Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/696 Esas 2011/355 Karar sayılı dosyası üzerinden Mersin ili Silifke İlçesi Mara köyü 706 parsel numaralı taşınmaz içersinde bulunan 216 metrekarelik alanı 30.12.2004 tarihli harici senet ile satın aldığını beyan ederek tapu iptal tescil davası açtığını, yapılan yargılama sonucunda tapulu taşınmazlarda haricen satışın geçersiz olması nedeniyle davanın reddine karar verildiğini, kararın 17.11.2011 tarihinde kesinleştiğini, davalıdan sürekli olarak taşınmazı terk etmesi istenmesine rağmen bu güne kadar davalının taşınmazı terk etmediğini, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davası red edilip bu kararın kesinleştiğine göre artık davalının taşınmazı haklı bir kullanımından bahsedilemeyeceğini, bu nedenlerle davalının Mersin ili Silifke İlçesi Mara köyü 706 parsel numaralı taşınmaza yaptığı müdahalenin men-i ve haksız kullanımdan doğan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmakla 2.000 TL ecri misil bedelinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep...

K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, dava konusu 498 parselin, harici satım sözleşmesi tarihinde tapulu olduğunun anlaşıldığına, tapulu taşınmazın satışına ilişkin yazılı sözleşme, resmi biçimde yapılmaması halinde, TMK'nin 706., TBK'nin 237., Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddesine geçerli kabul edilmeyeceğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 29,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 15,20 TL'nin temyiz eden davacılardan alınmasına, 14/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.05.2013 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil veya tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil veya rayiç değerin tazmini istemine ilişkindir. Davacı vekili; müvekkilinin 02.07.2010 yılında harici satış senediyle davaya konu ... Mahallesi 2530/318 ada-parsel sayılı taşınmazın davalıların murisi...'nın 27.05.1992 yılında harici satış senediyle 14.000 TL bedelle satış yaptığı ...'...

      KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle tapu iptali ve tescil talebinin reddi, tazminat talebinin kabulü İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2015/8 E., 2018/504 K. Taraflar arasındaki harici satış sözleşmesi ve zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İlk Derece Mahkemesince, tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, tapulu taşınmaza yönelik haricen satın alma ve zilyetliğe dayalı tapu iptali-tescil; birleştirilen dava, gaiplik ve Vakıflar Kanunu′nun 17. maddesine dayalı tapu iptali-tescil isteklerine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1....

          Dava; arazi kadastrosu sırasında orman olması nedeniyle tescil harici bırakılan yerin Medeni Kanunun 713/1. maddesi gereğince tapu kaydı, harici satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanuna göre yapılarak 16.12.1949 yılında ilan edilerek 16.03.1950 yılında kesinleşen orman tahdidi ile 1993 yılında 3302 sayılı Kanuna göre yapılıp 09.06.1993 tarihinde askı ilanı yapılarak 10.12.1993 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu ise 1982 yılında yapılmış, dava konusu yer orman olduğu gerekçesiyle tapulama harici bırakılmıştır. Dosya kapsamındaki Orman Mühendisi bilirkişi ve Harita Mühendisi bilirkişi raporlarına göre çekişmeli taşınmazın 1950 yılında kesinleşen orman tahdidi dışında ve tarım arazileri içinde kaldığı, davacı taraf dayanağı olan tapu kaydının çekişmeli taşınmaza uyduğu belirlenmiştir....

            Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. ./.. -2- Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme, resmi biçimde yapılmadığından, hukuken geçersizdir (TMK'nun md.706, BK.md.213, Tapu Kanunu md.26 ve Noterlik Kanunu md.60). O nedenle, geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz....

              Bir kısım davalılar, 17 ve 18 parsel sayılı taşınmazları davacının 30 yılı aşkın bir süreden beri kullandığını beyan etmişlerdir. Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece; davacı tarafından resmi bir belgenin ibraz edilmemesi ve davacının iddia ettiği olanağan üstü kazanım şartlarının somut olayda oluşmadığı gerekçesi ile davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi üzerine, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesi ve yargılama oturumlarındaki beyanlara göre; dava tapulu taşınmazın haricen satın alınması nedeni ile tapu iptal tescil isteği ile birlikte, TMK'nun 713/2 maddesinde yazılı ölüm nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

                Tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşmelerin geçerli olabilmesi için MK.634, BK.213, Tapu K.26 ve Noterlik K.60 maddeleri uyarınca tapudan ya da noterden satışının yapılmış olması gerekir.Dava konusu taşınmaz noterde düzenleme şeklinde hisse satış sözleşmesi ile satılmıştır.Buna göre tapuda kayıtlı taşınmazın geçerli satış sözleşmesi ile satıldığının kabulü gerekir.Geçerli bir satış sözleşmesi nedeniyle taşınmazın tapusunu alamayacakları tapu iptal davasının kesinleştiği tarih itibarıyla öğrenen davacılar,tapu iptal davasının kesinleştiği tarih itibarıyla taşınmazın kaim değerini talep edebilirler.Nitekim dava dilekçelerinde talepleri bu yöndedir.Mahkemece taşınmazın kaim değeri yerine ödenen bedelin denkleştirilmiş değerinin tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.Nevarki davanın denkleştirilmiş bedel üzerinden kısmen kabulüne ilişkin kararın zuhulen onandığı anlaşılmakla davacıların karar düzeltme talebinin kabulü ile onama ilamının kaldırılarak kararın...

                  Mahkeme,alınan bilirkişi raporunda paranı ödendiği tarihe kadar ulaşacağı alım gücünün değerinin 71.492,29TL olarak hesaplandığı, davacının dava konusu tapulu taşınmazı harici satış sözleşmesi ile davalı Cengiz ve müteveffa Abdullah'tan satın aldığı, davacının İstanbul ili, Çatalca İlçesi, Yassıören mevkii, 1386 parsel sayılı taşınmaz için 24.10.2007 yılında davalı Cengiz ve müteveffaya Abdullah'a satış bedeli olarak ödeme yaptığı, ancak daha sonra davalı Cengiz ve müteveffa Abdullah tarafından açılan tapu iptal ve tescil davası ile 1386 parsel sayılı taşınmazın tapusunun davalı Cengiz ve müteveffaya verilmediği, bu tarihten sonra davacının davalılara müracaat ettiğine dair bilgi ve belge bulunmadığı, ancak 1386 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tescilinin 02.07.1985 tarihinde yapıldığı dikkate alındığında ifanın imkansız hale geldiği tarihin harici satış sözleşmesinin kurulduğu tarih olan 24/10/2007 tarihi olacağı, iş bu davanın açıldığı 03/08/2017 tarihine kadar 10 yıllık sürenin...

                  UYAP Entegrasyonu