Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki davanın ticari dava olmadığı, senedin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapım vaadi sözleşmesi karşılığında düzenlendiği, bu nedenle eser sözleşmesi niteliğinde olduğu, TTK'nın 4. maddesinde davanın Ticaret Mahkemesinde görüleceğine dair bir hüküm bulunmadığı gerekçesiyle, mahkemenin görevsiz olduğundan dava dilekçesinin usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dava dosyasının görevli ve yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapım vaadi sözleşmesi nedeniyle düzenlenen ve icra takibine konu edilen senetten dolayı borçlu olunmadığının tespiti ve kötüniyet tazminatının tahsili istemlerine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacılar vekili, arsa malikleri olan davacılar ile yüklenici ... arasında 01.09.2009 tarihli adi yazılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi tanzim edildiğini, davacılardan ...'...
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere, taraflar arasında imzalanan 27.07.2004 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın davacı dışında başkaca hissedarlarının da olmasına, davalı yüklenicinin tüm hissedarlarla sözleşme imzalamamasına, TMK'nın 692. maddesi uyarınca arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılması hususunda tüm arsa sahiplerinin birlikte hareket etmesinin zorunlu olmasına ve davalı yüklenicinin inşaat faaliyetine başlamamasına, bu nedenlerle de, taraflar arasındaki sözleşmenin geçersiz olduğu nazara alınarak, sözleşmenin geçersizliğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, ifa imkansızlığı nedeniyle feshine karar verilmesinin doğru olmamasına, ancak, sonucu itibariyle doğru olan hükmün HUMK'nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekirken, Dairemizin tarih ve / E., K. sayılı ilamındaki gerekçelerle zuhulen onanması doğru olmamış ise de, sonucu itibariyle doğru olan hükmün düzeltilerek onanması suretiyle davalı vekilinin HUMK'nın...
Davalı yüklenici şirket davaya cevap vermemiş, diğer davalı arsa sahibi ... ... vekili davalı yüklenici şirketin arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan edimlerini yerine getirmediği, iskan ruhsatını almadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili ile davalı ... ... vekili temyiz etmiştir. Davadaki istemin dayanağı, davalı yüklenici şirket ile davalı arsa sahibi ... ... arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve yüklenicinin davacıya şahsi hakkını devretmesine ilişkin “alacağın devri” (temlik) sözleşmesidir....
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Taraflar arasında 19.10.2012 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmış olup bu sözleşme uyarınca davalı gayrimenkulünün komşu parselle birleşmesi neticesinde oluşacak parsel üzerinde inşaat yapılması kararlaştırılmış olup komşu parsel maliki çektiği ihtarname ile yüklenici ile sözleşme yapmayacağını kesin olarak ihtar ettiğinden sözleşmenin imkansız hale geldiği anlaşılmaktadır. Bu husus sözleşme öncesinde davacının bilgisinde olduğu, sözleşmenin geçersiz hale gelmesinde davalının herhangi bir kusurunun bulunmadığı anlaşılmasına göre, davacı ancak davalı yararına yaptığı masrafları talep edebilir. Dosya içerisindeki belgelerden bu masrafların taşınmazla ilgili olan emlak vergi ve cezaları olduğu anlaşılmaktadır. Yapılan bu harcamaların haricindeki bedellerin talep edilmesi mümkün değildir. Bu hususlar göz önüne alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Noterliği'nin 14962 yevmiye nolu 08.05.2018 tarihli sözleşmesi ile yeni bir düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olduğunun anlaşıldığını, ikinci kez noterde düzenlenen sözleşme ile tarafların iradesinin dava konusu ilk adi yazılı şekilde düzenledikleri kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi yönünde birleştiğinin kabulü gerekeceği için dava konusu sözleşmenin hüküm ifade etmemesi konusunda tarafların anlaştıklarının görüldüğünü, bu nedenle davacı arsa payı sahibinin dava konusu ilk adi yazılı şekilde yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshini talep etmesini gerektirecek hukuki bir neden bulunmadığını, davacı tarafın sözleşmenin zamanında ifa edilmemesinden kaynaklanan mahrum kalınan kar ile zararların tazminini talep ettiğini, tarafların ikinci kez noterde kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlemeleri nedeni ile iradelerinin dava konusu ilk adi yazılı şekilde düzenledikleri kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi yönünde...
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç, arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Yasada tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerine konu işin üst düzey teknolojiyi gerektirmesi, sözleşme kapsamında taşınmaz satış vaadi ve inşaat sözleşmelerinin de bulunduğu nazara alındığında 6502 sayılı Kanunda kanun koyucunun salt kullanma ve tüketme amacına yönelik mutfak, dolap yaptırmak, araç tamiri yapmak gibi dar kapsamlı eser sözleşmelerini kastettiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin ise bu kapsamda olmadığının kabulü gerekir....
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldıktan sonra, arsa sahibince yükleniciye yapılan temlik, az yukarıda açıklandığı üzere, arsa sahibinin karşı ediminin ifası gereği olarak yapılmaktadır. Somut olayda yanlar arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi feshedilmiş değildir. Sözleşmeden sonra 10.06.1998 tarihinde arsa sahibi tarafından tapunun tamamen davalıya devredilmesi arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğini ve taşınmazın bedeli karşılığında yükleniciye satıldığını göstermez. Aralarında arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan taraflardan arsa sahibince yükleniciye tapuda satış şeklinde yapılan arsa veya arsa payı devrinin, sözleşme edimi olarak kabul edilmesi gerekir. Daire'mizin yerleşik uygulaması da bu yöndedir (15. Hukuk Dairesi 27.10.2010 tarih, 2009/5246 E-2010/5830 K, 10.10.1994 tarih 1994/1185 E-5644 K, 30.06.1989 tarih 1989/2425 E-3191 K, 05.10.1989 tarih 1988/4783 E-1989/4038 K, 08.05.1985 tarih 1985/81 E-1546 K.)....
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeden kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemlerine ilişkindir. Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmeleri; yüklenicinin finansı kendisi tarafından sağlanarak arsa malikinin arsası üzerine bina yapım işini üstlendiği, arsa malikinin ise, bedel olarak binadaki bir kısım bağımsız bölüm mülkiyetini yükleniciye geçirmeyi vaat ettiği sözleşmelerdir. Burada iki sözleşme iç içedir. Biri, hiçbir şekle bağlı olmayan “inşaat sözleşmesi”; diğeri ise, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu(TMK)’nun 634, 818 sayılı Borçlar Kanunu(BK)’nun 213, Tapu Kanunu’nun 26. ve Noterlik Kanunu’nun 60.maddeleri uyarınca, resmi biçimde yapılması gereken “mülkiyeti nakil borcu doğuran sözleşme”dir. Bu nedenle, “arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri”nin noterde ‘düzenleme’ biçiminde yapılması gerekmektedir. Burada şekil geçerlik şartıdır. Emredici kural gereği, resmi şekle uyulmadan yapılan sözleşmeler ise geçersizdir....
Birleşen davada davacı ... vekili, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden sonra müvekkili ile davalı yüklenici kooperatif arasında düzenlenen inşaat yapım sözleşmesi uyarınca imalatın müvekkilince yapıldığını, ancak imalat bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, 2.000.000,00 TL' nin faiziyle birlikte kooperatiften tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....