Somut olayda kamu kurumu niteliğinde olan davalıya husumet yöneltilerek kurumu belli doğrultuda tasarruf kesintisi, kurum katkısı ve nema alacağının ödenmesine ilişkin idari işlem tesis etmeye zorlayıcı hüküm kurulması amaçlandığına göre talebin idari nitelik taşıdığı kabul edilmelidir. Ayrıca tasarruf kesintilerinin ilgililerin iradeleri dışında, idarenin kamu gücü kullanılarak yapıldığı, konunun kamu hukuku alanına ilişkin olduğu gözetildiğinde; tasarruf kesintisi, kurum katkısı ve nemaların tahsili istemiyle, idareye karşı açılan davanın görüm ve çözümünde, idari yargı yerinin görevli olduğuna dair Uyuşmazlık Mahkemesi 06/12/2010 tarih ve 2010/186-256 E-K sayılı olarak kararı da dikkate alındığında bu tür bir uyuşmazlığın idari yargı yerinde görülmesi gerekir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.01.2013 tarih ve 2013/22-1795 E., 2013/125 K. sayılı kararı da aynı yöndedir) 2577 sayılı İYUK....
Somut olayda kamu kurumu niteliğinde olan davalıya husumet yöneltilerek kurumu belli doğrultuda tasarruf kesintisi, kurum katkısı ve nema alacağının ödenmesine ilişkin idari işlem tesis etmeye zorlayıcı hüküm kurulması amaçlandığına göre talebin idari nitelik taşıdığı kabul edilmelidir. Ayrıca tasarruf kesintilerinin ilgililerin iradeleri dışında, idarenin kamu gücü kullanılarak yapıldığı, konunun kamu hukuku alanına ilişkin olduğu gözetildiğinde; tasarruf kesintisi, kurum katkısı ve nemaların tahsili istemiyle, idareye karşı açılan davanın görüm ve çözümünde, idari yargı yerinin görevli olduğuna dair Uyuşmazlık Mahkemesi 06/12/2010 tarih ve 2010/186-256 E-K sayılı olarak kararı da dikkate alındığında bu tür bir uyuşmazlığın idari yargı yerinde görülmesi gerekir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.01.2013 tarih ve 2013/22-1795 E., 2013/125 K. sayılı kararı da aynı yöndedir) 2577 sayılı İYUK....
D A N I Ş T A Y BEŞİNCİ DAİRE Esas No : 2022/17 Karar No : 2022/61 YETKİLİ YARGI YERİNİN BELİRLENMESİ KARARI FETÖ/PYD Terör Örgütü ile irtibatlı olduğu ve örgüte finans sağladığı gerekçesiyle Sulh Ceza Hakimliği kararıyla kayyum atanan ve sonrasında Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen …Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinde pay sahibi olan davacılar …, …, …, … vekilleri Av. … ile Av. …tarafından, müvekkillerinin, anılan şirketin merkezinin ve şubelerinin satışına ilişkin işlemlerin durdurulması talebiyle yaptıkları başvurunun reddine ilişkin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu 1....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma, Kaybolmuş eşya üzerinde tasarruf Hüküm : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu nedeniyle; TCK'nın 179/3-2, 62, 53. maddeleri gereğince mahkûmiyet Kaybolmuş eşya üzerinde tasarruf suçu nedeniyle; TCK'nın 160, 62, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkûmiyet Trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve kaybolmuş eşya üzerinde tasarruf suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1)Kaybolmuş eşya üzerinde tasarruf suçu nedeniyle kurulan hükmün temyizen incelenmesinde; Anayasa Mahkemesinin 07.10.2009 gün ve 27369 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanıp, yayımından itibaren bir yıl sonra 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2009 gün ve 2006/65 Esas, 2009/114 karar sayılı iptal hükmünün yürürlüğe girdiği tarihe kadar 5237 sayılı TCK'nın 50 ve 52. maddeleri ve 765...
Mahkemece davacının alacağının tasarruf tarihinden sonra doğması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Tasarrufun iptali davalarında kural olarak, tasarrufun iptal edilebilmesi için borcun doğum tarihinin iptali istenilen tasarruf tarihinden önce olması gerekir. Somut olayda alacaklı davacının icra takibine konu ettiği alacağın dayanağı çekin keşide tarihi 25.11.2007, dava konusu edilen tasarrufun tarihi ise 20.11.2007’ dir. Buna göre tasarruf tarihinin borcun doğumundan önce olduğu ortadadır. Ancak uygulamada çeklerin keşide tarihinden önce düzenlendikleri ve alacağın kaynağını oluşturan ticari veya hukuki işlemlerin daha önce olduğu da vakıadır....
in ortağı olduğu şirket ile davacı şirket arasında tasarruf tarihinden önceye dayalı bir ilişki ileri sürülmüş ve ilişkinin ispatı sadedinde belgeler ve çekler sunulduğu, bu durumda dava konusu edilen tasarruf öncesinde ticari ilişkinin bulunup bulunmadığına yönelik olarak her iki şirket defterleri üzerinde karşılaştırmalı olarak inceleme yaptırılması, davacı alacağının tasarruf tarihinden önce doğup doğmadığı belirlenmesi, takibe konu bononun bu ilişkilerden dolayı verilmiş olup olmadığının belirlenmesi ve davanın diğer şartlarına dair araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davalı ...'in ortağı olduğu dava dışı ... Taşımacılık Turizm San ve Tic.Ltd.Şti'ne 17/12/2014 tebliğ tarihli mazbata ile ticari defterlerini ibraz etmek üzere 2 haftalık kesin süre verildiği, kesin süre içerisinde taraflarca ticari defterlerin ibraz edilmediği, bu nedenle dava konusu tasarruf öncesinde davalı ...'...
Olayda davalı erkeğin mal varlığının bir kısmını elden çıkarma yönünde girişimde bulunduğu toplanan delillerden anlaşıldığına göre, davalının tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasında gereklilik bulunduğu gerçekleşmiştir. Ne var ki sınırlandırma ölçülü olmalıdır. Mahkemece davalıya ait tüm taşınmazlar üzerindeki tasarrufun sınırlandırılmasına karar verilmiştir. Taşınmazların sayı ve nitelikleri dikkate alındığında sınırlandırma ile ulaşılmak istenen amaç bakımından gerekli olanın üstünde ve ölçüsüz olduğu görülmektedir. Bu husus dikkate alınarak ölçülülük ilkesine uygun sınırlandırma yapılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 2-Davacı davalı eşine ait olduğunu bildirdiği 13 adet taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını istemiş, mahkemece istek kabul edilmiştir....
Uyuşmazlık Mahkemesinin 20.12.2010 tarih ve 2010/156 E.-328 K .sayılı kararında tasarruf kesintilerinin ilgililerin iradeleri dışında, idarenin kamu gücü kullanılarak yapıldığı, konunun kamu hukuku alanına ilişkin olduğu gözetildiğinde; tasarruf kesintisi, kurum katkısı ve nemaların tahsili istemiyle, idareye karşı açılan davanın görüm ve çözümünde, idari yargı yerinin görevli olduğu belirtilmiştir. Yine Hukuk Genel Kurulunun 26.12.2012 gün ve 2012/1363 E-1300 K sayılı ilamında Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı aleyhine tasarruf teşvik anapara ve nema alacağının tahsili talebi ile açılan davalarda ,kamuda çalışanlar yönünden doğan uyuşmazlıklarda idari yargı mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmektedir. Görev hususu dava şartlarından olup, yargılamanın her aşamasında Mahkemece re'sen dikkate alınmalıdır....
Mahkemece davalı karşı davacı adına kayıtlı .... taşınmaz ile ....sayılı taşınmazlardaki davalı-karşı davacının tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına karar verilmiş ise de; Toplanan delillere göre ailenin ekonomik varlığının tehlikede olduğu veya evlilik birliğinden doğan bir yükümlülüğün yerine getirilmesi gerektiği ispatlanamamıştır. Ne var ki, davalı-davacı erkek temyizinde sadece adına kayıtlı .... taşınmaz üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasının kaldırılmasını talep etmiştir. Bu husus nazara alınarak davacı-davalı kadının ... nolu taşınmaz üzerinde tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. .../......
tasarruf teşvik hesaplarına dair tüm varlık ve yükümlülükler 31/12/2007 tarihi itibarıyla Hazineye devredilmiş durumdadır....