Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Dava konusu taşınmaz yol olarak kamulaştırıldığından tapudan terkini yerine tesciline karar verilmesi, Doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 4 nolu bendindeki (İPTALİ ile) kelimelerinden sonra gelmek üzere; (YOL OLARAK TAPUDAN TERKİNİNE) yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 23.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, vakıf şerhinin terkini isteğine ilişkindir. Birleştirilen davada davacı ... idaresi 7044 sayılı Kanunun 1. maddesi ve 5737 sayılı Kanunun 17. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil istemiştir. Asli müdahil Hazine vekili ise mülkiyet hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece vakıf şerhinin terkini isteminin reddine, birleşen tapu iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davacı, davalı ... vekili ve asli müdahil Hazine vekili temyiz etmiştir. Uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişki mülkiyet hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.02012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 1....

      Hukuk Dairesinin 01.04.2019 tarihli ve 2018/13748 Esas, 2019/3489 Karar sayılı ilamıyla özetle; “TMK’nın 713/2 nci maddesi uyarınca “maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan” hukuki nedenine dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil davalarında, malikin dava tarihinde bilinmediği kabul edildiğinden davanın öncelikle Hazineye yönetilmesi gerektiği; öte yandan, davada bilinmeme nedeninin yanı sıra “ölüm” nedenine dayalı olarak da tapu iptali ve tescil talep edildiğinden açıklanan ilkeler ışığında inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. 4. Görüldüğü üzere, davacılar dava tarihi itibariyle dava konusu taşınmazların maliki olmadıkları gibi kayıt malikleri aleyhinde TMK’nın 713/2 nci maddesine dayalı olarak açtıkları tapu iptali ve tescil davası da derdesttir....

        Davacılar, dava dışı Aziz Yurtkuran ve Firuz Yurtkuran’ın paydaş oldukları 129, 130, 131, 132 ve 134 parsel sayılı taşınmazlarda hisselerine düşen bölümü noterde 5.8.1975 ve 11.9.1975, tarihli satış vaadi sözleşmeleri ile satın aldıklarını, satın aldıkları payın daha sonradan Aziz ve Firuz Yurtkuran mirasçıları tarafından danışıklı olarak davalılara satıldığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemişlerdir. Mahkemece, davanın 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesi gereğince on yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanunun 12/3 maddesinde “Bu tutanakta belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz. ” hükmü getirilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Arsa niteliğindeki 2 Nolu ......

            Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve yol olarak terkini istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.01.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; Duruşma için belli edilen gün ve saatte taraflardan gelen olmadığı görülerek evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi. İnceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 106 ada ... parsel sayılı 430.42 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... oğlu ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... Köyü Tüzel Kişiliği, taşınmazın güney-batı kısmındaki davalıya ait söğüt ağaçları sınır kabul edilerek bu sınırın dışında kalan, yol ve kanal olarak kullanılan bölümün tapu kaydının iptali ile yol olarak terkini istemiyle dava açmıştır....

                Varlığı kadastro tutanağında işaret edilen dava konusu belirtme, kaydın beyanlar hanesine 10 yıllık süre içerisinde ve 21.01.1960 tarihinde yazılmıştır. Eldeki dava ise, 27.04.2006 tarihinde açılmış bulunmaktadır. Burada öncelikle üzerinde durulması gereken sorun, kayıt maliki olan davacıların kayıttaki belirtmenin terkini için açacağı davalarda 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağıdır. Gerçekten, 3402 Sayılı Kadastro Kanunu m.12/3’deki “bu tutanaklarda belirtilen haklara sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz” şeklindeki hüküm uyarınca şayet, taşınmazın tutanağının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl geçmiş ise, kayıt maliki belirtmenin terkini istemi ile kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz edemez ve dava açılması olanaklı değildir....

                  Varlığı kadastro tutanağında işaret edilen dava konusu belirtme, kaydın beyanlar hanesine 10 yıllık süre içerisinde ve 30.12.1955 tarihinde yazılmıştır. Eldeki dava ise, 13.04.2006 tarihinde açılmış bulunmaktadır. Burada öncelikle üzerinde durulması gereken sorun, kayıt maliki olan davacıların kayıttaki belirtmenin terkini için açacağı davalarda 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağıdır. Gerçekten, 3402 Sayılı Kadastro Kanunu m.12/3'deki "bu tutanaklarda belirtilen haklara sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz" şeklindeki hüküm uyarınca şayet, taşınmazın tutanağının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl geçmiş ise, kayıt maliki belirtmenin terkini istemi ile kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz edemez ve dava açılması olanaklı değildir....

                    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1358 KARAR NO : 2021/1532 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DEMİRKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/01/2020 NUMARASI : 2017/49 2020/19 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu Kırklareli ili, Demirköy ilçesi, Yeşilce köyü 102 ada 21 parsel sayılı taşınmazın Demirköy Tapu Müdürlüğünün 21....

                    UYAP Entegrasyonu