Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükme yönelik; Davalı SGK istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu, Bafra Ziraa Odası tarafından düzenlenen 20/01/2009 tarihli kaydın muafiyetli kayıt olduğunun tespitine istinaden davacının zorunlu tarım bağkur sigortalısı sayılamayacağından sigortalılık sürelerinin iptaline yönelik kurum işleminin mevzuata uygun olduğunu, yetersiz bilirkişi raporu ile sonuca gidildiğini, davanın reddi gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; zorunlu tarım sigortalılığının tespiti ve aksine kurum işleminin iptali talebine ilişkindir....

Pancar Ekicileri Kooperatifine ortak olduğu ve 09.03.2010 tarihinden itibaren Tarım ... sigortalısı olarak tescil edildiği anlaşılmış, ancak davacının SSK veya Esnaf ... sigortalısı olduğuna ilişkin dosyada her hangi bir delil bulunmamasına rağmen, hükümde davacının çakışan süreler dışlanmak sureti ile 01.07.2000 tarihinden itibaren 2926 sayılı Yasa kapsamında Tarım ... sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiş ancak davacının Tarım ... sigortalığının hangi tarihte sona erdiği belirtilmemiştir. HUMK'nun 389. maddesi (HMK'nın 297/2.maddesi) uyarınca verilen hükümle, taleplerden her biri hakkında, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açıkça, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bunun yanında hakim somut olayın özelliğine göre infazda duraksamaya yer bırakmayacak biçimde karar vermelidir....

    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Somut olayda, davalı ...' ın dosyadaki hizmet cetvelinden uzun yıllar Tarım Bağkur sigortalısı olduğu anlaşılmakla uzun yıllar Tarım Bağkur sigortalısı olan bir kişinin yıllar sonra tekstil işinde ayak işlerinde çalışmak üzere tarım bağkurluluğunu sonlandırmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, ayrıca müfettiş tutanağının aksinin eşdeğer kuvvette delillerle ispatlanmadığı, dinlenen tanıklar çalışması bulunmayan davalı ...' un da çalıştığını beyan ettiklerinden soyut olan bu tanık beyanlarına itibar etmenin mümkün olmadığı anlaşılmakla davanın tümden reddi gerekirken yazılı şekilde kısmen kabul kararı verilmesi isabetsizdir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Uyuşmazlık, tarım bağkur sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 10. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla 23.07.2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6723 sayılı Kanun ile değiştirilen 60. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine, 07.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Yargıtay Emsal İçtihatlarında Tarım Bağkur sigortalılığının tespiti için davacının tarımsal faaliyetinin kesintisiz sürüp sürmediğinin tespiti için istenen tüm araştırmalar yapılmış olup, davacının ikametinin Ünye Merkez olduğu, dönem içerisinde Ziraat Bankası Kooperatif veya Birlikler aracılığı ile tarımsal amaçlı kredi kullanmadığı, dönem içerisinde ürün teslimatından dolayı prim kesintisinin yapılmadığı ve sigortalılık iradesini ortaya koyacak şekilde prim ödemesinin bulunmadığı, davacının Ziraat Odası kaydının olmadığı, Ünye Fiskobirlikte kaydının bulunmadığı, TMO veya diğer gerçek ve tüzel kişilere ürün tesliminde bulunmadığı anlaşılmakla davacının 03/01/2012 tarihinden itibaren Tarım Bağkur sigortalısı olmadığı kanaatine varılmıştır....

        Davanın kısmen kabulü davacının dava konusu döneme rastlayan 01/01/1994- 31/12/1994 tarihleri arasındaki geçerli tarım bağkur sigortalılığından kaynaklanmaktadır. Davanın kısmen kabulü sebebi ile yargılama gideri ve ücreti vekaletin belirlenmesi yerindedir. Bu itibarla davalının tüm davacının ise sair istinaf istemleri yerinde değildir. Ancak davacının talebi 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığın tespiti olmasına rağmen ilk derece mahkemesinin kararında "Bağ-kur tarım sigortalısı olduğunun tespitine " ifadelerine yer verilmesi hukuka aykırı olmuştur. Bu yöne ilişkin davacı tarafın istinaf başvurusu yerinde olup karar ilk derece mahkemesi kararının bu yönüyle kaldırılarak davacının 1479 sayılı Yasa kapsamında esnaf bağ-kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükme yönelik; Davalı SGK vekili ; davacının 22/01/2009 tarihli prim kesintisi sonrasında kurum kayıtlarına intikal etmiş herhangi bir prim kesintisi veya ödemesi bulunmadığını, 01/02/2009 tarihinden itibaren Tarım bağkur sigortalısı olduğu yönünde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; Tarım Bağ-kur sigortalılığının tespiti talebine ilişkindir. Davacı dava dilekçesinde 01/01/1999 tarihinden itibaren Tarım bağkur sigortalılığının tespitini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü, 01/02/2009 tarihinden itibaren Tarım Bağkur sigortalısı olarak tespitine karar verilmiştir. Oysa davacının 22/01/2009 tarihinden başka herhangi bir prim tevkifatı yoktur. Bu nedenle bu tarihten dava tarihine kadar Tarım Bağkurlu olduğuna dair hüküm hatalı görülmüştür....

        İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 27/10/2021 NUMARASI : 2021/6 E, 2021/643 K DAVA KONUSU : Bağ-Kur Sigortalılığının Tespiti KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kurumun 7380030641 bağ-kur nolu tarım bağ-kur sigortalısı olduğunu, müvekkilin tarım bağkur sigorta kaydı kurumun kabulünde olan süreler |"01/06/1995- başlangıç- 31/12/1995 terk" ve "01/05/1997 yeniden sigortalılı-31/12/1998 terk", "01.08.2000 yeniden sigortalılı-31.12.2000 terk şeklinde ise de bu kayıt davacının gerçek tarım bağkur sigortalılık süresini yansıtmadığını, kurumun eksik ve hatalı işlemi nedeni ile tarım bağkur süresi eksik hesaplandığını, eksik sürelerin de tescili ve 7256 sayılı yasa kapsamında yapılandırmadan yararlandırılması istenmiş ise de kurum tescil ve yapılandırma talebini haksız olarak reddettiğini, müvekkilin tekel listesinde görülen 1998 yılı ürünü, 1999 yılı tevkifat listesinde yer almamakta ise de müvekkilin 1997 yılında başlayan ve 2 yıl kesintisiz süren ürün teslimi ve tevkifatından...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ Uyuşmazlığın tarım bağkur sigortalılığının tespiti istemine ilişkin olmasına ve Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin bozma ilamına göre karar verilmiş olmasına göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup, Yüksek 13.Hukuk Dairesinin görevi dahilindedir. 11.04.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı kanunla değişik 2797 Sayılı Kanunun 60.maddesi uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yüksek 1.Başkanlığa sunulmasına 08.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Davacı ilk prim kesintisinin yapıldığı tarihi takip eden aybaşından itibaren tarım ... sigortalısı olduğunun ve tarım ... sigortalığının halen devam ettiğinin tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi....

            UYAP Entegrasyonu