Dava; terditli olarak açılan İİK'nın 277 ve devamı maddesi, mümkün olmaması halinde BK 19. Maddesi uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
farkı olarak tasarrufun iptali davalarında İİK 281/2 uyarınca verilecek ihtiyati hacizlerde teminat alma zorunluluğu bulunmayışı nazara alınarak teminatsız olarak tasarruf konusu Tokat ili Merkez ilçesi Pavyonlar mevkii Meydan Mah....
Eğer dava ...277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış ise bu üç koşula ilaveten borçlu hakkında düzenlenmiş kat'i (İİK 143.madde)veya geçiçi aciz (İİK 105.madde)belgesinin bulunması da gereklidir. Aciz belgesinin varlığı sadece İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için önkoşul olup 6183 Sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için ibraz edilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Gerek 6183 Sayılı Yasanın 24 ve devamı, gerekse İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasının görülebilirlik koşullarından biri, mahkemece de belirlendiği gibi alacaklı tarafından borçlu aleyhine yapılan icra takibinin kesinleşmiş olmasıdır....
Çünkü dava İİK 277 madde ve devamına göre açılmış tasarrufun iptali istemi davasıdır. Bu tür davalarda taşınmaz aynına ilişkin bir dava olmadığından tedbir istenemez. Ancak talebin ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Dava İİK 277 madde gereğince incelendiğinde; ihtiyati haciz kararı geçici bir tedbir niteliğinde olup, geçici bir süre için davacının haklarının koruma altına alınmasıdır. Burada davacının haklı olup olmadığına ihtiyati haciz kararı verilirken bakılmaz, haklı olup olmadığı ancak yargılama aşamasında açığa çıkacaktır. İİK'nın 281/2. maddesi "Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur....
Davalı borçlu ...vekili, davacı tarafından açılan tazminat davası derdest olduğundan henüz kesinleşmiş bir alacağı bulunmadığını, tasarrufun borçtan önce yapıldığını, davanın tasarrufun iptali istemine ilişkin olup dava koşullarının bulunmadığını, taşınmazların borç nedeniyle satıldığını ve kira ile anılan taşınmazları kullandıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... vekili, davanın tasarrufun iptali istemine ilişkin olup dava koşullarının bulunmadığını, satışların gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, fer'i müdahillerce açılan dava neticesinde feri müdahillerce 9.766.617,00 USD'nin ... dışındaki davalılara iade edilmesi halinde hisselerin iadesine karar verildiği, ancak feri müdahillerce açılan davanın devamı sırasında Kanal Altı A.Ş hisselerinin 3. kişilere devredildiği, bu sebeple bu hisselerin anılan kararda belirtildiği şekilde iade edilemediği ve bedel iadesi yükümlülüğünün de yerine getirilmediği, buna göre 9.766.617,00 USD'nin ... dışındaki davalılardan tahsiline ilişkin talebin kabul edilemeyeceği, İİK 277. ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davasında iptali istenen tasarruf konusunun el değiştirmesi durumunda yeni maliklerin davaya dahil edilip kötüniyetli oldukları ileri sürülmek suretiyle ilk tasarrufun ve daha sonraki tasarrufun iptalinin istenebileceği veya yeni malikler davaya dahil edilmeyecekse bu durumda davanın tasarruf bedeli üzerinden tazminat şeklinde görülmesinin zorunlu olduğu, somut olayda tasarrufun iptali...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28.06.2022 NUMARASI : 2020/357 ESAS - 2022/102 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı, TBK m.19 vd.) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili ile davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Davalı ...’in satın alınan yerdeki işletmede müdür olarak çalıştığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığına göre bu husus nazara alınarak adı geçen davalının davalı borçlu ... ’nın alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olup olmadığı değerlendirilmediği gibi (İİK. 280/I) yapılan tasarrufun 280/son maddesi kapsamında ticari işletme devri şeklinde gerçekleşip gerçekleşmediği de tartışılmamıştır. Hal böyle olunca açıklanan hususlar değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetli değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu açık olarak 26.2.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
sayılı icra dosyasındaki alacaklarımıza yeter derecede ihtiyati haciz kararı verilmesini, dava konusu taşınmaz davalıların uhdesinde ise, duruşma günü beklenmeksizin dosya üzerinde yapılacak inceleme ile İİK 281/2 maddesi uyarınca teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Dava, Borçlar Kanunun 19. maddesi gereğince görülen tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2022 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir....
arasında geminin devrine ilişkin ve muvazaalı olduğu ileri sürülen tasarrufun İİK’nin 283/1. maddesi uyarınca iptali ile gemi üzerine kanuni ipotek hakkı tesisi talep edilmektedir. İstanbul 51. Asliye Ticaret Mahkemesi gemi üzerinde kanuni ipotek hakkı tesisi ile ilişkin istemi tefrik ederek ayrı esasa kaydetmiş, tasarrufun iptaliyle ilgili olarak görevsizlik kararı vermiştir. Dava konusu görev uyuşmazlığı bu durumda İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılan tasarrufun iptali isteminden kaynaklanmaktadır. Tasarrufun iptali davalarının İİK’nin 281. maddesine göre basit yargılama usulü ile görülüp hükme bağlanmasına ve genel mahkemelerin görev alanı içinde olduğunun açıklanmasına göre davanın açılış tarihine göre asliye ticaret mahkemesinde görülüp karar bağlanması gerekir. Bu durumda uyuşmazlığın Kadıköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesince görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....