Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın öncülüğünde pazarlanan devre mülklerden birisinin diğer davalıdan satın aldığını ancak davalıların teslim ve devir yükümlüğünü yerine getirmediğini belirterek, ödediği bedel, ceza-i şart kullanım bedeli munzam zarar toplamı 100.000 YTL'den şimdilik 7000 YTL'nin sözleşme tarihinden avans faizi ile tahsiline karar verilmesi istemiştir. Davalılar, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının sözleşmeden döndüğünü talepleri olan ceza-i şart ve kullanım bedelinin ancak sözleşmenin devamı halinde istenebilecek talep olduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verdiği karar davacı tarafça temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki devre mülk satışına ilişkin sözleşmeden dönüldüğü taraflar ve mahkemenin de kabulündedir. Sözleşmenin feshi halinde BK 106-108 maddedisi gereğince davacı yaptığı ödemelerin istirdadını isteyebilir. Somut olayda davacının talepleri oranında dava dilekçesinin ikinci sayfasında belirtildiği üzere ödenen bedelin iadesi talebi de vardır....

    Faîz oranının sabit olarak belirlenmesi halinde, sözleşmede yer verilmek suretiyle, bir ya da birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması durumunda konut finansmanı kuruluşu tarafından tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilebilir. Erken ödeme ücreti gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve tüketici tarafından konut finansmanı kuruluşuna erken ödenen tutarın yüzde ikisini geçemez. Oranların değişken olarak belirlenmesi halinde tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilemez” hükmü yer almaktadır. Buna göre taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin faiz türüne göre, davacıdan kredi borcunun erken kapatılması halinde erken kapama ücretinin tahsilinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır....

      "İçtihat Metni" Dava, taraflar arasında akdedilen 14/01/2014 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile alacak talebine ilişkin olarak açılan davada Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Ankara 20....

        Bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan, cayma hakkı ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup, bu süre içinde sözleşme askıdadır. Davacının sözleşmeye uygun kullanımı bulunmadığına göre, bu durumda cayma hakkını kullanma süresi henüz başlamamış olup, davacının cayma hakkını kullanması mümkündür. Mahkemece sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesi ile senetlerin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle temyiz edilen kararın davacı yararına BOZULMASINA, 4.7.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Faiz oranının sabit olarak belirlenmesi halinde, sözleşmede yer verilmek suretiyle, bir ya da birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması durumunda konut finansmanı kuruluşu tarafından tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilebilir. Erken ödeme ücreti gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve tüketici tarafından konut finansmanı kuruluşuna erken ödenen tutarın yüzde ikisini geçemez. Oranların değişken olarak belirlenmesi halinde tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilemez” hükmü yer almaktadır. Buna göre taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin faiz türüne göre, davacının bir ya da birden çok ödemeyi vadesinden önce yapması nedeniyle erken ödeme ücretinin tahsilinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, herhangi bir yapılandırma işlemi olmaksızın 22.02.2010 tarihinde ve 01.04.2014 tarihinde yapılan toplam 13.500 TL lik erken ödeme nedeniyle davacıdan tahsil edilen 270 TL erken ödeme komisyonunun davacıya iadesine karar verilemez....

            tarihli raporda; davalının hali hazırda davalı kooperatifin ortağı olduğu, bunun davacı beyanı ve dosyadaki belgelerden anlaşıldığı, davacının icra takibi konusu ettiği alacağın, kooperatifin ana sözleşmesinin 61 maddesinin E bendinde yer olan ortağı erken konut teslimi sonrası ayrılmak istemesi halinde ayrılırken tüm ortaklara yansıtılması gereken müşterek giderler ile erken konut teslimi ile sağlayan faydanın karşılığı olarak ödemesi gereken kesin maliyet bedelinin %10'u oranında bir bedel olduğu, davalının kooperatiften erken teslim ile konutunu asla bile ortaklıktan ayrılmadığı, ayrılmak yönünde iradesi olmadıkça buna zorlanamayacağı ve kesin maliyet bedelinin %10'luk kısmının istenemeyeceği sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır. Davanın tamamen ıslah edilmiş olması nedeniyle HMK'nın 266 maddesine göre ek rapor alınmasına karar verildiği, dosyanın ek rapor için bilirkişi heyetine tevdi edildiği anlaşılmıştır....

              Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. YARGILAMA SÜRECİ: Dava konusu istem: İstanbul Büyükşehir Belediye Anadolu Yakası Park ve Bahçeler Müdürlüğünce ihalesi gerçekleştirilen ve davacı şirketin uhdesinde kalan … ihale kayıt numaralı "İstanbul Genelindeki Yeşil Alanlarda, Koru ve Kent Ormanları için Özel Güvenlik Hizmet Alım İşi" nedeniyle ödenen sözleşme damga vergisi ve ihale kararı damga vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme- şikayet başvurusunun zımnen reddi işleminin; damga vergisi üst sınırı aşılarak tahsil edilen 1.280.140,91-TL damga vergisi ile erken fesihten dolayı sözleşmenin ifa edilemeyen kısmına ilişkin fazladan ödenen damga vergisi tutarının ödeme tarihinden itibaren işleyecek gecikme faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......

                teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlıdır....

                Faiz oranının sabit olarak belirlenmesi halinde, sözleşmede yer verilmek suretiyle, bir ya da birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması durumunda konut finansmanı kuruluşu tarafından tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilebilir. Erken ödeme ücreti gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve tüketici tarafından konut finansmanı kuruluşuna erken ödenen tutarın yüzde ikisini geçemez. Oranların değişken olarak belirlenmesi halinde tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilemez” hükmü yer almaktadır. Buna göre taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin faiz türüne göre, davacının bir ya da birden çok ödemeyi vadesinden önce yapması nedeniyle erken ödeme ücretinin tahsilinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Hal böyle olunca, davacıdan tahsil edilen 4.085,80-TL erken ödeme komisyonunun davacıya iadesine karar verilemez. Mahkemece, bu yön gözetilmeksizin eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır ve bozmayı gerektirir....

                  Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, kredi borcu nedeniyle fazla ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir. Mahkemece alınan 19.08.2015 bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu