WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapılacak keşifte; öncelikle davacı tarafın tutunduğu tapu kaydı yöntemince mahalline uygulanarak kapsamı 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20/A maddesi gereğince varsa haritasına göre belirlenmeli, tapu kaydının haritasının bulunmaması veya uygulama kabiliyetinin olmaması durumunda ise hudutlarının yerel bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, bilirkişilerin gösteremediği sınırların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, teknik bilirkişiye uygulanan tapu kaydının kapsadığı alanı ve sınırlarını gösterir kroki düzenlettirilmeli, çekişmeli taşınmazın tutunulan tapu kaydının kapsamında kaldığının belirlenmesi halinde tapu malikleri arasında taksim yapılıp yapılmadığı, tapu kapsamında kalan diğer taşınmazların kimin adına tespit ve tescil edildiği, davacının murisi .... ya da mirasçıları adına söz konusu tapu kaydına dayanılarak tespit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, tapu malikleri arasında aynı nedenlerle açılıp sonuçlanan dava dosyaları bulunup bulunmadığı...

    Fen bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda, davacıların dayandığı 19.08.1958 tarih ve 75 sıra numaralı tapu kaydına dosya içerisinde tesadüf edilemediğinden, bu tapu kayıtlarının Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünden tüm tedavülleri ile birlikte tamamlanarak temin edilmesi gerektiğinin belirtilmiş olması nedeniyle mahkemece söz konusu tapu kaydının tedavülleri istenerek dosya içerisine alınmış ise de, anılan kayıtlar yeniden keşif yapılmak suretiyle mahallinde uygulanmamıştır. Ayrıca, davalı tarafın dayandığı, tesis kadastrosunun da dayanağı olan tapu kayıtları da keşif esnasında uygulanmadığı gibi, tarafların dayandıkları tapu kayıtlarının haritalarının bulunup bulunmadığı araştırılıp, bulunması halinde getirtilip yöntemince uygulanarak kapsamları da belirlenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz....

      O halde sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için öncelikle davacı tarafın tutunduğu 30.01.1979 tarih 26 sayılı tapu kaydı ile taşınmazın tespitine esas alınan ve davalı idarenin tutunduğu tapu kayıtları ilk oluştuğu günden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte ve tapu kayıtlarının oluşum nedeni gözetildiğinde harita ve krokileri Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü ve Tapu Müdürlüğünden getirtilmeli, dayanılan kayıtların dava dışı başka taşınmazlara revizyon görüp görmediği, Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğünden sorulup saptanmalı, dava konusu taşınmaz ile revizyon gördüğü dava dışı taşınmazlara komşu taşınmazları da bir arada gösterecek şekilde geniş kapsamlı birleşik harita ile komşu taşınmazların tespit tutanakları varsa dayanakları kayıtlar Kadastro Müdürlüğü ve Tapu Müdürlüğünden getirtilmeli, ayrıca bölgede yapılan kamulaştırmaya dair bilgi ve belgeler ile geniş kapsamlı kamulaştırma haritası ilgili kurumdan getirtilmeli, yine tarafların dayandığı dava dosyaları bir kez daha mahkemesinden...

        Evvel 1324 tarih ve 365, 377 ve 379 sayılı tapu kayıtlarının belirtilen dosyada dava konusu olan 48 ada 37, 38 ve 39 parsel sayılı taşınmazlara uygulanabileceği belirtilmesine rağmen dava dosyalarının birlikte görülmesi gerektiği hususu düşünülmemiştir. Ayrıca davacı tarafın tutunduğu tapu kayıtlarının bilinmeyen sınırları yönünden taraflara tanıkla kanıtlama imkanı sağlanmamış; tapu kayıtlarının uygulanması sırasında komşu taşınmazların kadastro tutanakları ve dayanaklarından, davalı taşınmazlar yönünü ne okuduğu belirlenmek suretiyle yararlanılmamıştır. Yine çekişmeli taşınmazlara uygulanan T. Evvel 1324 tarih ve 366, 377 ve 379 sayılı tapu kayıtlarının miktarınca kapsam tayin edilmemiş, fen bilirkişi tarafından uygulanan tapu kayıtlarının kapsamını belirtir ve keşfi takibe imkan verir bir kroki düzenlenmemiştir. Eksik araştırma, inceleme ve uygulama ile ve taraflar arasında bozma ilamına uyulmakla oluşan usuli müktesep haklar bertaraf edilerek hüküm kurulamaz....

          Gereği görüşüldü: Dava dosyasına yansıyan bilgi ve belgelere göre, tarafların aynı kökten gelmeyen birden fazla tapu kayıtlarına dayandığı, davalı tarafın tutunduğu tapu kayıtlarının ortaklığın giderilmesi davası sonucunda ifraz yoluyla oluşan müfrez tapu kayıtlarının tevhidi birleştirilmesi sonunda oluştuğu dikkate alındığında, ortaklığın giderilmesi davasına esas alınan kök tapu kaydı, davalının tutunduğu diğer tapu kayıtlarının ve davacı tarafın dayandığı tapu kayıtlarının yöntemine uygun biçimde uygulanarak yanlar arasındaki uyuşmazlığın çözümleneceği kuşkusuzdur. Bu olgular ile iddia ve savunmaya, duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgeler eşliğinde saptanan dava niteliği dikkate alındığında, mahkemece yapılan araştırma, soruşturma hüküm vermeye yeterli değildir....

            Mahkemece, davacının dayandığı Mayıs 1949 tarihli ve 16 sıra numaralı tapu kaydının geldisi olan Mayıs 1314 D. ve 21 sıra numaralı kök tapu kaydı ile bu kayıttan ifrazen oluşan Mayıs 1314 D. ve 24 sıra numaralı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ve varsa haritaları, kadastro sırasında revizyon görüp görmediği, görmüş ise kadastro tespit tutanakları ve kadastro sonucu oluşan tapu kayıtları sorulup getirtilmemiş, davacının dayandığı tapu kaydının kapsamında kaldığı kabul edilen ve hükme esas alınan teknik bilirkişi raporuna ekli pafta içerisinde kaldığı anlaşılan 579 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının suretleri ile kadastro tespitleri kesinleşmiş ise kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının ve hükmen kesinleşmiş iseler, kesinleşme şerhini gösterir şekilde mahkeme kararı ile Yargıtay ilamlarının onaylı örneklerinin, yine bu pafta içerisinde kaldığı anlaşılan 580 ada 8 ilâ 60 parsel sayılı taşınmazların kadastro sonucu oluşan tapu kayıtlarının...

              Dava konusu taşınmaza uygulanan davalılar dayanağı Eylül 339 tarih, 5 sıra numaralı tapu kaydına ilişkin olarak dosya içerisinde malikleri ve iktisabı aynı, mevki, dönüm ve hudutları farklı biri Yerel Tapu Müdürlüğünden diğeri Tapu Arşiv Daire Başkanlığından gelme iki farklı tapu kaydı bulunmaktadır. Mahkemece keşifte yerel Tapu Müdürlüğünden gelen tapu kaydı uygulanmış ve hükme esas alınmış olmakla birlikte bu tapuya üstünlük verilmesinin sebebi açıklanmadığı gibi, gerekçede bu kaydın Mayıs 288 tarihli tapudan geldiği belirtilmiş ise de dosya içerisindeki mevcut kayıtlardan 5 sıra numaralı tapunun bahsedilen Mayıs 288 tarihli tapu kaydı ile bağlantısı kurulamamaktadır. Ayrıca mahkemece hükme esas alınan yerel Tapu Müdürlüğünden gelme Eylül 339 tarih, 5 sıra numaralı tapu kaydının revizyon durumu da araştırılmamış, ancak tespit tutanaklarından aynı tapunun 31 ve 32 parsel sayılı taşınmazlara da uygulandığı anlaşılmıştır....

                Tapu sicilinin tutulmasında kişi çıkarlarının korunması bakımından uyulması gereken kurallar tapu mevzuatı ile sınırlı olmayıp, bu mevzuat dışındaki hukuk kurallarına ve hukukun genel ilkelerine de uyulması gerekmektedir. Tapu müdür ya da memurlarının ihlal ettikleri hukuk kuralları ister genel olsun ister salt sicilin tutulmasıyla ilgili olsun her iki halde de ortaya çıkan sonuç tapu sicilinin hukuka aykırı tutulmuş olmasıdır (......., Tapu Sicilinin Tutulmasından Doğan Zararlardan Devletin Sorumluluğu, ... 1976, s:63 vd). Bu nedenle sicilin hukuka uygun tutulması kavramı tapu mevzuatına uygunlukla sınırlı bir kavram olmayıp, hukukun genel ilkelerine uygunluk da gerekmektedir. Bunun dışına çıkan her hukuka aykırı davranıştan Devletin sorumluluğu asıldır....

                  bu nedenle Ragıp Paşa'ya ait bu tapu kaydına tapu memurlarınca gitti tapu kaydı ve kadastro revizyon kaydının işlenmediğini, Ragıp Paşa'ya ait bu tapu kaydının hiç bir gitti ve münakale kaydı olmaksızın tapu sicilinde olduğu gibi durduğunu ileri sürerek, tapuda kayıtlı taşınmazın tespit dışı bırakılması nedeniyle tapusunda yazılı sınırların aynı mahalle ve mevkide bulunan tescil harici bırakılan yere uygulanarak tespiti ile bu surette tapu kaydının düzeltilerek 1953 m²'sinin davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini adli yardım talepli olarak talep ve dava etmiştir....

                  halinde, hangi tapu kaydına hangi sebeple üstünlük tanındığı gerekçeli kararda açıklanmalı; tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmaza uymadığının belirlenmesi durumunda, davacıların tapu kaydının yanında zilyetliğe de dayandıkları gözetilerek yöntemince zilyetlik araştırması yapılmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir....

                    UYAP Entegrasyonu