynaklanın tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere göre taşınmaz üzerindeki ipotek miktarları dikkate alındığında taşınmazın gerçek değeri ile tapudaki satış bedeli arasında önemli oransızlık olmamakla birlikte dava konusu taşınmaz üzerinde ipoteği bulunan ... Tekstil ortağı ...’nun aynı zamanda davalı ... Medya Yayıncılık Ticaret A.Ş. nin ortağı olması nedeni ile davalı üçüncü kişinin İİK’nun 280/1.maddesine göre borçlunun mali durumunu bilen veya bilmesi lazım gelen kişilerden olduğunun sabit bulunmasına göre karar sonuç itibari ile doğru olduğundan davalı ... Medya Yayıncılık Ticaret A.Ş....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı İdare vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; davanın 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, aynı yasanın 26 maddesinde 27, 28, 29 ve 30.maddelerde sözü geçen tasarrufların vukuu tarihinden beş yıl geçtikten sonra mezkur maddelere istinaden dava açılamayacağının hüküm altına alındığı,somut olayda, 16.10.2008 tarihinde kesinleşen Kadıköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/129 Esas-2006/644 Karar sayılı ilamının güçlü delil niteliğinde olduğu, iptali istenen dava konusu hisse devrinin Kadıköy 1.Noterliğinin 15.2.1999 tarih 4995 yevmiye nolu sözleşmesi ile yapıldığı, tasarrufun iptali davasının ise beş...

                Mahkemece, 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmasına rağmen, karar yerinde ilgili yasa maddeleri tartışılmadan, taşınmazların gerçek değeri ile tapuda yazılı satış bedelleri arasında fahiş fark bulunduğu, davalılar arasında akrabalık tespit edilemediği, davalıların bir kısmının komşu oldukları, ancak 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerindeki şartların oluşuğu şeklinde eksik gerekçeyle davanın hangi gerekçe ile kabul edildiği tartışılmadan karar verilmesi isabetli olmamakla birlikte tasarrufun iptali talep edilen İstanbul ili, ..., ... Mahallesi 819 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapuda gerçekleşen 22.10.2008 tarihli ve 16825 yevmiye numaralı satışında birden fazla davalıya satış yapılmasına rağmen yazılı şekilde infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesi de isabetli olmamıştır....

                  Mahkemece, taşınmazın satışı sırasında borçlu Şirket’in vergi borcunun bulunmadığı ve davalılar açısından davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava önkoşulu olup mahkemece res'en araştırılmalıdır. Dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamaz. Somut olayda mahkemece tasarrufun yapıldığı tarihte davalı Şirket’in borcunun bulunmadığı gerekçesi de eklenerek davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ...’nin takibine dayanak olan raporlar, davalı borçlunun 2005-2006 yılları arasında gerçekleştiği faaliyetlere ilişkindir....

                    Mahkemece, taşınmazın satışı sırasında borçlu Şirket’in vergi borcunun bulunmadığı ve davalılar açısından davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun’un 24 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava önkoşulu olup mahkemece res'en araştırılmalıdır. Dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamaz. Somut olayda mahkemece tasarrufun yapıldığı tarihte davalı Şirket’in borcunun bulunmadığı gerekçesi de eklenerek davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ...’nin takibine dayanak olan raporlar, davalı borçlunun 2005-2006 yılları arasında gerçekleştiği faaliyetlere ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu