Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, davalı ...’dan alacaklı olduğunu, davalı borçlu aleyhine icra takibi yapıldığını, takibin kesinleştiğini, davalı borçlunun adına kayıtlı malvarlığı bulunamadığını, adına kayıtlı gayrımenkuldeki hissesini kardeşi olan davalı ...’ya devredildiğinin tespit edildiğini,söz konusu tasarrufun mal kaçırma gayesi ile yapıldığını beyan ederek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline, karar verilmesi talep edilmiştir. Davalılar vekili davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulü ile ...'...

    tarafından açılan tasarrufun iptali davasının kabulüne karar verilmiş ise de verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Zira ön alım davası ile tasarrufun iptali davası arasında bir irtibat bulunmadığı gibi her iki davanın farklı yargılama usullerine tabi olmaları nedeniyle de birlikte görülebilme olanağı bulunmamaktadır. Bu nedenle ön alım davası ile tasarrufun iptali davasının tefrik edilerek her birisinin müstakil bir dava olarak incelenip karar verilmesi gerekirken birlikte incelenip karara bağlanmış olması doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davacılar ..., ... ve ... vekilleri ile davalı ...’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ile davalı ...'a geri verilmesine 1.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Celsede alınan beyanında ilgili taşınmazın muvazaalı bir şekilde kendisinin aldığını ikrar etmesini de dikkate alarak davanın TBK 19 maddesi gereği açılan muvazaaya dayalı iptali davası olarak nitelendirilip İİK 277. ve devamı maddeleri gereği açılan tasarrufun iptali davasında istenen aciz vesikası sunulması ara kararından vazgeçerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Eldeki davacı tasarrufun iptali davası olarak açılmış olması ve dosyada usulune uygun ıslah dilekçesi ile talebin TBK 19. maddesi gereği muvazaaya dayalı iptal davası olarak davanın görülmesi talebinin bulunmaması nedeniyle davaya tasarrufun iptali davası olarak bakılması gerekir. İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası olmasından dolayı bu tür davaları, elinde geçici (İİK.m.105) veya kat'i (İİK.m.143) aciz belgesi bulunan alacaklılar açabilmektedir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Tasarrufun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada ... 10. Asliye Hukuk Mahkemesi ile ... 5. Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, tasarrufun iptali davasıdır. Asliye Hukuk Mahkemesince, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari ilişkiden kaynaklandığını belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, davanın İcra İflas Kanununa göre açılan tasarrufun iptali davası olduğu ve asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Dava, İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

          Dava İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemecede belirlendiği gibi bu tür davaların dinlenebilmesi için iptali istenen tasarrufun, takip konusu borçtan sonra yapılmış olması gerekir. Somut olayda takip konusu borç 1.11.2007 tarihli Bankacılık Hizmetleri Kredi Kartı Sözleşmesinden doğduğundan borcun iptali istenen 9.1.2009 tarihli tasarruftan önce 1.11.2007 tarihinde doğduğu kabul edilerek diğer dava koşulları yönünden dosyanın incelenmesi, varlığı halinde dava ../... -2- 2015/274 2017/1748 konusu tasarrufun İİK’nun 278,279,280 maddeler gereğince iptale tabi olup olmadığı değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken borcun doğumunun 10.3.2010 hesap kat’i tarihi olarak kabulü isabetli görülmemiştir. Kabule göre de davanın önkoşul yokluğundan reddi halinde AAÜT’nin 7/2 maddesi gereğince maktu vakalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri de doğru görülmemiştir....

            Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı ...Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Tasarrufun iptali davalarında, davanın kabulü halinde alacak aciz belgesine bağlanmış ise bu miktar oranında, aksi durumda takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olarak tasarrufun iptali ile İİK'nun 283/1 maddesi gereğince bu miktar üzerinden haciz ve satış isteme yetkisi verilir....

              Mevcut dosyada tasarrufun iptali davası yargılaması sırasında alacak miktarınca taşınmaz üzerine konulan ihtiyati hacze ikame olmak üzere teminat mektubunun sunulması safahatında da teminat mektubu üzerinde icra müdürlüğünce haczin gerçekleştirilmesi birlikte değerlendirildiğinde tasarrufun iptali davası neticesi doğan hakkın şahsi ve nispi nitelikte olup, aynilik arz etmediği tasarrufun iptali davası neticesi verilen ilamında infazının İİK 194/1 maddesi öne sürülerek engellenmiş olması hukuken kabul edilemez. Tasarrufun iptali davasının alacaklı lehine sonuçlanması üzerine de taşınmazın satışı yerine alacaklının alacağını teminat mektubunu paraya çevirmek suretiyle tahsil etmesinin İİK. 283 maddesi hükmüne de uygun olacağı aşikardır....

              Asliye Hukuk Mahkemesi'nce taşınmazın tapu kaydına 10.03.2005 tarihinde ihtiyati haciz şerhi işlendiği, şikayet olunanın ihtiyati haczinin ise 04.05.2005 tarihli olduğu, İİK'nın 281/2. maddesi uyarınca uygulanan ihtiyati haczin, tasarrufun iptali davasının kabulü ile kesin hacze dönüştüğü,... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/75 E. sayılı tasarrufun iptali davasının ilk kabul kararının tarihinin 21.07.2008 tarihli olduğu, şikayet olunanın ihtiyati haczinin, kesin hacze dönüştüğü... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin tasarrufun iptali davasının ilk kabul kararı tarihinin 05.11.2009 tarihli olduğu,... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin dosyasının 07.07.2011 tarihinde kesinleştiği,... 4....

                Somut olayda; davacı tarafça İİK'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptaline ilişkin şartların olayda gerçekleştiği hususunun ileri sürülerek taraflar arasında yapılan tasarrufun öncelikle İİK.'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince iptali ile cebri icra yetkisi verilmesine, bu talepleri yerinde görülmez ise tasarrufun TBK.'nın 19. Maddesine göre iptalini karar verilmesi talep edilmektedir. Davacı tarafça terditli olarak TBK.'nın 19. Maddesine göre tasarrufun iptali talebinde bulunulduğundan öncelikle ilk talep olan İİK.'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası ile ilgili değerlendirmenin yapılması gerekmektedir. İİK.'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile ilgili olarak dairemizin görevi yoktur. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3....

                Mahkemece, haczin noter satışından sonra konulduğu, mülkiyetin satışla davacıya geçtiği gerekçesiyle davanın kabulü ile haczin kaldırılmlasına, karşı dava olarak açılan tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-k.davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. Karar başlığında davacı 3.kişi adının ... yerine ... yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde görülmekle bozma nedeni yapılmıştır. 1-Dava, 3.kişinin İİK'nin 96 vd maddelerine dayalı istihkak davası ile alacaklının İİK'nin 97/17.maddesi uyarınca karşı dava olarak açtığı tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Tasarrufun iptali davasının konusu İİK'nin 280.maddesinde "malvarlığı borçlarına yetmeyen borçlunun alacaklılarına zarar verme kasdıyla yaptığı tüm işlemler" olarak tanımlandığından, bu davalarda takip borçlusu yasal hasım konumundadır....

                  UYAP Entegrasyonu