Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama sırasında, çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, imar ve ihyaya muhtaç yerlerden bulunup bulunmadığı, ilk kez hangi tarihte ve ne şekilde zilyet edilmeye başlandığı hususlarında yerel bilirkişi ve tanıklardan olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmamış; keşifte uzman ziraatçi bilirkişi hazır bulundurularak çekişmeli taşınmazın niteliği hususunda rapor istenmesi gerektiği düşünülmemiştir. Yetersiz ve eksik incelemeye dayanılarak karar verilemez....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 1977/30 esas sayılı dosyasında davalı olduğundan çekişmeli taşınmazın malikhanesinin boş olduğu belirtilmektedir. Bu durumda dava konusu 480 ada 23 parsel sayılı taşınmaz hakkında iş bu davanın açılmasından önce 2613 sayılı kanun hükümlerine kadastro tutanağı düzenlenmiş olup, malikhanesi doldurulmadığından tutanağın kesinleştiğinin kabulüne olanak bulunmamaktadır. 3402 sayılı Kanun'un 27/1.maddesi gereğince mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan, taşınmazın mülkiyeti ile ilgili olan ve sonuçlanarak kesinleşmemiş bulunan davaya konu taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar Kadastro Mahkemesine devrolunur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tesbite itiraz davası üzerine yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kısmen reddine ilişkin verilen hüküm davalılar ile katılan davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Kadastro sırasında 2318 ada 9 parsel sayılı 20.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz malikhanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesinde davacı ... Kilisesi Vakfı tarafından maliki bulundukları dava konusu taşınmazın tapudaki malikhanesi boş bırakılmış olduğu, malik olarak adlarına tescili isteğiyle dava açılmıştır. ...t ise kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece katılan davacıların ve davalı ......

        Ayrıca 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17/2. maddesi "il, ilçe ve kasabaların imar planının kapsadığı alanlarda kalan taşınmaz mallarda bu hüküm uygulanmaz" hükmünü içermekte olup, imar planına alınan bir taşınmazın, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuksal sebeplerine dayalı olarak mülk edinilebilmesi için tüm koşulların, imar planı tarihine kadar oluşmuş olması gerekir....

          uydu ve hava fotoğraflarına aktarılmalı; ziraatçı bilirkişi kurulundan taşınmazın öncesinin ne olduğu, zirai faaliyete konu olup olmadığı, imar-ihyaya hangi tarihte başlandığı ve tamamlandığı, zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğü hususlarında, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, taşınmazın her yönünden çekilen fotoğraflarının eklendiği ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşfi takibe ve denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlettirilmeli; dava konusu taşınmazın öncesi itibariyle imar-ihyaya muhtaç yerlerden olduğunun anlaşılması halinde; bu yerlerin iktisap edilebilmesi için, yoğun emek ve para sarf edilerek tarıma elverişli hale getirildikten sonra imar-ihyanın tamamlandığı tarihten, taşınmazların dava tarihinden önce imar planı kapsamına alınmış olmaları durumunda imar planının onaylandığı tarihe kadar, imar planı kapsamında değillerse dava tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin davacı lehine aralıksız, nizasız geçmesi gerektiği...

            Bundan sonra yerel bilirkişi, taraf tanıkları ve 3 kişilik ziraat mühendisi, harita mühendisi, jeodezi veya fotogrametri mühendisinden oluşacak uzman bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde yeniden keşif yapılmalı 3 farklı zamana ait olan hava fotoğrafları stereoskop aletiyle üç boyutlu olarak jeodezi veya fotogrametri mühendisi tarafından incelenmeli, çekişmeli taşınmazın hava fotoğraflarının çekildiği tarihe göre imar-ihyaya muhtaç alanlardan olup olmadığı kesin olarak belirlenmeli, taşınmazın imar-ihyaya muhtaç yerlerden (taşlık- çalılık gibi) olduğunun anlaşılması halinde, taşınmazın imar-ihyasına hangi tarihte başlandığı, imar ve ihyanın ne şekilde sürdürüldüğü, nasıl emek ve para sarf edildiği, imar ve ihyanın tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlanmış ise imar ve ihyanın tamamlandığı tarihten tescil tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolup dolmadığı araştırılmalı, taşınmazın evveliyatının imar-ihyaya muhtaç yerlerden olmadığının (ham toprak, hali arazi gibi) anlaşılması halinde...

              İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporlarından, çekişmeli taşınmazın arazi kadastrosunda çalılık olarak tespit harici bırakıldığı % 10-70 eğimli olduğu, taşınmaz üzerindeki bina ve ağaçlar ve imar ihya olayının yaklaşık 10 yıl öncesinde gerçekleştiğinin anlaşıldığına, bu hali ile 3402 sayılı Kadastro kanununun 14 ve 17. maddesine göre imar ve ihyaya dayalı zilyetlikle kazanma şartlarının davalı yararına oluşmadığı belirlendiğine, uzman bilirkişiler tarafından kesinleşen orman kadastrosunun uygulaması yeterli değil ise de,sonuç itibarı ile davanın reddedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 10/05/2011 gününde oybirliği ile karar verildi....

                2896 sayılı Kanun ve 05/06/1986 tarihli ve 3302 Sayılı Kanunla değişik 2'nci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi uygulamaları ile orman sınırları dışına çıkarılan yerler, çıkarma işleminin kesinleştiği tarihten itibaren kazandırıcı zamanaşımı yolu ile iktisap edilemez.” hükmü getirilmiş olduğuna, taşınmazın bu hali ile kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla kazanmaya elverişli taşınmaz niteliğinde olmadığı belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bilirkişi krokisinde (C) ile gösterilen taşınmazın halen kısmen çalılık taşlık ve boş alan olup, üzerinde ekonomik amacına uygun ve tarımsal üretime elverişli hale getirmeye -2- 2009/19556-2010/719 yönelik imar ve ihya işleminin henüz tamamlanmadığının anlaşıldığına,bu hali ile 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddesine göre imar ve ihyaya dayalı zilyetlikle kazanma şartlarının davalı yararına oluşmadığı, belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına...

                  dayalı olarak açıklattırılmalı; yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler, gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle yöntemince giderilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri, komşu taşınmazların tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli; 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmaz bölümlerinin eğimini, niteliğini, toprak yapısını, bitki örtüsünü, üzerilerindeki ağaçların cinsini, adedini ve yaşını, taşınmaz imar-ihyaya konu edilecek yerlerden ise imar ve ihyasına hangi tarihte başlanıldığı ve imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığını, taşınmaz bölümleri üzerinde ekonomik amaçlı zilyetliğe ne zaman başlanıldığını ve taşınmazın kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir; jeolog bilirkişiden ise taşınmaz bölümlerinin dere yatağından kazanılıp kazanılmadığı ve halen aktif dere yatağında kalıp kalmadığını açıklayan, orman mühendisi...

                    Davacı ... ve müştereklerinin 298 ada 2 sayılı parselin adlarına tescili ve bu şekilde mülkiyet hanesinin doldurulması istemi ile açtığı davanın da Turgutlu Asliye Hukuk Mahkemesinin(Kadastro Mahkemesi sıfatıyla) 1970/1075 esas, 1973/102 karar sayılı ve 20.3.1973 tarihli ilamı ile reddine karar verilmiş; bu karar da kesinleşmiştir. Bu kez davacı ... taşınmazın ebniye çapında murisi ... adına kayıtlı bulunduğu, diğer çap maliki kunduracı ... diye birinin bulunmadığı ve kendilerinin zilyet bulundukları iddiası ile malikhanesi boş bırakılan taşınmazın ... mirasçıları adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişme konusu 298 ada 2 sayılı parselin payları oranında ... mirasçıları adına verasette iştirak şeklinde tesciline karar verilmiş; hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu