ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2019 NUMARASI : 2019/70 ESAS - 2019/485 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı) KARAR : Ceyhan 2....
Dava konusu 103 ada 24-25 ve 26 parseller yönünden de, Hazine tapu kaydına dayanmış ve 103 ada 24-25 ve 26 parsel sayılı taşınmazların ise Hazineye ait Aralık 1942 tarih 7 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında, Hazinenin tapulu mülkü olmalarına rağmen davalılar adına zilyetliğe dayanılarak yolsuz tesbit ve tescil yapıldığı iddiasına dayanmıştır. Ancak, mahkemece yapılan tapu uygulaması hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, dayanak 7 sıra numaralı tapu kaydı yerel bilirkişi ve fen bilirkişi beyan ve krokisine göre, gerçek kişiler adına tesbit ve tescil edilen çok büyük bir alanı kapsadığı ifade edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar dava dilekçesiyle; 100 yılı aşkın süredir zilyetliklerinde bulunan taşınmazlarının kadastro sırasında ... köyü, 102 ada 1 nolu orman parseli içerisinde bırakıldığını iddia ederek, bu bölümlerin iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece, 6831 sayılı Kanunun 11. maddesinin 1. fıkrasına göre kesinleşen orman kadastrosunun iptalini, ancak tapulu taşınmazlar yönünden tapu sahiplerinin 10 yıllık hak düşürücü süre içinde isteyebileceği, zilyetliğe dayanılarak iptal istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....
, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır....
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1, 3402 sayılı Kanunun14.maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Uyuşmazlık konusu 101 ada 14 parsel Toprak Tevzi Komisyonunun 04.10.1960 tarih 732, 104 ada 8 sayılı parsel Toprak Tevzi Komisyonunun 04.10.1960 tarih 728 sıra nolu tapu kaydına dayalı olarak davalı Hazine adına kadastroca tespit ve tescil edilmiştir. Uyuşmazlık konusu taşınmazlar kadastro öncesi Toprak Tevzi Komisyonunca yapılan çalışmalar sonucu davalı Hazine adına tapuya bağlandığına göre tapu kayıtlarının oluştuğu 1960 yılından sonra tapulu taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetlik hukuken bir değer taşımaz ve kişi yararına herhangi bir hak bahşetmez. Bu durum karşısında davacı taraf 04.10.1960 tarihinden geriye doğru taşınmazlar tapusuz durumda iken bu tür taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetliği kanıtlamak zorundadır. Yani zilyetliğin başlangıcı 1940 yılına gitmektedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosya kapsamından dava konusu Beykoz ilçesi Çayağzı(Riva) mah. 198,199,200 ve 201 parsel sayılı taşınmazların 1970 yılında tapulama yoluyla davacıların murisi Fakma Zihniye Onan ile dava dışı tespit malikleri adına müştereken tescil edildiği, taşınmazların orman tahdidi içinde bulunması sebebiyle Hazine tarafından açılan tapu iptal davası sonucu Beykoz Asliye Hukuk mahkemesinin 1983/537 esas 1989/935 karar sayılı ilamı ile tapusunun iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verildiği, hükmün temyiz aşamasında geçerek 16/11/1990 tarihinde kesinleştiği, ancak hükmün tapuda infaz edilmediği, tapunun kayıt malikleri adına devam ettiği, 2014 yılında taşınmazların orman sınırları içinde kaldığı ve kesinleşmiş mahkeme ilamı bulunduğuna ilişkin tapuya şerh verildiği, davacılar tarafından tapunun bedelsiz olarak iptal edilmesi nedeniyle 30/12/2020 tarihinde elde ki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. 4721 sayılı TMK'nun 1007....
Davacının babası ..., bu iptal kararı üzerine, Hazine tapusunun iptaline karar verilen 100 dekar miktarındaki taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tescili için dava açmış ve Kulu Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda numaraları yazılı 21.09.1971 tarihli ilamıyla bu taşınmazın ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, tapuya tescilinden sonra 05.05.1972 tarih 4 sıra numarasında bağış nedeniyle davacı ...’a intikal etmiştir. Bu tapu kaydı kadastro sırasında çekişmeli taşınmazın batısında bulunan dava dışı 250 ada 53 parsele revizyon görerek 99.999,75 metrekare yüzölçümündeki bu taşınmaz davacı ... adına tesbit ve tescil edilmiştir. Yukarıda sözü edilen tapu iptal davası sonucunda reddedilen 36 dekarlık alan kadastro sırasında 250 ada 54 parsel numarasıyla tesbit gören çekişmeli taşınmazdır. ...’ın açtığı davalara ait ve yukarıda sözü edilen tapu iptal ilamı ile tescil ilamı, bu şahsın irsi halefi olan davacı ...’ı da bağlamaktadır....
Hemen belirtmek gerekir ki, tapu kaydına dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği dolu pafta sistemi genel ilke ile bağdaşmaz....
HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı) istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 564 ve 568 sayılı İş Bölümü Kararları gereği, 6. Hukuk Dairesi iş bölümünün 2. maddesinde; "Tapulu taşınmazlar hakkında, TMK'nın 713/2. maddesine dayanılarak açılan tapu iptal ve tescil davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi'ne aittir. HMK 352/1 maddesinde ''Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda incelemenin başka bir dairece yapılması gerektiği tespit edilen dosyalar hakkında öncelikle gerekli karar verilir.'' hükmü öngörülmüştür....
Köyü'nün davasının takip edilmediği gerekçesi ile açılmamış sayılmasına; davacı ... tarafından açılan davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 106 ada 684 parsel sayılı taşınmaza yönelik açılan tapu iptal ve tescil davasının, temliken tescil davasının ve muhdesatın aidiyetinin tespiti ile beyanlar hanesine şerh edilmesi isteminin ayrı ayrı reddine; hükme esas alınan 02.03.2016 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölüm içerisinde bulunan ev için hesaplanan 3.932,28 TL bedelin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....