Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda, istinaf dairesince, anılan gerekçelerle, istinaf başvurusunun esastan kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ifası imkansız hale geldiğinden feshine, taşınmaza yönelik müdahalenin men’ine ve tapudaki şerhin terkinine, sözleşmenin ifasının imkansız hale gelmesinde taraflara atfı kabil bir kusur bulunmadığından tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, istinaf dairesi kararının davacı yararına bozulması gerekmiştir. VI....

    Mahkemece davanın kabulü ile; irtifak hakkı şerhinin kaldırılması bedelinin 3.584,76- TL olarak kabulüne, bedelin davalı idareye ödenmesine, taşınmaz üzerinde bulunan daimi irtifak hakkının ve tapudaki şerhin kaldırılmasına karar verilmiş, karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; irtifak hakkının bedelsiz olarak terkini gerektiğini, irtifak hakkı bedelinin tamamının faizi ile idareye iade edilmesine karar verilmesinin hatalı olduğunu, ileri sürmüştür. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; demontaj işleminin yapılmasının irtifak hakkının kaldırılmasına gerekçe gösterilemeyeceğini, davanın süre yönünden reddi gerektiğini, irtifak şerhinin iptalinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür....

    Davalar, orman iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil, elatmanın önlenmesi ve tapudaki şerhin silinmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1950 yılında kesinleşen orman kadastrosu ve 19.04.1980’de ilan edilerek kesinleşen 6831 sayılı Yasanın 1744 sayılı Yasayla değişik hükümlerine göre yapılan aplikasyon ve 2. madde uygulamaları bulunmaktadır. Kadastro sırasında ... köyü, 118 ada 11 parsel sayılı 81744,66 m² yüzölçümündeki taşınmaz, 21.11.1996 tarihli 4 nolu tapu kaydıyla ... adına tespit edilerek 02.01.2004’de kesinleşmiş, 26.02.2008’de satışla davalı-karşı davacı ... adına tapu oluşmuş, 30.06.2008’de tapuya “Devlet ormanıdır, satılamaz.” şerhi konulmuştur....

      İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; ihtiyati tedbirin kaldırılması/ değiştirilmesi ya da tapudaki işlemlere izin verilmesi gerektiğini belirtmek suretiyle yerel mahkemenin 27/05/2021 tarihli ara kararının kaldırılmasına yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış mal rejiminden kaynaklı katılma alacağı istemine ilişkindir. Mahkemece dava konusu taşınmazların üzerine üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi bakımından ihtiyati tedbir şerhinin konulduğu, tapuda cins tashihi yapılmasının konulan ihtiyati tedbirin kapsamı dışında kaldığı ve bu tür işlemin devir -temlik niteliğinde olmadığı anlaşılmakla birlikte imar barışı çerçevesinde işlem yapılması her iki tarafın lehine olup " taşınmazlar üzerindeki 3....

      Düzeltme işlemine ilişkin tebliğ tarihinden itibaren 60 gün içinde dava açılmazsa yapılan düzeltme kesinleşir” şerhi işlendiği, davacı tarafından hisse tashihine muvafakat verilmemesi üzerine 7181 sayılı Yasa ile 2644 sayılı Tapu Kanunu'na eklenen Ek-3.maddesi uyarınca tapu müdürlüğünce dava konusu taşınmazlardaki davacı hissesinin 01- 03/02/2021 tarihinde 1413/51200 hisse itibari ile tashih edildiği, hisse tashihi nedeniyle 180 ada 61 parselde 736,34 m2 tekabül eden davacıya ait payın 368,17 m2 ye, 180 ada 60 nolu parselde 1.093,75 m2 tekabül eden payın ise 546,88 m2 ye düşürüldüğü, davacının satın alma tarihinde dava konusu parseller üzerinde hisse hatasına ilişkin herhangi bir şerhin bulunmadığı, hisse hatasının düzeltilmesi sonucu payına isabet kısmın küçülmesi nedeniyle davacı tarafından 30/09/2020 tarihinde eldeki tazminat davasının açıldığı, yargılama aşamasında tashih işleminin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 sayılı TMK.nun sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007....

      C-İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinin eksik ve hatalı olduğunu, şerhin idari bir işlem ile terkininin mümkün olduğunu, bu nedenle açılan davanın haksız olduğunu, reddi gerektiğini, açılan davaların seri dava niteliğinde olduğunu, nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığını, kararın kaldırılmasını talep etmiştir. HUKUKİ SEBEP, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 31/b maddesi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemine ilişkindir. Davacı, davalı idarenin talebi üzerine dava konusu taşınmaz üzerine konulan 31/b şerhinin kaldırılmasını talep etmiş, davalı davanın reddini savunmuştur. Yerel mahkemece davanın kabulü ile ilgili şerhin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm yukarıda açıklanan sebeplerle davalı tarafça istinaf edilmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1996/1176 Esas - 2003/229 Karar sayılı ilamında davaya konu 3206 ada 19 parsel sayılı taşınmazda ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacıların müşterek murisi adına tesciline karar verildiğini, 11.03.2003’de verilen kararın temyiz edilmeksizin 13.07.2004’te kesinleştiğini, kararda şerhin terkini hususunda bir açıklama bulunmadığını, 775 sayılı Yasaya göre başkasına devir edilemez şeklinde olan şerhin de kaldırılıp kaldırılmayacağı ile ilgili bir açıklama bulunmadığından bahisle tapu müdürlüğünün mahkeme kararını uygulamadığını, ilamın infaz edilememesi nedeniyle eldeki davayı açmak zorunda kaldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazda 775 sayılı Yasa gereği konulan ''başkasına devir edilemez'' şeklindeki şerhin kaldırılması ve taşınmazın davacıların müşterek murisi adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/01/2020 NUMARASI : 2019/14 ESAS 2020/33 KARAR DAVA KONUSU : Tapu Kaydındaki Şerhin Terkini|Tapu Kaydında Düzeltim (Kayıt Düzeltim İstemli) KARAR : Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin ölü babaları üzerine kayıtlı Yeşilyuva Mahallesi 609 ada 2 parsel sayılı kargir iki katlı ev nitelikli taşınmazın beyanlar hanesinde bulunan "bu binanın alt katı müsavatan ve müştereken Mustafa evlatları Mehmet Çelebi ve Ali ve Muharrem ve Orhan Bilgin'e aitir" şerhinin bir intifa hakkı olduğunu, kullanım hakkı sahiplerinin vefat ettiğini, ölüm ile intifa hakkının son bulduğunu, mirasçılarına geçmeyeceğini, davalı T8 halen bu yeri kahvehane olarak kullandığını belirterek şerhin terkinine ve davalının bu yerden çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        İdaresi adına kayıtlı olduğunu, sözleşmenin 27.maddesine göre hisseli yerlerde sadece vakıfların paylarının sözleşme kapsamında bulunduğunun belirtildiğini ileri sürerek kendilerini bağlamayan kira sözleşmesi nedeniyle öncelikle ödenmeyen kira bedellerinin avans faizi ile birlikte tahsiline, kira sözleşmesinin hükmen malik oldukları tarihten önce düzenlenmesi nedeniyle tapudaki şerhin terkinine, bu istem kabul edilmediği takdirde elatmanın önlenmesi ya da kendileri ile yeni bir sözleşme düzenlenmesine karar verilmesini, ayrıca taşınmaz üzerindeki bina nedeni ile tazminata hükmedilmesini talep etmişler, taraf teşkilini sağlamak amacıyla da paydaş ...'un kayyum adayı İstanbul Defterdarlığını hasım göstermişlerdir. Davalılar davanın reddini savunmuşlar, mahkemece tapu kaydındaki kira sözleşmesine ilişkin şerhin terkini isteminin kabulüne, diğer talepler ... bırakıldığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm kurulmuş, hükmü taraflar temyiz etmişlerdir....

          Mahmut Aslan ile ... arasındaki 12.08.2009 tarihli aynı taşınmaza ilişkin satış vaadi sözleşmesinin iptali ile bu sözleşme nedeniyle tapu kaydına işlenen şerhin terkini istemlerine ilişkindir. Davalı kayıt maliki ..., davacının satış vaadi sebebiyle borçlarını ödemediğini, bu yüzden aynı taşınmazı 12.08.2009 tarihli sözleşmeyle davalı ...’e satış vaadinde bulunduğunu; davalı ..., kayıt maliki ...’ın taşınmazı kendisine satmayı vaat ettiğini, sözleşmenin de tapuya şerh edildiğini, davacının dayandığı sözleşme tapuya şerh edilmediğinden satış vaadi yapıldığını bilmediğini, açılan davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya yanıt vermemişlerdir. Mahkemece, dava kabul edilmiş, 587 sayılı parseldeki davalı ...’ın 5/48 payın davacı adına tesciline, 12.08.2009 tarihli sonradan yapılan satış vaadi sözleşmesinin iptaline, bu sözleşme nedeniyle tapudaki şerhin terkinine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu