Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

işgalinde bulunduğu bilirkişi tarafından bildirilen ve orman sınırları dışına çıkarılması şagilince istenilen yerde komisyonumuzca yapılan incelemede bu yerin Tapu Müdürlüğünden alınan kayıtlara göre ... oğlu ... adına 29.520 m2 olarak tapulu olduğu, şahsın elinde tapusunun bulunduğu, 1969 yılında 5 nolu Orman Tahdit Komisyonunun yapmış olduğu çalışmaya göre paftalarına işlendiği fakat tutanaklara kaydedilmediği ve bahsedilmediği görüldüğünden 2/B madde kapsamına alınmasına, içerisinde ceviz, elma ağaçlarının bulunduğu, 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş olduğu, tarım alanı haline dönüştüğü, halen aynı özelliği taşıdığı, tarım alanı olarak kullanılmasında yarar olduğu görülmekle 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkartılmasına oy birliği ile karar verildi…” denilmektedir....

    Başka bir anlatımla, ilk orman kadastrosu yapılırken tapulu arazi orman sınırı içine alınmış ve orman olmadığı iddiasıyla yapılan itiraz ve dava ret edilerek orman sınırı içinde bırakılmışsa, bu yer tapulu bir arazi de olsa 1744 Sayılı Yasa hükümlerine göre orman rejimi dışına çıkartılması halinde mülkiyeti tekrar hak sahiplerine intikal etmeyecektir. 3) Orman sınırının düzeltilmesi sonucu orman sınırı dışında bırakılan arazi orman sınırları içine alınması tarihinden önce tapuya kayıtlı olmalı ve bu tapu kaydı 4785 Sayılı Yasa karşısında geçerli bulunmalı ve Devletleştirme bedeli ödenmemiş olmalı ve bu tapu kaydı yüzölçümüyle o taşınmazı kapsamalıdır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar Arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... köyü 132 ada 3 parsel sayılı 776.675 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliği ile Hazine adına tesbit ve tescil edilmiştir. Davacı, bu taşınmaza bitişik olan 132 ada 85 sayılı parselin, Mart 1966 tarih 63 sayılı tapu kaydı ile adına tespit edildiğini, ancak aynı tapu kaydı kapsamında kalan yaklaşık 35 dönümlük yerin orman parseli içinde bırakıldığını belirterek tapu kaydının iptali ile adına tescili iddiasıyla dava açmıştır....

        Taşınmazın öncesinin orman olsun olmasın, o yer kesinleşen orman sınırı içinde bulunduğu sırada oluşturulan tapu kayıtlarına değer verilemeyeceği gibi, taşınmazın öncesinin orman sayılan yer olması ve 1744 Sayılı Yasanın 2/1. maddesi gereğince 15.10.1961 tarihinden önce nitelik kaybetmesi nedeniyle orman rejimi dışına çıkartılması halinde, o yer orman sınırı içine alınmadan önce tapuda kayıtlı olsa dahi, tapu kaydı özel mülkiyete konu olmayan orman sayılan yerde oluşturulduğu için yolsuz tescil niteliğinde olacağından, yine bu tapu kaydına değer verilemez ve o yerin mülkiyeti tapu sahiplerine intikal etmez....

          Davacı Hazine bu kez çekişmeli taşınmaza uygulanan Hazineye ait tapu kaydı ile davalı kişiye ait tevzi tapusunun miktarı arasında farklılık olduğu, Hazineye ait tapu kaydının sınırlarında orman, çalılık dikenlik gibi genişletilmeye elverişli sınırlar bulunduğu, Hazine tapusu ile tevzi tapusu arasındaki miktar farklılığının taşınmazın sınırlarındaki ormandan açılarak oluşturulduğu, çekişmeli yerin orman olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının iptal edilerek ... ve orman bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen krokili raporda (A1) ve (A2) ile işaretlenen 1.529,96 m2 ve 633,22 m2 yüzölçümündeki kesimlerinin orman niteliği ile Hazine, geriye kalan 1.242,82 m2 yüzölçümlü bölümünün davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir....

            Davacı Hazine, taşınmazın 2/B ile orman sınırları dışına çıkarıldığı iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 19.6.1947 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu, 1965 yılında genel arazi kadastrosu, daha sonra 30.12.1980 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 1744 sayılı yasanın 2. madde uygulaması vardır Mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırıdır....

              ve 22 Temmuz 1974 tarihli Resmi Gazete Yayınlanarak yürürlüğe giren "Orman Sınırları Dışına Çıkartılacak Yerler Hakkında Tüzük"ün 34. maddesi "Orman Kadastro ekipleri; düzenleyecekleri tutanaklarda orman sayılmaması gerektiği ve tapulu bulunduğu halde, orman sınırları içine alınmış ve sahibi tarafından itiraz edilmediği için orman sayılan yer haline dönüşmüş ve fakat 6831 Sayılı Orman Yasasının değişik 2. maddesine göre orman sınırı dışına çıkarılması gerekli olan yerleri, tapu sahibi kimliğini, tapunun tarih ve numarasını yazmak suretiyle ayrı bir madde halinde belirler....

                Hukuk Dairesinin 18/06/2013 gün ve 2013/2106 E - 2013/6905 K. sayılı kararıyla bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: “Mahkemece çekişmeli 112 ada 250 parsel sayılı taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu, öncesi orman olan bir yerin zilyetlikle kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, raporu hükme dayanak alınan orman bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın, mahkeme gerekçesinin aksine, orman sayılmayan yerlerden olduğu bildirilmiştir. Ne var ki, orman bilirkişi raporu eki memleket haritasında çekişmeli taşınmaz elle işaretlenmiş olması nedeniyle hükme yeterliği değildir. Ayrıca, davacı, tescil ilâmıyla oluşan tapu kaydına dayanmış olup, mahkemece, dayanak tapu kaydı tüm tedavülleriyle birlikte getirtilerek çekişmeli yere uyup uymadığı yöntemince belirlenmemiş, Orman Yönetimi taraf olmadığı tescil ilâmıyla oluşan tapu kaydının Yönetimi bağlayıp bağlamayacağı tartışılmamıştır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... köyü, 154 ada 6 parsel sayılı 1938,23 m² yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliğiyle davalı gerçek kişi adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmakla birlikte mütegayip eşhastan kalan yani kayıp ve yitik kişilerden Hazineye intikal eden tapulu yer olduğu iddiasıyla kadastro mahkemesinde tespite itiraz davası açmıştır. Askı ilan süresi içerisinde dava açılmadığı gerekçesiyle kadastro mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine davacı yanın başvurusu ile dosya sulh hukuk mahkemesine intikal ettirilmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ... köyü, 160 ada 33 parsel sayılı 748,08 m² yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliğiyle davalı gerçek kişiler adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmakla birlikte mütegayip eşhastan kalan yani kayıp ve yitik kişilerden Hazineye intikal eden tapulu yer olduğu iddiasıyla kadastro mahkemesinde tespite itiraz davası açmıştır. Askı ilan süresi içerisinde dava açılmadığı gerekçesiyle Kadastro mahkemesince verilen görevsizlik kararı üzerine davacı yanın başvurusu ile dosya sulh hukuk mahkemesine intikal ettirilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu