Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; Mahkemece, çekişmeli taşınmazın imar planı kapsamında kaldığı belirlenmiş olmasına rağmen imar planının hangi tarihte onaylandığı araştırılmamış, taşınmazın tarım arazisi olup olmadığı, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise ne zaman imar-ihya edildiği, edilmişse imar-ihyanın hangi tarihte gerçekleştiği, davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığı açıklığa kavuşturulmamış, çekişmeli taşınmazın bitişikteki derenin koruma bandı içerisinde kalıp kalmadığı tam olarak belirlenmemiş, mahalli bilirkişi ve davacı tanıklarının soyut beyanları ve tek bilirkişi tarafından hazırlanan yetersiz ziraatçı raporuyla yetinilmiş ve taşınmazın niteliğinin ve zilyetlik süresinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğraflarından yararlanılmamış olması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz....

    Mahkemece taşınmazın imar planına alındığı 1982 tarihine ve taşınmazın imar uygulaması ile Maliye Hazinesi adına tescil tarihi olan 2008 tarihine kadar imar-ihya suretiyle iktisap koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, taşınmazın imar ihyaya muhtaç olup olmadığı noktasında yapılan değerlendirmenin yeterli bulunmadığı anlaşılmaktadır. 3. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17. maddesi gereğince, imar-ihyaya muhtaç olan taşınmazların onaylanmış imar planı kapsamında kalması halinde onay tarihine kadar imar ihyasının tamamlanmış ve devamında 20 yıllık zilyetlik süresinin doldurulmuş olması halinde kişiler adına tesciline karar verilebileceği tartışmasızdır. Esasen bu yön Mahkemenin de kabulünde bulunmakta olup çözümlenmesi gereken husus, taşınmazın öncesinin imar-ihyaya muhtaç olup olmadığı noktasında bulunmaktadır....

      Kadastro tespiti sırasında Paşa Mahallesi 1658 ada 1 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümü ve malik hanesinin boş bırakılmak suretiyle tespit edildiğine, tespit tarihinde taşınmazla ilgili Asliye Hukuk Mahkemelerinde derdest davalar bulunduğuna göre kadastro hakimi 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 30/2.maddesine göre re'sen araştırma yapmak zorundadır....

        Keşif sırasında; yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın 1985 yılı ve sonrasında kimler tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, jeolog, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak uzman bilirkişiler kuruluna dava konusu taşınmazın dava tarihine göre 20 – 25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının getirtilip uygulama yaptırılarak taşınmazın niteliği ile taşınmaz üzerinde imar ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlenmeli, tanık ve bilirkişi sözleri bilimsel esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, bu şekilde...

          Dosya kapsamından tescili talep edilen taşınmazın 1992 yılında tescil harici bırakıldığı tespit edilmekte ise de imar durumu araştırılmamış, çekişmeli taşınmaza komşu olan tüm taşınmazların tutanak ve dayanakları getirtilmemiş, çekişmeli taşınmazın niteliğinin ve imar-ihyaya konu edilip edilmediğinin, edilmişse imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığının belirlenmesi amacıyla dava tarihinden ya da taşınmaz imar planı kapsamında ve imar planı dava tarihinden önce onaylanmışsa imar planının onaylandığı tarihten 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı evrelerde çekilen en az 3 adet hava fotoğrafının incelenmesi gerekirken 1985 tarihli tek hava fotoğrafının incelenmesi ile yetinilmiş, üstelik bu hava fotoğrafında tescili talep edilen çekişmeli taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümünün kısmen dikili kısmen ekili kültür arazisi olduğu bildirilmesine karşın bu hususta bir değerlendirme yapılmamış, ağaçların yaşlarını bildiren ancak ağaçların sayılarını ve taşınmazların hangi bölümlerinde bulunduğunu...

            Öte yandan her ne kadar ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın tarım arazisi olarak kullanıldığı bildirilmiş ise de imar ihyanın ne zaman başladığı hususunda bir belirtimde bulunulmadığı gibi taşınmazların üzerindeki zeytin ağaçlarının aşı durumları da incelenmemiş, bu haliyle yetersiz nitelikte bulunan ziraat bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi de yerinde olmamıştır. Kaldı ki taşınmazın neden tescil harici bırakıldığı Kadastro Müdürlüğü'nden sorularak belirlenmemiş, bu haliyle imar ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, imar ihyaya muhtaç yerlerden ise imar ihyanın tamamlandığı tarih belirlenmeksizin karar verilmiştir. Yine yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin taşınmazın evveliyatına ilişkin bilgi vermekten uzak yetersiz ve soyut nitelikte olduğu belirlenmesine rağmen mahkemece maddi olaylara dayalı somut bilgiler alınmamış, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeksizin karar verilmesi cihetine gidilmiştir. 3.3.3....

              Öte yandan her ne kadar ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın tarım arazisi olarak kullanıldığı bildirilmiş ise de imar ihyanın ne zaman başladığı hususunda bir belirtimde bulunulmadığı gibi taşınmazların üzerindeki zeytin ağaçlarının aşı durumları da incelenmemiş, bu haliyle yetersiz nitelikte bulunan ziraat bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmesi de yerinde olmamıştır. Kaldı ki taşınmazın neden tescil harici bırakıldığı Kadastro Müdürlüğü'nden sorularak belirlenmemiş, bu haliyle imar ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı, imar ihyaya muhtaç yerlerden ise imar ihyanın tamamlandığı tarih belirlenmeksizin karar verilmiştir. Yine yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin taşınmazın evveliyatına ilişkin bilgi vermekten uzak yetersiz ve soyut nitelikte olduğu belirlenmesine rağmen mahkemece maddi olaylara dayalı somut bilgiler alınmamış, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeksizin karar verilmesi cihetine gidilmiştir. 3.3.3....

                Dava, tapulama harici bırakılan yerde imar ve ihyaya dayalı olarak Medenî Kanunun 713/1. maddesi hükmüne göre açılan tescil ve imar uygulaması nedeniyle ... adına oluşturulan tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 19/04/1999 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır. Merkez İlçe, ... kasabası, ... köyünde genel arazi kadastrosu ise, 1960 yılında yapılıp 17.09.1961 tarihinde kesinleşmiştir. Bu çalışmada dava konusu taşınmaz tapulama harici bırakılmıştır. Daha sonra 11/09/2008 tarih 88 sayılı encümen kararıyla yapılan imar uygulaması sonucunda, davaya konu taşınmaz 3233,08 m² yüzölçümüyle 1052 ada 1 parsel sayısıyla hisseli olarak davalı ... ve dava dışı... adına tapuya tescil edilmiştir....

                  tarafından davalılar ... ve Keberli köyü tüzel kişiliği aleyhine imar ve ihyaya dayalı tescil davası açıldığı, davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtay 8....

                    Keşif sırasında; yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın 1995 yılından geriye doğru 20-25 yıl öncesinde kimler tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak uzman bilirkişiler kuruluna dosyanın tevdii ile dava konusu taşınmazın dava tarihine göre 20-25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak taşınmazın niteliği ile taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihi ayrı ayrı saptanmalı, jeolog bilirkişiden taşınmazın dere yatağı olup olmadığı ya da dereden kazanılıp kazanılmadığı...

                      UYAP Entegrasyonu