Termal Köyü Turistik Tesislerinden dönerli sistemle kullanabileceği 10 günlük 1 adet (1/36) hisseli, 7 günlük 1 adet (1/52) hisseli gayrimenkül edinmek isteyen alıcıya gayrimenkulün, ünitenin tarihini, bedelini ödeme, kullanma ve kullandırma koşulları ile ... TERMAL TURİSTİK İŞLETMELER İNŞ.TAŞ.SAN VE TİC.LTD.ŞTİ. İle gayrimenkulün sahibinin karşılıklı taahhütleri kapsar." şeklinde ifade edilen hükümle taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, müvekkili şirket ile taraflar arasında imzlanan dava konusu sözleşmelere gereğince üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, müvekkili şirkete sözleşmeler gereği edimini yerine getirerek taşınmazı davaya tapuda devrettiği ve taşınmazın tapusunun çıkartıldığını, taraflar arasındaki hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinde cayma hakkının düzenlenmiş olmasına rağmen davacı tarafın süreye uymadığını, davacı ile müvekkili şirket arasında imzalanan sözleşmenin 5. Maddesinin 3....
YEREL MAHKEME KARARI: Antalya 3.Tüketici Mahkemesi'nin 2021/257 Esas, 2021/393 Karar sayılı 10/12/2021 tarihli kararı ile; "davanın kısmen kabulüne, taraflar arasında düzenlenen 23/10/2015 tarihli hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin iptaline, davacının sözleşme nedeni ile ödediği 19.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine," şeklinde karar verilmiştir....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği iddia edilerek sözleşme nedeniyle davalıya verilen bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Buna göre davanın açıldığı 15.04.2013 tarihinde yürürlükte olan 4077 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın İstanbul 6. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
Projesi kapsamında inşa edilen mülkiyeti müvekkili şirkete ait Kocaeli ili Körfez ilçesi, 1920 ada 2 parselde kayıtlı A1 blok 39 nolu bağımsız bölümün Körfez 1.Noterliğinin 07/03/2012 tarih ve 02873 yevmiye numaralı işlemiyle düzenlenen "Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi" ile davalı T3 satıldığını, bağımsız bölümün davalıya 17/09/2012 tarihinde teslim edildiğini, satış sözleşmesinin 4.2 maddesine göre, alıcı, bağımsız bölüme ait birinci taksidi satışın yapıldığı ayı takip eden ayın en geç 22. gününe(dahil) kadar ve müteakip taksitleri de ait oldukları ayın 22....
ve anahtar tesliminin yapılmadığını, projelerin tamamlanmamış olması, tesisin halen daha inşaat halinde olması, ortak alan ve sosyal tesislerin olmaması nedeniyle kullanım olanağının bulunmadığını belirterek, müvekkili ile davalı arasında imzalanan 19077, 19245, 19246, 19361, 21897, 21898, 21899, 21900 sözleşme numaralı sekiz adet sözleşmenin feshi ile iki adet tapunun iptal ve tesciline, müvekkili tarafından ödenen 67.000,00- TL satış bedelinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır. Davacı ile ...... İnş. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan bila tarihli ...... ... Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 3. maddesinde "Sözleşmeye konu devre mülk satıcının Kütahya İli, ......A.Ş. arasında imzalanan 19.08.2015 tarihli Yalova ... Satış Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin sözleşmenin konusu başlıklı 2. maddesinde “İş bu sözleşmenin konusu Kuşadası ......
Davacı ile davalı şirket arasında 06.01.2011 tarihli hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmenin konusunu teşkil eden tapunun davacıya devredildiği husunda taraflar arasında ihtilaf olmayıp bu husus mahkemeninde kabulündedir. Mahkemece, sözleşmenin iptal edilmesi halinde tapununda iptalinin gerekeceği, taşınmazın aynına ilişkin değişiklik içerecek davanın taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerekeceği kabul edilerek yetkisizlik kararı verilmiştir. Hemen belirtmek gerekirki, davacının eldeki davadaki talebi sadece sözleşmenin feshi ile uğradığını iddia ettiği maddi zararlarının tahsiline ilişkin olup, tapu iptal ve tescil gibi taşınmazın aynına ilişkin bir talebi bulunmamaktadır. Öte yandan yargılama esnasında da taşınmazın aynına ilişkin araştırmayı ve tartışmayı gerektirecek bir hususta yoktur. Bu itibarla, eldeki davanın taşınmazın aynına ilişkin dava gibi değerlendirilmesi mümkün değildir....
İlk derece mahkemesince " .....taraflar arasında resmi olmayan şekilde yapılan sözleşme gereğince davacının ödeme edimlerini yerine getirdiği halde davalının taşınmazın teslimine ilişkin edimini yerine getirmediği, hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi başlıklı davaya konu sözleşmenin taşınmaz hissesi devri vaadini de içeren ve yılın bir döneminde konaklama imkanı sağlayan devre tatil sözleşmesi mahiyetinde olduğu, devre tatil sözleşmesinin yükümlülüklerinden kaçınılmak için bu şekilde hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi şeklinde tanzim edildiği, bu şekli ile esasen sözleşmenin batıl olduğu ve her zaman bunun ileri sürülerek ödenen edimin geri istenebileceği, sözleşme geçerli kabul edilse davacı tüketicinin edimini ödeme edimini yerine getirmiş olsa bile uzun süreli yaralanma detaylarının belirsiz olduğu ve bu hususların bir haksız şart mahiyetinde de olduğu, Satıcının herhangi bir şekilde sözleşmeyi yerine getirdiği ispat edilmediğinden celp edilen tapu kaydına göre de davacı adına...
Ancak taraflar arasında haricen düzenlenen sözleşme sonucunda tapuda devir işlemi yapılmış ise, geçersiz sözleşme geçerli hale gelecektir. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin istikrar kazanan içtihatlarında da, sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığı durumlarda sözleşme geçersiz kabul edilmiş, uyuşmazlık konusu devre mülk sözleşmelerinin/hisseli gayrimenkul satış sözleşmelerinin taşınmaz devrini içermesi nedeniyle adi yazılı şekilde yapılmasının geçersiz olmasına rağmen taşınmazın tapu kaydının devri halinde geçersiz olan sözleşmenin geçerlilik kazanacağı, bu durumda mahkemece tapu kaydının tüketiciye devredilip devredilmediği, devredilmişse devre mülk satış sözleşmesinin feshine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği açıklanmıştır (Y.13....